AKP'de "Alevilik İslam içi" tartışması

AKP’li Yiğit, AKP’nin Alevi açılımı konularında ANKA’ya değerlendirmelerde bulundu. AKP’ye katılmadan önce Ertuğrul Günay’la oluşturdukları siyaset girişiminin amaçlarını, “devletin ‘buyurgan ve savurgan’ yapısını değiştirmek, hukukun üstünlüğünü egemen kılmak, bireyin özgürlüğünü ön plana çıkarmak, 301. maddeyi değiştirmek, etnik ve inanç grupları ne olursa olsun insanların özgürce kimliklerini edebilmelerini sağlamak” olarak ortaya koyduklarını belirten Yiğit, bu konularda AKP içinde herhangi bir sorun yaşamadıklarını söyledi.

KÖKENİNDEN GELDİĞİM PARTİ KAFATASÇILIĞA DOĞRU GİDİYOR

Başbakan Erdoğan’ın Erdoğan’ın kendilerini “Biz din eksenli parti değiliz, toplumsal merkezde partiyiz” diyerek kendilerini Alevi kimlikleriyle partiye çağırdığını belirten Yiğit, “Bizim de yıllardan beri istediğimiz buydu ve Sayın Başbakan bu konuda da çok duyarlı davrandı. Başbakan önünü çağdaşlığa doğru çevirmiş ileriye doğru koşuyor. Kökeninde geldiğim parti de geriye doğru gidiyor. Kafatasçılığa doğru gidiyor. Aradaki fark burada” dedi.

Yiğit, Alevi sorununun yıllardan beri karanlıkta kaldığını ve artık kangren haline geldiğini kaydetti. Yiğit, şöyle konuştu:

“Biz bu konuyu aydınlatacağız. AK Parti de konuya sıcak bakıyor. Sık sık toplantılar yaptık. En son toplantıyı 17 Aralıkta genel merkezde yaptık. Egemen Bağış’ın başkanlığında Başbakan’ın talimatıyla toplandık. Ben ve Sayın Reha Çamuroğlu bir sunum yaptık. Partinin en üst düzeyindeki insanlarına sorunu anlattık. Bu toplantılarımız devam edecek. Devlet Bakanlığı’na mı Diyanet’e mi bağlı bir kurum oluşturulacak bunun yollarını araştırıyoruz.”

TOPLU İFTAR GELENEĞİ BAŞLATIYORUZ

Yarın yapılacak iftarla ilgili olarak bazı Alevi örgütlerinin tepkisi hakkında da değerlendirmelerde bulunan Yiğit, “Alevilerde toplu iftar yapılmaması diye bir şey yok. Bugüne kadar yapılmamış ama biz burada bir gelenek başlatıyoruz. İnsanlar oruç tutuyor, oruçtan sonra iftar açıyor. İftardan sonra toplu olarak bir arada yapılmasından bir sakınca olmaması gerekir” diye konuştu.

Yiğit şu değerlendirmelerde bulundu:

“Aleviliği ‘İslam dışı’ ve ‘İslam içi’ görenler var. İslam dışı görenler bu işe taraftar değil. Aleviliğe baktığın zaman Allah’a inanıyor, Peygamber’e inanıyor, Kur-an’a inanıyor ve cemevinde ibadet yapıyor. Peki bu nedir? Nasıl İslam dışı yorumlayabilirsin ki? Bu mümkün değil. Bu şekilde düşünenler de var. Ben onlara da saygı duyarım ama önemli olan çoğunluk. Alevi kesimi eskiden kırsal kesimdeydi, büyük evlerde yaparlardı cemleri. Şimdi kentlere geldiler, cemevleri kurdular ve cemevlerinde ibadetlerini yapıyorlar. Bunlara yasal statü kazandırmak, zakirlere ve dedelere maaş vererek bunların eğitilmesini sağlamak lazım.

BAŞBAKAN, KARACAHMET OLAYINI BİZE ANLATTI

Yiğit, Başbakan Erdoğan’ın Karacaahmet Cemevi’ni yıkmak istemesiyle ilgili Alevi toplumunun tepkisi üzerine de şu değerlendirmeyi yaptı:

“Sayın Başbakan Karacaahmet olayını teferruatlı bir şekilde bize anlattı. Cemevinin bulunduğu yerde yatan tarihi kişilere ve Karacaahmet’in kişiliğiyle düşüncelerine olan saygısından dolayı mezar taşlarının çözülmemesi için çaba göstermiş. ‘Ben size başka yerde 10 dönümlük yer vereyim’ demiş. Fakat bunu kabul etmemişler. ‘Erdoğan, Karacaahmet’i yıkıyor’ diyorlar, yok öyle bir şey.”