Metin YÜKSEL
Oluşturulma Tarihi: Kasım 14, 2004 00:33
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı’nın parlamentonun sosyal ve siyasi profilini ortaya çıkarmak amacıyla özel bir araştırma kuruluşuna yaptırdığı anket AKP grubuyla ilgili merak edilen birçok detayı gözler önüne serdi. CHP milletvekillerinin bazı sorulara itiraz ederek boykot ettiği ankete, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve 23 bakan da dahil olmadı, sadece 212 AKP milletvekili katıldı.
TBMM Başkanlığı adına POLLMARK araştırma şirketi tarafından 2003 yılında yapılan ve beş ayda tamamlanan araştırmada milletvekillerine, ailelerinden siyasi eğilimlerine, beğenilerinden Türkiye’nin AB üyeliğine kadar sorular yöneltildi. Araştırma AKP grubunun ortak fotoğrafının detaylarını ortaya çıkarması bakımından ilgi çekici.
AB’YE SICAK BAKIYORLAR
AKP milletvekillerinin yüzde 58.1’i Avrupa Birliği’ne ‘çok olumlu’, yüzde 37.4’ü ise ‘biraz olumlu’ bakarken, ‘olumsuz’ kanaat bildirenlerin oranı yüzde 2.5. Eğer Türkiye’nin AB üyeliği için bir referandum yapılırsa yüzde 95.6’sı ‘evet’ yüzde 3.9’u ise ‘hayır’ oyu kullanacak.
TAHA AKYOL EN BEĞENİLEN YAZAR
Beğendikleri gazeteler sırasıyla Yeni Şafak, Dünden Bugüne Tercüman, Zaman, Milliyet, Hürriyet, Radikal, Vakit ve Sabah. En çok beğenilen gazeteciler ise Taha Akyol, Nazlı Ilıcak, Ali Bayramoğlu, Ahmet Taşgetiren, Fehmi Koru, Mehmet Barlas, Cengiz Çandar ve Gülay Göktürk. TV sıralaması ise NTV, CNN TÜRK, Kanal 7, STV ve TRT-1 şeklinde.
DÖRT AKP VEKİLİNDEN ÜÇÜ 50 YAŞIN ALTINDA
Milletvekillerinin yüzde 46’sı 45 yaşın altında. 46-50 yaş grubundaki milletvekili oranı yüzde 27. Milletvekillerinin yüzde 45’inin çocukluk dönemi il merkezinde, yüzde 24’ünün çocukluğu ilçe merkezinde ve yüzde 24’ünün çocukluğu ise köylerde geçmiş.
TÜRKİYE’NİN KADERİNİ HÜKÜMET BELİRLEMELİ
Türkiye’nin kaderini belirleyecek kurumlar arasında hükümet, Meclis ve siyasal partileri ilk üç sırada görüyorlar. AKP vekillerine göre bu listenin son üç sırasını ise Türk Silahlı Kuvvetleri, medya ve polis teşkilatı oluşturmalı. Araştırmada vekiller, Türkiye’nin kaderini belirlemede sivil örgütler, yargı ve iş dünyasının da belirleyici olmasını istiyorlar.
AİLESİNE VAKİT AYIRAMAMAKTAN ŞİKAYETÇİ
Yüzde 71’i milletvekilliğinden ötürü ailesine yeterince zaman ayıramadığını düşünüyor. Görevini kendisini tatmin edecek düzeyde yürüttüğünü düşünenlerin oranı yüzde 36. Yüzde 64’ü siyasette yapmak istedikleriyle ilgili hayal kırıklığına uğradığını belirtiyor.
MİLLİ GÖRÜŞ PARTİLERİNİ UNUTMAMIŞLAR
Yüzde 24’ü siyasi olarak kendilerini kapatılan Refah Partisi’ne yakın hissediyor. Kendini 12 Eylül öncesinin partilerinden Milli Selamet Partisi’ne (MSP) ve ANAP’a yakın hissedenlerin oranı yüzde 11. Milletvekillerinin yüzde 7’si kendini kapatılan Fazilet Partisi’ne (FP) yakın hissederken yüzde 6’lık bir kesim MHP’yi kendine yakın buluyor. AP, DYP çizgisine yakın duranların oranı ise yüzde 12’yi buluyor.
ÖRGÜTTEN GELİYORLAR
Daha önce yüzde 6.4’ü Parti Genel Merkezinde çalışmış, yüzde 30’u il ve ilçe başkanlığı yapmış, yüzde 13’ü örgütte görevli, yüzde 6’sı parti üyesi, yüzde 26’sı sadece taraftar. 18 Nisan 1999’daki seçimlerde milletvekillerinin yüzde 73.5’i FP’ye, yüzde 6.6’sı DYP’ye, yüzde 6.1’i MHP’ye, yüzde 5’i ANAP’a oy vermiş.
DOKUNULMAZLIĞA DOKUNDURMUYORLAR
Yüzde 68.2’si milletvekili dokunulmazlığının sınırlandırılmasına karşı. Yüzde 87.4’ü özelleştirmeden, yüzde 63.4’ü lojmanların satılmasından yana. Yüzde 52.5’i savaştan önce Irak’a asker gönderilmesi gerektiğine, yüzde 44.6’sı hálá gönderilmemesi gerektiğine inanıyor.
TÜRKİYE’NİN SORUNLARINI ŞÖYLE SIRALIYOR
İşsizlik ve istihdam alanlarının yaratılamaması, yoksulluk, yolsuzluklar, eğitim alanındaki sorunlar.
KENDİLERİNE YAKIŞTIRDIKLARI KİMLİK SIRASIYLA
Demokrat, Müslüman, muhafazakar ve cumhuriyetçi, milliyetçi, liberal, laik, Atatürkçü, İslami görüş, sağcı, sosyal demokrat, Kemalist ve ülkücü.
EN BEĞENDİKLERİ LİDERLER SIRASIYLA
Recep Tayyip Erdoğan, Turgut Özal, Bülent Arınç, Adnan Menderes, İsmet İnönü, Necmettin Erbakan, Alparslan Türkeş, Süleyman Demirel.
Yüzde 35’i Fenerbahçeli.
Yüzde 30.5 i Galatasaraylı.
Yüzde 18.4’ü Beşiktaşlı.
Yüzde 5.3’ü Trabzonsporlu.
Yüzde 14’ünün anadili Kürtçe.
Yüzde 42’si bakan olmak istiyor.
Yüzde 3.6’sı cumhurbaşkanı olma arzusunda.
Başbakan olmayı arzu edenler ise yüzde 2.6.
Yarısı çeşitli nedenlerle vekil olduğuna pişman.
Yüzde 86’sı aldığı maaşla geçinemediğini söylüyor.
Yüzde 97.1’i AB üyeliğinin demokrasi ve insan haklarının gelişimine katkıda bulunacağına inanıyor.
Yüzde 66’sına göre Türkiye’de insan hakları ihlalleri yaygındır.
Yüzde 33.7’sine göre Türkiye’de karakol ve cezaevlerinde yaygın şekilde işkence yapılmaktadır.
Yüzde 87.4’ü özelleştirme konusunda ‘olumlu’ bir kanaate sahip.
Maaş dışında gelirim var diyenler yüzde 60.
Yüzde 98’i evli.
Dul ve boşanmış oranı sadece binde beş.
Yüzde 4.7’sinin çocuğu yok.
Yüzde 7.5 tek, yüzde 27.8 iki, yüzde 34’ü üç, 14.2’si 4, 11.8’i beş ve daha çok çocuklu.
Yüzde 8.3’ü iyi derecede bilgisayar kullanırken yüzde 24.3’ü ise az derecede kullanıyor.
ANADİLİM KÜRTÇE DİYENLER YÜZDE 14.6
Türkçe dışında anadillerde Kürtçe yüzde 14.6 ile ikinci sırada. Anadili Türkçe olanların oranı ise yüzde 74.3. Yüzde 19.2’si yabancı dil bilmiyor. Yüzde 57.1’i İngilizce, yüzde 9’u Arapça, yüzde 7.5’i Fransızca, yüzde 6.1’i Almanca ve yüzde 1.3’ü diğer dilleri biliyor. Yüzde 78’i özel televizyon ve radyolarda Kürtçe yayının serbest bırakılmasını olumlu karşılarken yüzde 14.5’i karşı çıkıyor.