Akbil davasında tutuklu sanık kalmadı

Güncelleme Tarihi:

Akbil davasında tutuklu sanık kalmadı
OluÅŸturulma Tarihi: Temmuz 19, 2002 12:35

‘‘AKBİL Davası’’nda tutuklu yargılanan 3 sanık da tahliye edildi. Üsküdar 2. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmada Mahkeme Heyeti, tutuklu yargılanan dönemin BELBİM A.Ş Yazılım Grup Şefi Veli İbrahim Uğur, BELBİM A.Ş yazılım grup çalışanı Mustafa Çiçek ve Mali İşler Sorumlusu Metin Ersan Bayram’ın tahliyelerine karar verdi. Böylece davada başka tutuklu sanık kalmadı.

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ali Müfit Gürtuna ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın yargılandığı AKBİL davasının ilk duruşması bugün yapıldı. AKBİL davası’’ sanıkları arasında yer alan dönemin BELBİM A.Ş. Genel Müdürü Ahmet Rıfat Kazokoğlu, suçlamaları kabul etmediğini ifade ederek, ‘‘Bilirkişi yanlış tespitlerde bulundu’’ dedi.

MAHKEME BAÅžKANI FENALAÅžTI
Üsküdar 2. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmada, katılan sanıkların kimlik tespitlerini yaparken rahatsızlanan Mahkeme Başkanı Çirit, kaldırıldığı Dr. Siyami Ersek Göğüs, Kalp ve Damar Cerrahisi Merkezi'nde tedavi altına alındı.

Hastane yetkilileri, daha önceden yüksek tansiyon sorunu bulunduğu belirtilen ve geçen yıl anjiyo olan Çirit'in, salonun dar ve içeride çok sayıda kişinin bulunması nedeniyle aşırı sıcağın da etkisiyle tansiyonunun yükseldiğinin sanıldığını söylediler. Yetkililer, Çirit'in sağlık durumunun iyi olduğunu bildirdiler.

Mahkeme Başkanı'na ilk müdahaleyi yapan Üsküdar Adliyesi doktoru Tolga Gök de, Çirit'in rahatsızlanmasında ortamın sıcak ve havasız olmasının etkisi bulunduğunu sandığını kaydetti.

Bu arada, Üsküdar 2. Ağır Ceza Mahkemesi Yazı İşleri Müdürlüğü'nde çalışan Saadet Keleş de, Mahkeme Başkanı'nın sağlık durumunu öğrenmek için hastaneye gitmek istediği sırada adliye önünde baygınlık geçirdi.Keleş, bir araçla hastaneye gönderildi.


Duruşmada ifadesi alınan tutuklu sanıklardan Veli İbrahim Uğur ise olay tarihinde Konya’da asker olduğunu, dolayısıyla konuyla ilgisinin bulunmadığını savunarak, tahliye ve beraat talebinde bulundu.


Diğer tutuklu sanık Metin Ersan Bayram da 1997 yılında AKBİL Mali İşler Bölümü’nde göreve başladığını anlatarak, şefleri Nilgün Beyaz’ınizne ayrılması nedeniyle bölümden kendisinin sorumlu olduğunu kaydetti.


Bayram, imza yetkisinin dahi bulunmadığını ve gerekli evrakları müfettişlere verdiğini söyledi. Genel Müdürlük’ten gelen satış ve tüketim tabloları ile veri farklarını muhasebeye gönderdiğini ifade eden Bayram, ‘‘Bunları, Ahmet Rıfat Kazokoğlu’nun bize göndermiş olduğu yazılara dayanarak yapıyorduk. Suçlamaları kabul etmiyorum. Tahliyemi istiyorum’’ dedi.

           Â

‘BİLİRKİŞİ YANLIŞ YORUMLADI’

   Â

Tutuksuz sanıklardan dönemin BELBİM A.Ş. Genel Müdürü Ahmet Rıfat Kazokoğlu ise elektronik yüksek mühendisi olduğunu, AKBİL sistemini kendisinin kurduğunu ve nasıl çalıştığını bilirkişilerden çok daha iyibildiğini kaydetti.


Bilirkişilerin sistemden anlamadıklarını ve raporlarının eksik olduğunu ileri süren Kazokoğlu, kendilerine yöneltilen suçlamaları ‘‘akıl almaz ve çılgın iddialar’’ olarak nitelendirdi.


Günde 1.5 milyon insanın AKBİL kullandığını ve kullanıma bağlı bazı hataların meydana gelmesinin doğal olduğunu savunan Kazokoğlu, şöyle devam etti:


 ‘‘ÖrneÄŸin bir vatandaÅŸ Kadıköy’deki bir bayiden dolum yaparken, bilgisayar bu AKBÄ°L’in seri numarasını, kaç kontür olduÄŸunu ve ne kadar para ödendiÄŸini yüklüyor.ÂÄ°stanbul’un her yerindeki bu bilgiler toplanarak, her gece modem aracılığıyla ana bilgi iÅŸlem merkezine ulaşıyor. Bu iÅŸlemler sırasındabir yanlışlık meydana gelirse, yanlışlığı düzeltemiyor bizi uyarıyor. Biz düzeltebildiÄŸimizi düzeltiyor, düzeltemediklerimizi de saklıyoruz.BilirkiÅŸi yanlı olarak bunu görmezden geldi ve bilerek hayali satış yaptığımızı iddia etti. BilirkiÅŸi, partizanca yanlış yorumlar getirdi.BilirkiÅŸi yanlış tespitlerde bulundu.’’


Mahkeme Heyeti BaÅŸkanı’nın ‘‘Satış bilgilerine ulaÅŸabilir miyiz?’’şeklindeki sorusu üzerine de KazokoÄŸlu, ‘‘polisin, savcının isteÄŸi üzerine bilgisayar disket ve kartuÅŸlarını yedekleriyle birlikte kendilerinden aldığını ve bunların uygun olmayan ortamda saklanması sonucu bozulduklarını’’ bildirdi.Â


Sistemde eksik değil, aksine henüz AKBİL’ini kullanmayanlar nedeniyle fazla para bulunduğunu da ifade eden Kazokoğlu, ‘‘Suçlamaların hiçbirini kabul etmiyorum, etmem de. Beraatımı talep ediyorum’’ diye konuştu.

GÜRTUNA'NIN AVUKATI: SAVCI ÖNYARGILI

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ali Müfit Gürtuna'nın avukatı Ramazan Arıtürk davayla ilgili yaptığı açıklamada Üsküdar Cumhuriyet Savcısı Abdurrahman Gündoğan'ın önyargı içinde olduğu ve Ali Müfit Gürtuna'nın vekillerinin yüzüne karşı ''Ben bu davada önyargılıyım'' dediği öne sürüldü.

Haberin Devamı

Açıklamada ayrıca, Savcı GündoÄŸan'a iliÅŸkin, ''Tamamen siyasi amaçlı muhbirin suçlamalarını iddianamesine aktarmış ve hiçbir hukuksal tahlil yapmadan, BELBÄ°M A.Åž. görevlileri ile Recep Tayyip ErdoÄŸan ve Ali Müfit Gürtuna hakkında hukuka aykırılığı tartışılır bir iddianame düzenlemiÅŸtir. Yargıtay'ın verdiÄŸi erteleme kararına raÄŸmen,davanın açılması hukuka aykırıdır'' denildi.Â

 

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!