Güncelleme Tarihi:
Yalçınbayır, Anayasa Mahkemesi'nin kararının 5 üyenin ret, 6 üyenin kabul oyuyla şekillendiğini belirterek, "Karara ret oyu verenlerin karşı yazılarındaki gerekçeleri, biz de dava dilekçesine yansıtmıştık. Bize göre davanın reddi gerekirdi" dedi.
6 AYLIK SÜREÇ BEKLENMEYECEK
Kararın bağlayıcı olduğunu, ancak hukukçular arasında ciddi bir şekilde değerlendirileceğini belirten Yalçınbayır, bunların Türk yargısının vardığı ve varacağı seviyeyi de ortaya çıkaracağını ifade etti. Yalçınbayır, kararın gereğini yapmak için 6 aylık sürenin dolmasını beklemeyeceklerini belirterek, izleyecekleri yolu şöyle aktardı:
"Yapacağımız iş, kararın bize tebliğinden itibarın 6 ay içinde kanuna aykırılığı gidermektir. Bunu gidermek için Sayın Erdoğan'ın parti kurucu üyeliğinden ayrılması gerekiyor. Kurucu üyelikten ayrılmasıyla birlikte genel başkanlık makamı da boşalacaktır. Bu boşalma doldurulacak. Sayın Erdoğan partimize üye olabilir."
Karara bağlı olarak, "Erdoğan'ın milletvekili olamayacağı" düşüncelerinin de ifade edildiğini vurgulayan Yalçınbayır, "Davanın açıldığı ve gerekçeli kararın açıklandığı kararın yazılmasından önce, 6 Şubat 2002 tarihinde 4744 sayılı yasa ile TCK'nın 312. maddesinin ikinci fıkrası değiştirildi. 'Basit tahrik' suç olmaktan çıktı, 'nitelikli tahrik' suç olarak belirlendi. Tayyip Bey'in Siirt'teki konuşması bugün suç değil. Bunun yasal sonuçları ise devam ediyor" görüşünü savundu.
MAHKEMELERİN KENDİLİĞİNDEN YAPMASI ŞIK OLURDU
Erdoğan'ın milletvekili olması yolunda bir engeli bulunmadığını kaydeden Yalçınbayır, "Bu durum, TCK 312. maddesiyle ilgili değişikliğin sonucudur. Tayyip Erdoğan'ın önünde bir engel yok, ne siyaset yapmasının ne de milletvekili olmasının önünde..." diye konuştu.
Yalçınbayır, bu süreçte Diyarbakır DGM'nin de bir karar vereceğini belirterek, "Kanun, (kendiliğinden kalkar) diyor ama mahkemeler kendiliğinden kaldırmıyor. Bugüne kadar yapmadılar, başvurular sonucunda yapıldı. Mahkemelerin kendiliğinden yapması daha şık olurdu.Tayyip Erdoğan kendisi başvuracak" dedi.
Yalçınbayır, Yüksek Mahkeme'nin kararı ile siyasi partilerin siviltoplum kuruluşları olduğunun tescil edildiğini ifade etti. Yalçınbayır, başörtüsü i ilgili talebin reddedilmesini, "halkın sivilleşmesinin sonucuna" bağladı.