Güncelleme Tarihi:
Bağdat Caddesi davası sanığı Baran Balcıoğlu ile Bostancı mevkiinde yol kenarında bekleyen gence arabasıyla çarparak ölümüne neden olan 18 yaşındaki Cüneyt Gözen'in yargılanmasına devam edildi.
Her iki davada da trafik kazasından ölen gençlerin yakınları asıl suçlunun 'sorumsuz anne-babalar' olduğunu belirterek ebeveynleri suçladı.
Selin Uras'ın annesi Işık İnal, Baran'ın annesinin de yargılanması gerektiğini belirtirken Bostancı'daki trafik kazasında ölen gencin annesi, sanığın basasının, oğlunu ehliyetsiz araba kullanmaya teşvik etmesinden dolayı suçlu bulunması gerektiğini savundu.
Bağdat Caddesi davası
Bağdat Caddesi'nde meydana gelen trafik kazasında Selin Uras ve Erdem Celasun'un ölümüne neden olduğu gerekçesiyle hakkında dava açılan Baran Balcıoğlu'nun yargılanmasına devam edildi.
Kadıköy 2. Asliye Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya tutuklu sanık Balcıoğlu ile Uras ve Celasun'un yakınları ve avukatlar katıldı. Duruşmada, önceki duruşmalarda birbirlerine göre çelişkili ifadeler verdikleri gerekçesiyle dinlenilmesi talep edilen Aykut Meşin ve Tolga Atılgan'ın tekrar tanıklığına başvuruldu.
Kaza anında Balcıoğlu'yla aynı araçta bulunan Aykut Meşin, daha önceki ifadesini tekrarlayarak 100 kilometre hızla gittiklerini, yeşil ışık yandığı için aynı hızla geçtikleri, çevrelerinde başka araç bulunmadığını ve Divan Pastanesi önüne geldiklerinde de çarptıkları aracın aniden tali yoldan önlerine çıktığını söyledi.
Kaza sırasında caddede seyreden tanık Tolga Atılgan da, önceki ifadesini tekrarlayarak, seyir halindeyken arkadan 3-4 aracın çok hızla geldiklerini, bunun üzerine şerit değiştirdiğini ve gelen iki aracın kırmızı ışıkta hiç fren yapmadıklarını anlattı. Atılgan, içinde Uras ve Celasun'un bulunduğu aracın yolun ortalarına doğru durduğunu, bu sırada hızla gelen Balcıoğlu'nun kullandığı aracın kırmızı ışıkta geçtiğini ve duran araca çarptığını söyledi. Mahkeme heyeti, Adli Tıp Kurumu'ndan gelecek dosyanın beklenmesine ve sanığın tutukluluk halinin devamına karar vererek duruşmayı erteledi.
Süpriz tanık ortalarda görünmedi
Duruşmanın bitiminden sonra gazetecilerin sorularını yanıtlayan müdahil avukatı Cem Sofuoğlu, dinlenilen iki tanığın anlattıkları arasındaki çelişkilerin giderilemediğini belirterek, kaza sırasında sanığın yanında oturan kişinin tanık olarak dinlenilmesinin doğru olmadığını savundu.
Avukat Sofuoğlu, önceki duruşmada Almanya'da yaşadığı halde kazayı gördüğüne dair dilekçe gönderen 'sürpriz tanık' Yılmaz Birsen'in henüz adliyeye gelerek ifade vermediğini de söyledi.
'Suçlu Baran'ın annesi'
Duruşmaya ilk kez katılan Selin Uras'ın annesi Işık İnal da, "Erdem ve Selin'in ölümlerinin trafik kazalarının önlenmesi için işe yarayacağını biliyordum. Bir dileğim var. Keşke Baran'ın annesi de oğluyla birlikte yargılansa, aynı hücrede kalsa... Ben bunun için geldim. Çünkü suçun yüzde 80'i annede" diye konuştu.
Boray Uras da, 15 Kasım'da demiryollarına dikkat çekmek için Ankara'dan yürüyüş başlatacağını hatırlatarak, 15 günlük süre içinde Kuzeydoğu, Güneydoğu ve Doğu Anadolu bölgelerinde geceleri yürüyüp, gündüzleri de konuyla ilgili toplantı ve seminerlere katılacağını bildirdi.
Kadıköy Bağdat Caddesi'nde 30 Nisan gecesi meydana gelen kazada, Baran Balcıoğlu kullandığı otomobille, Erdem Celasun'un kullandığı otomobile çarpmış ve kaza sonucu Celasun ile Selin Uras olay yerinde yaşamını yitirmişti. Kazadan sonra tutuklanan Baran Balcıoğlu hakkında Kadıköy Cumhuriyet Savcılığı tarafından 'dikkatsizlik ve tedbirsizlik sonucu birden fazla kişinin ölümüne sebebiyet vermek' suçundan 4 ile 10 yıl arasında hapis cezası istemiyle dava açılmıştı.
Bostancı davası
Bağdat Caddesi Bostancı mevkiinde, yaklaşık 4 ay önce yaraladığı gencin ölümüyle sonuçlanan kaza nedeniyle 18 yaşındaki sanığın yargılanmasına devam edildi. Kadıköy 5. Asliye Ceza Mahkemesi'nde yapılan duruşmaya, tutuksuz olarak yargılanan sanık Mustafa Cüneyt Gözen ile ölen Nuri Cem Teoman'ın ailesi ve avukatlar katıldı. Sanığın adliyeye gelişi sırasında, Teoman'ın annesi Şenöz Teoman fenalık geçirdi ve yakınları sanığa tepki gösterdi.
Duruşmada tanık olarak dinlenen ve Gözen'in kullandığı araçta bulunan Serkan Akın, 70 kilometre hızla gittiklerini ileri sürerek, öndeki aracın ani fren yapması sonucu, sanığın araca çarpmamak için direksiyon kırdığını ve kazanın bundan kaynaklandığını söyledi. Müdahil avukatı da verilecek kararın bundan sonraki trafik kazaları davaları için bir örnek oluşturacağını, bu nedenle sanığın cezalandırılmasını talep etti.
Tutuklu yargılanacak
Mahkeme heyeti, kazanın 'toplumda infial yaratan bir duruma gelmiş olması' nedeniyle tutuksuz sanık Mustafa Cüneyt Gözen'in, CMUK'un 104. maddesi gereğince tutuklanmasına karar verdi.
Duruşmanın bitmesinin ardından gazetecilerin sorusu üzerine, sanığın tutuklanmasının yerinde verilmiş bir karar oluduğunu ifade eden anne Şenöz Teoman, "Tutuklanması üzüntümüzü biraz olsun giderdi.Biraz olsun rahatladım" dedi. Sanığın babasının, oğlunu ehliyeti olmamasına rağmen araç kullanmaya teşvik etmesinden dolayı yargılanması gerektiğini savunan anne Şenöz Teoman, TBMM'den Trafik Yasası'nın bir an önce çıkması için topladıkları bin 500 imzayı, gelecek hafta, Ankara'da ilgili bakanlığa teslim edeceklerini söyledi.
Baba Ayduk Teoman da "İnşallah oğlumun katili hak ettiği cezaya çarptırılacaktır. Başka anne, babalar ağlamasın istiyoruz" dedi.
Bağdat Caddesi Bostancı Karakolu önünde, geçen Temmuz ayında meydana gelen kazada, ehliyeti olmayan Mustafa Cüneyt Gözen, babasına ait 34 TA 2632 plakalı araçla Kadıköy yönüne doğru giderken, yolun kenarında babasıyla birlikte arkadaşını bekleyen Nuri Cem Teoman'a çarpmış, ağır yaralanan Teoman daha sonra ölmüştü. Sanık Gözen, TCK'nın 455. Maddesi'ne göre 'tedbirsizlik ve dikkatsizlik sonucu ölüme sebebiyet vermek' suçundan, 2 yıldan 5 yıla kadar hapis istemiyle yargılanıyor.