Güncelleme Tarihi:
'BİR AİLENİN YOK OLUŞUNUN NEDENLERİ KAFAMDAN HİÇ EKSİK OLMADI'
Ailesinin yok olduğu trafik kazasını unutamadığını belirten Çağlar, “Onlar vefat ettikten sonra Bolu’ya yerleştim. Yıllarca devlet dairelerinde çalıştım. Diyanette murakıplık, bankacılık, Milli Eğitim’de şeflik ve daha sonra İçişleri Bakanlığı’na bağlı Sivil Savunma Uzmanlığı yapmaya başladım. Ancak kafamdan, bir ailenin yok oluşu ve bunun nedenleri hiç eksik olmadı. Annem astım hastasıydı, toplu taşımada seyahat edemiyordu, bu yüzden babam 45 yaşından sonra ehliyet almak zorunda kaldı. Acemi bir şofördü. Kaza anını bilmiyoruz ama belki de acemi olduğu için orada kurtulacak bir refleks gösteremedi” şeklinde konuştu.
'ADAYLAR BAZEN ÇOK BUNALIYORLAR'
Sürücü adaylarına karşı sert ve kuralcı bir tutum sergilediğini de sözlerine ekleyen Recai Çağlar, “Dedim ki; 'ben emekli olunca bu işi yapacağım' Sürücü kursları açıldı. Emekli olduktan 2 yıl sonra sürücü kurslarında çalışmaya başladım. Adaylar, bazen benden çok bunalıyorlar. Eğitimlerinde hiç eksiklik ve aksaklık kalmaması için sağlığımı kaybetme pahasına da olsa, dolu dolu ders yapmaya çalışıyorum. Adaylarım bazen üzülüyor ancak sivil savunma dersleri verdiğim için yüksek sesle konuşmaya alışkınım. Baştan uyarıyorum; 'beni yanlış anlamayın, sizi azarlıyorum sanmayın' diye. Adaylarım benden memnunlar. İlk 3-4 gün sabrederlerse, eğitim başarılı bir şekilde devam ediyor” dedi.
'KADIN ADAYLARIM DAHA DİKKATLİ'
Recai Çağlar, direksiyon eğitimi verdiği adaylar arasında en çok gençlerde zorlandığını belirterek, “Kendilerine her ne kadar pedagojik bir yaklaşım sağlasak da iletişim farkı oluyor. Ancak en çok zorlandığım aday; araç kullanmayı bilip de gelen aday. Onların edindiği alışkanlıkları düzeltmemiz çok zor oluyor. Kadın adaylarım daha dikkatli oluyor. Onlarda rahat oluyorum” ifadelerine yer verdi.