AK Partililerin kutladığı tek CHP’li

Kesici’nin Twitter hesabından kısa parçalar halinde paylaştığı kürsü konuşmasının izlenme sayıları toplamda 100 bini aştı. Genel Kurul’da CHP grubu adına bütçenin son konuşmalarından birini yapan Kesici, renkli üslubuyla AK Parti grubundan kutlama alan tek CHP sözcüsü olmuştu. Kesici, bir ara CHP grubuna dönük, “Bizim grup da konferans dinler gibi dinliyor, arada bir çepik (alkış) çalsalar olur yani” dönük sözüyle de grubundan alkış aldı.

Kesici’nin, “Essahtan ciddi bir program hazırlamak lazımdır. Durum ciddiden de ciddidir. Bu işlerde sihir yoktur, sihirbaz da yoktur” sözlerine AK Parti Grup Başkanı Naci Bostancı aynı nükte ile karşılık verdi. Bostancı’nın yanıtı, “Sayın Kesici’nin bunca ‘yaman’ eleştirisinden sonra... Sihirbazlıktan bahsetti ama şapkadan bu konuşma üzerine bekledim, Boeing 737 çıkacak mı, ‘Öyle yapmayın, böyle yapın.’ Ama sonuçta bu fıkralarla süslü konuşmanın bize söylediği veya benim sınırlı aklımla anladığım ‘Ciddi olalım.’ Ciddiyet kesinlikle önemli ama ciddiyet bir 737 değil, ciddiyet tavşan da değil” ifadeleri oldu.

STENOGRAFLAR DA SORUYOR

Bazı kavramları Anadolu’da söylendiği gibi, “Çepik, darlanirem, horlanirem, bakirem, zeket, istop” gibi ifade eden Kesici, bunları tutanağa döken stenografların da doğru yazım için bazen kendisine başvurduğunu anlattı. Hürriyet’in sorularını yanıtlayan Kesici, “AK Partililer beni seviyor. Ağır eleştiriler yaptım, ama rencide edici ifade kullanmadım. Bir ay öncesinden çok ciddi çalıştığım için söylediğim hiçbir rakama itirazları olamadı.” Kesici, konuşmasına hazırlık sürecini şöyle anlattı:

“Aşağı yukarı bir ay önce Sayın Genel Başkan bu görevi verdi. Benim zaten hazırlıklarım var. Anadolu kaynaklı çoğu kavramı zaten Sivas’tan biliyorum. Bizim Sivas’ta alkışa ‘çepik’ derler. Ben alkış lafını ODTÜ’ye geldiğimde duydum. Onun haricinde yerel ifadeleri not alırım, bir yerde hep bulunur bunlar. Sonra ona denk gelecek konular olur, kullanırım.”

SİYASİ TANSİYONU DÜŞÜREN FIKRALAR

Kesici’nin Meclis tutanaklarına geçen konuşmalarından bazı bölümler:

*Bayburtlu işsiz bir arkadaşıyla dertleşiyor: “Ya çarşıya çıkırem, darlanirem; eve dönirem horlanirem.” Hanım tarafından horlanıyor. O yüzden evlerin huzuru, toplumun huzuru.

*Rahmetli Osman Bölükbaşı’nın siyasetçilere çok hoş bir tavsiyesi var. Diyordu ki: “Zengini hayırsız evlat, memuru süslü avrat, siyasetçiyi kuru inat batırır.”

*Bizim tüccar para kazandığı zaman gözünü hacca diker. Erzurumlu da bu dert içinde. Muhasebecisi hesap kitap yaptı. Baktı, çok hoşuna gitti, dedi: “Hesaba bakirem, hac lazım olmuş, tamam. Cüzdana bakirem, zekete muhtaç.”