Güncelleme Tarihi:
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, TBMM’de partisinin grup toplantısında konuştu. Akşener, "Biz memleketimize gidemiyoruz, onlar uzaydan bahsediyorlar. Evet, bir de başımıza uzay macerası çıktı. Yeryüzündeki her şeyi hallettiler, bir de uzaya gideceklermiş. Aslında bu, ülkemiz için hayırlı bir gelişme. Ama AK Parti iktidarı gibi beceriksizliği adeta kurumsallaştırmış bir kadronun elinde; uzay yolculuğunun, nasıl olacağını, varın siz düşünün. Buradan iktidara sesleniyorum; siz hiç yorulmayın. Uzaya giden, gitti zaten. Mesela, döviz kuru uzaya çıktı. Mesela, enflasyon uzaya çıktı. Mesela, gıda fiyatları uzaya çıktı, hatta Mars’ı geçti, Jüpiter’e varmak üzere. Siz onların peşinden astronot göndereceğinize, seçim tarihini açıklayın da millet sizi uzaya mı gönderiyor, evinize mi gönderiyor, nereye gönderiyor, tüm gerçekliğiyle bir görün. Türkiye elbette uzaya gidecektir. Ama bugün, milletimizin ihtiyacı seçimdir, Türkiye’nin ihtiyacı seçimdir. İYİ Parti’nin de yetkiyi alıp memleketi düze çıkarmak için beklediği şey seçimdir" diye konuştu.
'GIDA FİYATLARI YÜZDE 89 ARTTI'
Akşener semt pazarlarında, ucuza sebze meyve alabilmek için insanların akşamı beklediğini söyleyerek şöyle konuştu:
"Halk Ekmek büfelerinin önünde, ekmek kuyruklarına giren, çöpten yiyecek toplayan insanlarımız, başka bir ülkede mi yaşıyorlar? Annelere, tencere kaynattırmayan yokluk, babaları, çocuklarına mahcup eden yoksulluk, pırıl pırıl gençlerimizi, perişan eden işsizlik, bunlar Türkiye’de yaşanmıyor mu? Nasıl tok, açın halinden anlamıyorsa belli ki, sarayda oturan da milletin halinden anlamıyor. Milletiyle bağını tamamen koparmış bu arkadaşımız, artık ülkesinde yaşananları bile bilmiyor. TÜİK’in verilerine göre bile nisan ayında gıda fiyatları, bir önceki yıla göre, yüzde 89 arttı. Biliyorum. Şimdi sen ve maaş manyağı yaptığın, tapınak şövalyelerin, hep bir ağızdan, ‘bütün dünyada enflasyon var’ diyeceksiniz. Ona da cevap vereyim; mesela, OECD’nin gıda enflasyonundaki sıralamasına bakalım. Yüzde 90’lık gıda enflasyonuyla, birincilik bizde. Peki bizi kim takip ediyor? Yüzde 62 ile iflası çekmiş Arjantin ve yüzde 26 ile Kolombiya. Yani krizleriyle, enflasyonlarıyla ve ekonomi yönetimindeki istikrarlarıyla meşhur Güney Amerika ekonomilerini bile, geride bırakmışız, hatta fark atmışız."
'AVRUPA BİRLİĞİ'NİN ENFLASYON ORTALAMASI YÜZDE 8.5'
Akşener, Yunanistan’da gıda enflasyonunun yüzde 10 olduğunu kaydederek şöyle devam etti:
"Avrupa Birliği’nin ortalaması, yüzde 8,5. Geçen sene nisan ayında, 1000 liraya aldığımız gıda ürünlerini; bu yıl nisan ayında alabilmemiz için 1890 lira gerekiyor. Enflasyon canavarına esir düşen Almanya’da ise 1000 Avro olan alışveriş, 1080 Avro’ya çıkmış. TÜRK-İŞ’e göre; 4 kişilik bir hanenin sağlıklı beslenmesi için yapması gereken gıda harcaması, geçen seneye göre yüzde 108 artmış. Geçen sene, 2 bin 897 lira olan açlık sınırı, bu sene, 6 bin 18 lira olmuş. Yani; açlık sınırı, toplamda 3 bin 121 lira yükselmiş. Peki övünmeye doyamadığın, asgari ücret artışı ne kadar? Yine TÜRK-İŞ’in hesabına göre; 4 kişilik bir hanenin yoksul sayılmaması için, ihtiyaç duyduğu asgari aylık gelir 19 bin 602 lira. Tek başına yaşayan bir çalışan için açıkladıkları aylık yaşama maliyeti ise 7 bin 837 lira."
‘BU UCUBE SİSTEMİN KARŞISINDA DURUYORUZ’
Akşener, esnafın ekonomik krizden çok fazla etkilendiği söyleyerek şöyle konuştu:
"Tek bir kişinin keyfine göre alınan kararların, en küçük faydasını gören var mı? Kurumlarımızın, paramızın, hatta vatandaşlığımızın bile değer kaybettiği bu sistemde, her geçen gün, yeni bir krize uyanan Türkiye’nin, hangi alanda şaha kalktığını, nereye doğru uçtuğunu bilen var mı? Maalesef yok. Olamaz da. Çünkü zamanın ruhunu yakalamak yerine, 18’inci yüzyılın normlarına hapsolan bir sistemin; 21’inci yüzyıl dünyasında, Türkiye’yi hiçbir yere götürmesi mümkün değildir. Bu kadar basit. Bu yüzden ilk günden beri arkadaşlarımızla birlikte, bu ucube sistemin karşısında duruyoruz. Çözüm parlamenter sistemi, günümüz şartlarına göre ıslah etmekti. 21’inci yüzyılın yönetim anlayışlarına, ayak uydurarak güncellemekti. Darbelerin, vesayetlerin, muhtıraların olmadığı bir parlamenter sistem inşa etmekti. Ancak onlar kurumsal hafızamızı yok etmeyi, Cumhuriyet değerlerimizi hiçe saymayı, devlet geleneğimizi yıpratmayı seçtiler" dedi.
'LİYAKATI ESAS ALACAK BİR SİSTEMDİR'
Akşener, bu sebeple 6 siyasi parti olarak Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem çalışmasını hayata geçirmek için çalışma başlattıklarını belirterek, "Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem; tek adam sistemini ortadan kaldırıp, zamanın ruhuna uygun bir bakış açısıyla, cumhurbaşkanını fark gözetmeksizin, tüm insanlarımızı temsil edecek şekilde, herkesin garantörü bir cumhurbaşkanı olarak konumlandıran bir sistemdir. Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem; Cumhuriyet değerlerimizin üzerine inşa edilen, demokrasiyi içselleştiren, hukukun üstün, yargının adil, Meclis’in de hem yetkili olduğu bir sistemdir. Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem; bugüne kadar, içi boşaltılan her kurumu onaracak, kurumsal devlet hafızasını yeniden canlandıracak, her alanda liyakati esas alacak bir sistemdir. Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem; atanmışın, seçilmiş karşısındaki üstünlüğüne son verecek, milletin evi olan Gazi Meclisimizi, yeniden yüceltecek, millet iradesinin üzerindeki her türlü vesayeti ortadan kaldıracak bir sistemdir. Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem; hukukun üstünlüğünü esas alacak, yargının bağımsızlığını koruyacak, cübbelere dikilen düğmeleri kopartıp atacak bir sistemdir. Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem; dış politikamızı, bir kişinin sevgisine, nefretine ve egosuna indirgeyen, sığ bakış açısından kurtaracak ve ülkemizi 23 trilyon dolarlık, ekonomik coğrafyamızla buluşturacak, sığınmacı sorununu da tarihin tozlu raflarına kaldıracak bir sistemdir. Ama rehavete kapılmak yok. Alacağımız büyük sorumluluğun bilinciyle, durmadan çalışmaya devam edeceğiz. Ve evelallah, ülkemizi, Partili Cumhurbaşkanlığı Sistemi denilen, bu ucube sistemden, bu istibdat rejiminden çekip kurtaracağız" diye konuştu.