Ala: Anneler aynı dilde ağlarmış...

İçişleri Bakanı Ala, Diyarbakır'da oturma eylemi yapan ailelerle ilgili açıklamada bulundu. Bakan Ala, anneler devreye girince bunun siyasi dilini, 'anneler ağlamasın' diye oluşturduklarını, ama vicdani dilini annelerin ortaya koyduğunu söyledi.

"Anneler aynı dilde ağlarmış bunu öğrendik. Konuştukları dil ne kadar farklı olursa olsun ağlayışları aynı dilde. Bunun için bu sese ve çığlığa kulak vermek lazım. Bu çığlık zaten bizim ortaya koyduğumuz projenin ne kadar haklı olduğunu gösteriyor" diyen Ala, artık gençlerin silahla, kurşunla değil, kelimeyle, bilgi ve beceriyle dünyada var olmasını istediklerini belirtti.

"Başkaları devreye girdiğinde kendi çıkarlarını düşünüyor"

Ala, Türkiye'nin 2002 yılından beri attığı demokratik adımlarla konuyu buraya kadar getirdiğine dikkati çekerek, şunları kaydetti:

"Bundan sonra atılacak demokratik adımlarla, meselenin pratik olarak çözülmesine yönelik atılacak adımlarla meseleyi kökten çözüp el birliğiyle Türkiye'yi daha gelişmiş, kalkınmış ülkeler kategorisine sokmanın hedefi içerisindeyiz. Türkiye bunu sağlayacak ama bunu sağlarken biz kendimiz yapacağız. Başkalarının devreye girmesiyle değil. Daha önce başkaları devreye girdiğinde kendi çıkarlarını düşünüyor. Biz öz güven içerisinde birbirimize güvenerek bunları gerçekleştireceğiz."

İş başında, sorunları görmezlikten gelen bir iktidar bulunmadığını, burada kimin hangi sorunu varsa bunu kendi sorunları olarak gördüklerini, örselemediklerini ve ötelemediklerini dile getiren Ala, "Bunları bizim tanımlamamıza mahkum etmiyoruz. Buradaki insanların sesi, bizim sesimizdir, bizim duymamız gereken bir çığlıktır. Bunu biliyoruz" diye konuştu.

"Yeni Türkiye'yi birlikte inşa edelim"

Temel hak ve özgürlükler konusunda hiçbir tereddütlerinin bulunmadığını anlatan Ala, Türkiye'nin her meselesini siyasi aktörlerin çözmesi gerektiğini, siyaseti herkese açtıklarını bildirdi.

Ala, "Bundan daha güzeli olabilir mi? Önceki Türkiye değil. Konusunun başlığı da yeni Türkiye. Yeni Türkiye'de bunlara yer yok. Eski Türkiye'de bunlara gerekçe bulabilirdiniz. Her birimize yapılan, her birimizin inancından, kimliğinden dolayı bize yapılan, maruz bırakıldığımız olumsuzluklar ve büyük haksızlıklar vardır. Ama şimdiki Türkiye'de gelin birlikte atmosfer oluşturalım ve yeni Türkiye'yi birlikte inşa edelim" ifadelerini kullandı.

Yeni Türkiye'de siyasetin çözüm aracı olarak devreye girmesini, diğerlerinin devreden çıkmasını istediklerini söyleyen Ala, "Onun için çağrımız, bu meseleyi sonuçlandıralım. Türkiye artık eski Türkiye değil. Böyle devam edelim" şeklinde konuştu.

Kurtarılan çocuklar

Ala, terör örgütü tarafından dağa kaçırılmak istenirken Hakkari'de kurtarılan çocuklarla ilgili de birinin Ağrı'da teslim edildiğini, birinin de Diyarbakır'da annesine teslim edileceğini vurgulayarak, dağa kaçırılmak istenirken kurtarılan 4 çocuk bulunduğunu ve bunlardan ikisinin Diyarbakır'a geleceğini dile getirdi.

Bu tür gelişmelerin bundan sonra da olacağına işaret eden Ala, "Biz yeter ki el birliğiyle bu iklimi oluşturalım ve bozacak olanlara da orada durun diyelim" ifadesini kullandı.

Lice'deki izinsiz gösteriler

Ala, Lice'deki izinsiz gösterilere ilişkin de Lice'de daha önce uyuşturucu ticaretinin olduğunu, geçen yıl yapılan operasyonlarla ciddi miktarda uyuşturucu ele geçirildiğini anımsattı.

Güvenlik birimlerinin uyuşturucu trafiğini önlemek için de çalıştığını ve yol güvenliğini sağladığını aktaran Ala, konuşmasını şöyle tamamladı:

"Yol kesme, araç durdurma, bunları eskiden eşkıyalar yapardı. Böyle yöntemlere başvurulmamalı. Bunların kimseye faydası yok, hele çözüm sürecinin bu kadar yoğun devam ettiği bir dönemde bunlar tam sabotaj anlamına gelecek şeylerdir. Bunlara biz fırsat vermeyiz. Ama herkes çözüm sürecine katkıda bulunsun. Bunları ortadan kaldıralım. Herkes işine, gücüne baksın. Türkiye başka düzlemde kendisini ifade etsin."