Güncelleme Tarihi:
AK Parti Grup Başkanvekili Turan, 28 Şubat postmodern darbesinin 24'üncü yıldönümü nedeniyle yazılı açıklama yaptı. Turan, 28 Şubat postmodern darbesinin millete yapılmış en büyük kötülüklerden biri olduğunu belirtti. Turan, "Toplumu, sosyal hayatı, aileyi kısaca tüm dinamikleri darbeci zihniyetle dizayn etmek istediler. Sırf inançlarından dolayı binlerce insanımız, büyük mağduriyetler, insan hakları ihlalleri yaşadı. 28 Şubat 'muhafazakar, mütedeyyin camiaya yönelik yapıldı' algısı olsa da, aslında tüm milletimiz ve demokrasimiz hedef alındı. 28 Şubat, sadece muhafazakar camianın cevap verdiği, ses verdiği bir konu olarak değerlendirilmemeli. Çünkü hedef; tüm Türkiye’ydi, demokrasimizdi. Dolayısıyla darbeye karşı olan herkesin ortak bir duruş sergilemesi lazım" dedi.
'28 ŞUBAT SADECE FETÖ'YE YARADI'
Turan, FETÖ'nün en çok 28 Şubat sürecinde büyüdüğünü kaydederek, "28 Şubat sadece FETÖ’ye yaradı. FETÖ elebaşı 'Beceremediniz artık bırakın' söylemleriyle darbecilerin yanında saf tuttu. Hükümetin istifasına yol açan Milli Güvenlik Kurulu kararlarına 'isabetli içtihat' diyerek destek verdi. Başörtüsüne karşı da katsayı engeli ve imam hatiplerin kapatılması konusunda da FETÖ’cülerle darbeciler birleştiler. FETÖ elebaşı, başörtüsünü kendince 'füruat' ilan ederek darbecilerin imdadına koşmaya çalıştı. İmam hatip okullarının kapatılması en çok onların işine yarayacaktı. 'Etkisi bin yıl sürecek' dedikleri 28 Şubat, tarihin çöp sepetine bir utanç olarak atıldı. Demokrasi tarihimizdeki bu kara lekenin milletimizin direnci ve mücadelesiyle geride kaldığını görürken, 28 Şubat’ı alkışlayan, destek veren sorumluların halen yargı önünde hak ettikleri cezayı almamaları en büyük üzüntümüz" diye konuştu.
'DARBENİN TÜM AKTÖRLERİ ADALET ÖNÜNDE HESAP VERMELİ'
Turan, darbecilerin yargılandığını belirterek, "Ancak bu karanlık sürecin üzerinden 24 yıl geçmesine rağmen sivillerin soruşturmasının halen sürmesi vicdanları yaralıyor. Darbeciler kadar, onlara destek veren, güya siviller, onlara uygun zemini hazırlayan siyasiler de basını da sorumludur. Hatta bir kısmı o özeleştiri yapmadan, bugün demokrat maskesiyle yine basında ve siyaset dünyasında boy gösteriyor. Özetle darbenin medya, siyaset, iş dünyası ve diğer aktörleri gibi tüm sivil aktörleri de adalet önünde hesap vermeli. Bu süreç, sürekli darbe söylemlerinde, darbe imalarında bulunanlara cesaret vermemeli. Biliyoruz ki milletin ahı yakalarını bırakmaz" ifadesini kullandı.