Güncelleme Tarihi:
AK Parti Genel Merkez Yerel Yönetimler Başkanlığı Deneyim Paylaşım Toplantısı, Samsun'da yapıldı. Samsun Büyükşehir Belediyesi Ömer Halisdemir Çok Amaçlı Salon'da AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Yerel Yönetimler Başkanı ve Samsun Milletvekili Yusuf Ziya Yılmaz başkanlığındaki toplantıya, Samsun Büyükşehir Belediye Başkanı Halit Doğan, Ordu Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Hilmi Güler, Trabzon Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Metin Genç, Erzurum Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen, AK Parti İl Başkanı Mehmet Köse, ilçe belediye başkanları ve sivil toplum kuruluşu temsilcileri katıldı.
'BU BİZİM HIRSIMIZI ARTTIRACAK'
Türk Havacılık ve Uzay Sanayii AŞ'ye (TUSAŞ) yapılan hain terör saldırısı nedeniyle üzüntülü olduklarını belirten Yusuf Ziya Yılmaz, "TUSAŞ'a yapılan hain, menfur saldırıyla yaşama sevincimiz tahrip edildi. 5 şehidimiz için Türkiye ağlıyor. Dün onların Ankara'da cenazeleri defnedildi. İçimiz kan ağlıyor. Bir kere o duygularla aslında bugünkü toplantıyı açmak istiyorum. Türkiye'nin adeta kalbi diyebileceğimiz bir tesise hain teröristler saldırdılar. Tabii Türkiye'nin tam bağımsız, milli savunma sanayinin kalbi olan o tesis ve o tesislerin bu ülkenin, bu coğrafyanın ne kadar önemli tesis olduklarını onlar biliyorlar ve oradan, kalbinden Türkiye'yi vurmayı hedefliyorlar” dedi.
Yılmaz, bu saldırının Türkiye’nin tam bağımsız milli savunma sanayi kurma mücadeleyle ilgili motivasyonunu yükselteceğini söyledi.
'BEDELİNİ BİZE ÖDETMEYE ÇALIŞIYORLAR'
Yılmaz, "TUSAŞ'ta dün hiçbir şekilde mesaiye ara verilmemesi hakikaten güzel bir gelişme. Dün sabah sanki hiçbir şey olmamış gibi o tam bağımsız milli savunma mücadelesinin inşası için; 'Biz bir neferiz, arkadaşlarımız şehit oldu. Onların cenazelerine katılırız. Oradan da geliriz işimizin başına' diyen o kahramanlar yine dün orada işlerine, güçlerine devam ettiler. Allah hayatını kaybedenlere rahmet eylesin. Yaralılarımız da var hastanelerde. Rabb’im onlara şifa versin. Bu coğrafyada, bu topraklarda tam bağımsız milli savunma sanayini kurmanın da bedelini bize ödetmeye çalışıyorlar. Demek ki bu kolay olsaydı bundan önce de yapılabilirdi. Ama gördüğünüz gibi Cumhurbaşkanımızın bu konudaki vurguları daha doğrusu, AK Parti'mizin bu konudaki savunma sanayi politikalarındaki bağımsızlığı ve dışa bağımsızlığı elde etmek için verilen mücadelenin haklı sebeplerini bu olaydan da görüyoruz" diye konuştu.
'SOKAK KÖPEKLERİ İLE İLGİLİ BİR ALGI ÜRETİLDİ'
Yusuf Ziya Yılmaz, şöyle devam etti:
"Bundan 3 ay önce sokak hayvanlarıyla ilgili köpürtülmüş sanki Türkiye'nin sokaklarında her gün hayvanlar toplanıyor, her gün hayvanlar katlediliyor, öldürülüyor, belediyelerde, ülkede, iktidarda sokak hayvanlarıyla ilgili konuya hiç ilgili değilmiş gibi bir şey üretildi, bir algı üretildi. 2001 yılında Samsun'daki Güçten Düşmüş Sahipsiz Hayvan Bakım Merkezi'ni yaptık. Hatta kedi ağılı yaptık orada. Kedilere ayrı ağıl yaptık. Köpeklerle olan sorunlarını, onları rahatsız etmeyecek mesafede bir yere yaptık. Oraya belki de Samsun'un içerisinde bu klinik 'Ne kliniği' falan diye sorabileceğiniz ölçekte mimarisiyle, içindeki donanımlarla, aletiyle, edevatıyla 2001 yılında, bundan 22-23 sene önce yapmışız. 'Türkiye'de sokak köpekleriyle ilgili hiçbir hizmet yapılmıyor' diye bir şey köpürtüldü. TBMM de 2,5 ay bu sokak hayvanlarıyla ilgili yapılması gereken şeyler konuşur oldu. Bizim 2001 yılında yaptığımız işlerden hiç de farklı bir şey çıkmadı ortaya. Demek ki onu daha önce yapmışız."
'İNANILMAZ BİR DEZENFORMASYON SÜRECİ İŞLETİYORLAR'
Gıda güvenliğine ilişkin de konuşan Yılmaz, "İnsanlar lokantaya giderken 'Acaba burada nasıl et yeniliyor, nasıl et üretiliyor' diye bir panik içerisinde oraya gidemeyecek hale geldiler. Devam eden zaman içerisindekilerin hepsini biliyorsunuz. Tekrarlarsam sanki o algı yönetiminin bir parçası olacağım. Ama siz unutuyorsunuz. Niye unutuyorsunuz biliyor musunuz? En yakın olanı hatırlıyorsunuz. Çünkü bir öncekini unutturuyorlar. Onu bitiriyorlar, tüketiyorlar. Ondan sonra başka bir şeyi buluyorlar. İşte Diyarbakır olayı vardı. O bitti. Ondan sonra şimdi sağlıkta bir güvensizlikle ilgili olayı köpürtüyorlar. Sanki hastanelerin tümünde sağlıkla ilgili inanılmaz bir dezenformasyon süreci işletiyorlar. Kısacası bunu şunun için anlatıyorum. Herkes işini yapıyor. Onlar işte böylesine bir negatif algıyla birlikte ülkede iyi şeyler yapılmıyormuş gibi veya yapılanlar kalitesizmiş gibi bir algının üretilmesi ile ilgili meşgul olacaklar. Biz de Allah'ın izniyle ülkemize güpür güpür en kaliteli hizmeti yapan ve bu hizmetin ortaya çıkardığı sonuçlarla insanımızın kafasındaki algıyı oluşturacak olan bir süreci sizlerle birlikte inşallah üreteceğiz ve yaşayacağız diye düşünüyorum" dedi. Konuşmaların ardından toplantı, basına kapalı olarak devam etti.