Oluşturulma Tarihi: Ocak 30, 2008 00:00
Akbank Genel Müdürü Zafer Kurtul, son 10 yılda sektör ’olağanüstü’ büyürken Akbank’ın bunun da üzerine çıktığını belirterek, "Her yıl neredeyse bir banka almış gibi büyüdük" dedi. 60’ıncı yılını kutlayan Akbank’ın 5 yılda aktif büyüklüğündeki pazar payını yüzde 20’ye çıkarmayı planladığını açıklayan Kurtul, piyasa değerlerinin de 18-19 milyar dolar düzeyinde olduğuna dikkat çekti.
BU yıl kuruluşunun 60’ıncı yılını kutlayan Akbank, Türkiye’nin ve sektörün büyüme potansiyelini dikkate alarak kendisine daha büyük hedefler koydu. Akbank’ın Adana’da tek şubeli bir banka olarak kurulduğu 1948 yılından bu yana Türkiye’nin ve bankacılık sektörünün önemli gelişmeler kaydettiğini anlatan Genel Müdür Zafer Kurtul, özellikle son 10 yılda büyük değişimler yaşadığına dikkat çekti. Türkiye’nin bu dönemde 189 milyar dolarlık iken 500 milyar dolarlık bir ekonomiye dönüştüğünü belirten Kurtul, Akbank’ın da bu dönemde "her yıl bir banka alır gibi" büyüdüğünü dile getirdi.
HER YIL BİR BANKA ALMIŞ GİBİ: Kurtul, son 10 yılda sektördeki "olağanüstü" büyümeye karşılık, Akbank’ın da sektörün üzerinde büyüdüğünü belirtirken, şunları söyledi: "Akbank her yıl neredeyse bir banka satın almış gibi büyüdü. Son 10 yılda kredi büyüklüğümüz yıllık ortalama yüzde 31 artarak 2.1 milyar dolardan 30 milyar dolara ulaştı. Mevduatımız ise yıllık ortalama yüzde 25 büyüme ile 4 milyar dolardan 34.5 milyar dolara yükseldi. 10 yıl önce 1.2 milyar dolar olan öz kaynaklarımız ise bugün 8.5 milyar dolara ulaşarak, yıllık ortalama yüzde 22 büyüme gösterdi. 1997 yılında 113 milyon dolar olan kárımız, Eylül 2007’de 1 milyar 341 milyon dolar oldu. Buradaki yıllık büyümemiz ortalama yüzde 29. İMKB’de işlem gören şirketler arasında payımız yüzde 8. Halka açık bankalar arasında ise yüzde 20. Piyasa değerimizle bugün Türkiye’deki en değerli bankalarından biriyiz. Piyasa değerimiz 2002’de 2.7 milyar dolarken bugün 18-19 milyar dolar seviyelerinde."
EN BEĞENİLEN ŞİRKET: Kurtul, bu başarının temelindeki faktörleri "güçlü ortaklık yapısı, güçlü mali yapı, istikrarlı profesyonel yönetim ve 2001’de başlatılan Yeni Ufuklar Projesi" olarak sıralarken, "Bu projeyi uygulamaya başladığımız günden bu yana çok mesafe kaydettik. 10 yıl önce 6 milyar dolar tutarında olan Akbank’ın aktif büyüklüğü yılda ortalama yüzde 26 büyüyerek, bugün 56.5 milyar dolar seviyesine ulaştı" dedi. Yeni dönemde en önemli hedeflerini "üstün nitelikli insan kaynağının sürekli olarak fark yaratan sonuçlar elde ettiği, en beğenilen Türk şirketi olmak" diye açıklayan Kurtul, Türkiye’nin ve sektörün büyüme potansiyelinden yola çıkarak 2011 yılına ilişkin beklentilerini şöyle aktardı: "2007 yılında aktif büyüklüğümüz yüzde 13 pazar payına ulaştı. Beş yılda bu payı yüzde 20’ye çıkarmayı hedeflerken, özkaynak kárlılığı yüzde 22’ye, toplam aktif pazar payı yüzde 20 olmasını planlıyoruz. En çok çalışılmak istenen şirket ve marka değeri açısından da 1 numara olmayı hedefliyoruz."
60’ıncı yılda 1500 yeni eleman işe alınacak
AKBANK’ın 2003’te 9 bin kişiyken 2007’de 12 bin 500 kişiye ulaştığını belirten Zafer Kurtul, bu yılki planlarının da çalışan sayısını 14 bin kişiye çıkarmak olduğunu belirtti. Akbank Genel Müdür Yardımcısı Ziya Akkurt, bankanın bu yıl proje finansmanında 3.5-4 milyar dolarlık kredi hacmi olacağını söyledi.
Merkez’in yeri değil ne yaptığı önemli
AKBANK Genel Müdürü Zafer Kurtul, son zamanların en tartışmalı konularından biri olan Merkez Bankası’nın İstanbul’a taşınmasına ilişkin bir soru üzerine şunları söyledi: "Bu otoritelerin karar verebileceği bir konu. Bizce yerinden daha çok ne yaptığı daha önemli. Özellikle 2008 Merkez Bankası için önemli bir yıl. Biz hala reel faizlerin yüksek olduğunu düşünüyoruz. Bu faiz oranlarının daha düşük olması gerekir."
Gebze’ye 200 milyon dolarlık bankacılık merkezi
AKBANK’ın 2001 yılından bu yana teknolojiye 750 milyon dolarlık yatırım yaptığını belirten Zafer Kurtul, 60’ıncı yılda da Akbank Banking Center’ın (ABC) kuruluş çalışmalarına başlayacaklarını açıkladı. Kurtul, Gebze Şekerpınar’da 80 bin metrekarelik araziye kurulacak merkezin temelini bu yıl atıp, 2010 yılında bitirmeyi planladıklarını belirtti. Akbank Genel Müdür Yardımcısı Zeki Tuncay da, merkezin 170 milyon dolarlık bir proje olduğunu, 22 milyon dolarlık arsa alımı ile de yaklaşık 200 milyon dolarlık bir yatırım olacağını kaydetti.
Dali, 19 Eylül’de İstanbul’a geliyor
AKBANK olarak her zaman kültür-sanata önem verdiklerini hatırlatan Zafer Kurtul, 60’ıncı yılın en önemli etkinliğinin ise 20’inci yüzyılın en önemli ressamlarından, sürrealizmin öncüsü Dali Sergisi olacağını açıkladı. Salvador Dali’nin toplam 296 eserinin yer alacağı bu sergi 19 Eylül 2008 ile 19 Ocak 2009 tarihleri arasında Sakıp Sabancı Müzesi’nde yapılacak.
Potansiyelimizi kullanırsak dalgayı avantaja dönüştürürüz
ABD’de 25 yıldan sonra tüketim harcamalarının azalmasıyla başlayacak bir küçülmenin diğer ülkelerde de etkisini göstereceğini söyleyen Zafer Kurtul, "Bizim gibi ülkelerin avantajı ise gelişmiş ülkelere göre daha fazla büyüme potansiyelinin olması. Türkiye’nin büyümesi 2008’de yüzde 4.5 civarında olabilir" diye konuştu. Türkiye’de bunu destekleyecek bir çok iyi proje bulunduğunu dile getiren Kurtul, bunun çok iyi değerlendirilmesi halinde dünya piyasalarındaki olumsuzluğun bir avantaja dönüştürülebileceğini savundu. Kurtul, büyümede reformların, ekonomik ve politik istikrarın devamının önemli olduğunu vurguladı. Dünyadaki fonların Türkiye’ye ilgisine ilişkin bir soru üzerine de Kurtul, "Cari açık önemli bir risk. Bundan dolayı Türkiye’de özelleştirmelerinin devamı büyük önem taşıyor" dedi. Kurtul, bu arada mortgage krizinden büyük darbe yiyen Citigroup ile ortaklıklarına ilişkin bir soruna üzerine de, bu ortaklığın uzun vadeli stratejik olduğunu vurguladı.
Milli gelir 1 trilyon, kişi başı gelir 13 bin dolar olur
Zafer Kurtul, konuşmasında Türkiye’ye ilişkin 5 yıllık bir öngörüde bulunurken bunları şöyle sıraladı:
Milli gelir 2 katına çıkarak 1 trilyon dolar, kişi başına düşen milli gelir de 13 bin dolara çıkacak.
İhracat 3’e katlanarak 300 milyar dolar seviyesine ulaşacak.
Beklenen gelir artışı ile birlikte hali hazırda yaklaşık 7 milyon kişi olan bankasız nüfus, sektör için ciddi bir potansiyel.
Buna bağlı olarak kredi ve mevduat büyümelerinde önemli artışlar olacağını düşünüyoruz.