Akın Öztürk'ün damadı, TBMM'yi bombalayan pilotun evinde saklanmış
Güncelleme Tarihi:
Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'nın (FETÖ/PDY) 15 Temmuz 2016'daki darbe girişimi sırasında Akıncı Hava Üssü'ndeki olaylara ilişkin hazırlanan iddianamede, eski Yüksek Askeri Şura (YAŞ) üyesi Akın Öztürk'ün damadı, eski 141. Filo Komutanı Yarbay Hakan Karakuş'un, darbe girişiminden sonra TBMM'yi bombalayan pilotlardan eski yarbay Hasan Hüsnü Balıkçı'nın evinde saklandığı ortaya çıktı.
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanarak mahkemeye gönderilen iddianamede, Karakuş'un ifadesine yer verildi.
Darbe girişimi gecesi Akıncı Üssü'nde bulunan Karakuş, Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar'ın Akıncı Üssü'ne getirilmesine şahit olmadığını, darbe olduğunu anlamasına rağmen, etrafındaki silahlı komandolar yüzünden can korkusuyla aktif şekilde direnme gössteremediğini savundu.
Karakuş, Akıncı Üssü'nde, darbe girişimi gecesi sabah saatlerine kadar kulede kaldığını, sabah saat 06.00 sıralarında bir F-16 tarafından kulenin olduğu bölgeye doğru top ateşi yapılması üzerine kulenin altındaki sığınağa kaçtıklarını anlattı.
Sığınakta bir süre bekledikten sonra 16 Temmuz 2016 günü saat 06.30 sıralarında 141 filo komutanının aracıyla Akıncı lojmanlarındaki evine geçtiğini ifade eden Karakuş, şunları kaydetti:
"Eve geçtiğimde evde eşim ve çocuklarım vardı, kayınpederim ve kayınvalidem yoktu, daha sonra eşim ve çocuklarım saat 09.30 sıralarında kayınpederimin Ankara'da bulunan evine gittiler. Olay akşamı üsde bulunduğum sırada kayınpederimi görmedim. Ben 2-3 gün kendi evimde kaldıktan sonra arkadaşım Hasan Hüsnü Balıkçı'nın yine Akıncı Lojmanlarda bulunan evine geçtim. Gözaltına alındığım 23 Temmuz 2016 tarihine kadar Hasan Hüsnü Balıkçı'nın evinde tek başımaydım. Hasan Hüsnü Balıkçı evde değildi. Yedek anahtarı bendeydi, bunun için onun evine geçtim."
Darbe yapılacağını önceden bilmediğini iddia eden Karakuş, hakkındaki suçlamaları da kabul etmedi. Karakuş, "FETÖ/PDY Terör Örgütüyle herhangi bir bağlantım yoktur. Fetullah Gülen'e karşı olayların evveliyatında herhangi bir sempatim yoktu, hayatım boyunca Fetullah Gülen'e karşı hep olumsuz düşünceler besledim. Üzerime atılı suçlamayı kabul etmiyorum." şeklinde ifade verdi.