Aladağ’dan ‘çarpıcı’ ifadeler
Güncelleme Tarihi:
Aladağ’da, 11’i çocuk 12 kişinin can verdiği yurt yangınından ağır yaralı kurtulan çocuklardan Sema Karataş’ın ifadesi, faciadan üç buçuk ay sonra alındı.
Yangından kendisini üçüncü kattan aşağı atarak kurtulan ve ağır yaralanan küçük kız, yurtta temizlik ve yemek ile ilgilenen olmadığı için gündelik işleri öğrencilerin yaptığını anlattı. 12 yaşındaki Karataş, “Bulaşık yıkarken suda yoğun elektrik oluyordu. Elektrikten dolayı bulaşık yıkamakta zorlanıyordum” diye ifade verdi.
‘HEPSİ ÇOCUK İŞÇİ’
Yine yangından kaçarken ayakları kırıldığı için uzun süredir tedavi gören Fatma Zehra Altun’un babası Ahmet Altun ise, kızını Sinanpaşa İlköğretim Okulu Müdürü Mücahit Aydın’ın tavsiyesiyle bu yurda kaydettirdiklerini belirterek, “Aydın yurdun denetimlerini yapacaklarını, akşamları okul derslerine ilave olarak etüt vereceklerini, yurtta çocukların sağlığı ile ilgilenecek hemşire bulunacağını ve kaydettirmemizin iyi olacağını söyledi. Ama Kızım bulaşık, temizlik ve yemek işleri yaptırıldığı için yorgunluktan ders çalışamadıklarını söylüyordu” dedi.
‘AYAKLARIM YANINCA BATTANİYEYE ATLADIM’
Sİnanpaşa Yatılı Bölge Ortaokulu’nda okuyan 12 yaşındaki Sema Karataş, faciayı şöyle anlattı: “Bulunduğumuz kata duman yayıldı. Duman odayı sarınca pencerelere yöneldik. Güçlükle nefes alıyorduk. Arkadaşlarım, dumanın etkisiyle bayılıp düştü. Sadece Yasemin Kara adlı arkadaşım ve ben kaldık. Aşağıda vatandaşlar ve itfaiye görevlileri vardı. Ateşin odayı sardığını ve ayaklarımızın yanmaya başladığını insanlara söyleyerek yardım istedim. Vatandaşlar battaniye gererek ‘Bunlara atlayın’ diye bağırdı. Ayaklarım iyice yanmaya başlayınca üçüncü kattan atladım. İtfaiye deposunda suyun bitmiş olduğunu, yangına müdahale edemediklerini anladım. İtfaiyenin brandası olmadığı için aşağıdakiler battaniye açtılar. Yangın merdiveni kapılarının hepsinin kolu yoktu. Genel olarak kapılar kilitliydi. Yangının olduğu günde yangın merdiveni kapısının kilitli olduğunu ve kapı kolunun olmadığını biliyorum.”