Ailesini katleden polis: Hiçbirşey hatırlamıyorum

Afyonkarahisar'daki olay, geçen yıl 10 Kasım'da meydana geldi. Polis memuru Zafer Başaran, bir süre önce kendisini terk edip Afyonkarahisar'daki ailesinin evine giden eşi 28 yaşındaki Seviye Başaran'ı dönmeye ikna edebilmek için sabah saatlerinde Tunceli'den kente geldi. Eşinin ailesiyle birlikte kaldığı 113'ncü Sokak'taki eve giden Başaran, tartışmaya başladı. Seviye Başaran'ın dönmemekte kararlı olduğunu ve boşanmak istediğini söylemesi üzerine çılgına dönen Zafer Başaran, eşi ve ailesine evin önünde beylik tabancasıyla kurşun yağdırdı. 2 şarjör mermi boşaltan Zafer Başaran, ardından 34 SB 214 plakalı otomobiliyle olay yerinden kaçtı. Seviye Başaran ve 4 yaşındaki oğlu Özer Başaran olay yerinde, Zafer Başaran'ın kayınvalidesi Semiha Kılınçarslan ve baldızı Hanife Kılınçarslan da kaldırıldıkları hastanede yaşamını yitirdi. Olayın ardından Afyonkarahisar ve komşu illerdeki emniyet güçleri alarma geçti. Zafer Başaran, birkaç saat sonra Afyonkarahisar'ın Şuhut İlçesi'nde yol kontrolü yapan jandarma ekipleri tarafından yakalandı ve çıkarıldığı mahkemece tutuklandı.

SUSMA HAKKINI KULLANDI
Uyuşturucu hap kullandığı ve karısını sürekli aldattığı belirlenen; işleyeceği cinayeti de sevgilisine anlattığı ortaya çıkan Zafer Başaran, Afyonkarahisar 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılanmaya başlandı. 4 kez ağırlaştırılmış ömürboyu hapis cezası istemiyle yargılandığı davanın ilk duruşmasında sakin görünen Başaran, susma hakkını kullandı.

Hakimin olayın nasıl olduğu, cinayetleri neden işlediği, ikinci silahı nereden bulduğu gibi sorularına yanıt vermeyen Başaran, kendisine gönderilen iddianameyi de okumadığını belirtti. İddianame özet olarak yüzüne okunan Başaran, “Hiçbirşey hatırlamıyorum” demekle yetindi.

Öldürülen Seviye Başaran ve Hanife Kılınçaslan’ın babası, Semiha Kılınçaslan’ın eşi Eyüp Kılıçarslan ise görücü usulüyle tanışıp evlenen Seviye ve Zafer Başaran’ın evliliğinin ilk 1.5 yılının hiç sorunsuz ve güzel gittiğini anlattı. Zafer Başaran’ın polislik görevine başlamasından bir süre sonra İstanbul Emniyeti Üsküdar Silah Ruhsat Şubesi'nde göreve geldiğini hatırlatan Eyüp Kılınçarslan, bu tarihten itibaren Zafer Başaran’ın değiştiği ve ailesini ihmal etmeye başladığını kaydetti.

CİNAYET PLANLI VE KASITLI İDDİASI

Cinnet getiren kişilerin genellikle son kurşunu kendisine sıktığını, ancak Zafer Başaran’ın olaydan sonra kaçtığını hatırlatan müdahil avukatı Kamil Hondu, sanığın medyaya yansıyan cinayet planlarını içeren görüntüleri de hatırlatarak, cinayetin planlı ve kasıtlı olduğunu aktardı. Zafer Başaran'ın eski sevgilisi Öznur Aydemir’in avukat olduğunun altını çizen Hondu, katile ‘deli olduğu’ şeklinde bir telkinde bulunulmuş olabileceği ihmalinin de değerlendirilmesini istedi.
Sanık avukatları ise Zafer Başaran’ın cezaevinde psikolojik tedavi gördüğü için günde 4-5 hap aldığını ve bu hapların zihinsel uyuşmaya neden olduğunu belirtti. İlaçlar nedeniyle sanığın mahkeme huzurunda da tam olarak konuşamadığını vurgulayan sanık avukatı Tuncer Ergüler, 25 yıllık avukatlık yaşamında aklı başında hiç kimsenin 4 yaşındaki oğlunu öldürmediğini, akıllı bir insanın bunu yapmayacağını söyledi.
Mahkeme, Zafer Başaran’ın akli durumunun belirlenmesi için Adli Tıp Kurumu'ndan alınacak belgenin beklenmesine karar vererek, duruşmayı erteledi.