"Aile İçi Şiddete Son" paneli

Güncelleme Tarihi:

Aile İçi Şiddete Son paneli
Oluşturulma Tarihi: Haziran 18, 2007 10:04

CHP Ankara Milletvekili Gülsün Bilgehan, “Kadınlar, en çok güven duymaları gereken yerde, en çok sevdikleri kişiler tarafından şiddete uğruyorlar” dedi.

Çankaya Belediyesi tarafından düzenlenen “Kadınlara Yönelik Aile İçi Şiddete Son” paneli, Çağdaş Sanatlar Merkezi'nde yapıldı.

Kadına yönelik şiddeti içeren sinevizyon gösterisinin ardından konuşan Çankaya Belediye Başkanı Prof. Dr. Muzaffer Eryılmaz, kadının, feodal yapıya sığınılarak ve son yıllarda “moda olan töre, gelenek diye” baskı altında tutularak, “evin bir eşyası” konumuna yerleştirilmek istendiğini söyledi.

Kadınların “korkmadan, üzülmeden, susmanın çare olmadığını bilerek” karşı çıkması ve bu kadınların da yalnız bırakılmaması gerektiğini belirten Eryılmaz, “İnançlı kadınlarla yaptığımız hiçbir işte başarısız olmadık. O nedenle kadınlar örgütlenmeli” dedi.

Eryılmaz, kız ve erkek öğrenciler için 150'şer kişilik yurt ile bir aya kadar kadın sığınma evi açacaklarını da bildirdi.
“Artık iki yol var, Cumhuriyetten yana olanlar ve Cumhuriyeti yıkmak isteyenler” diyen Eryılmaz, siyasi tercihleri ne olursa olsun insanların seçimde oy kullanmalarını istedi.

PANEL

CHP Ankara Milletvekili ve Avrupa Konseyi Eşitlik Komisyonu Başkanı Gülsün Bilgehan, panelde yaptığı konuşmada, kadınların “en çok güven duymaları gereken yerde, en çok sevdikleri kişiler tarafından şiddete uğradığını” söyledi. Aile içi şiddetin eğitim, yaş, sosyal sınıf ülke tanımadığını belirten Bilgehan, Avrupa'da her 5 kadından birinin hayatında en az bir kere şiddete maruz kaldığını kaydetti.

Bilgehan, Türkiye'de de 550 kişiyi barındırabilen 30 sığınma evinde, şu ana kadar 5 bin 500 kadının korunduğunu bildirdi.

Atatürk'ün kadınlara verdiği değere ve Cumhuriyetin ilk yıllarında kadınlara yönelik gelişmelere de değinen Bilgehan, “Türkiye, büyük annelerin torunlarından daha ileri olduğunu bir ülke” dedi.

Hacettepe Üniversitesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ayşe Akın da aile içi şiddetin temelinde toplumsal cinsiyet ayrımcılığının olduğunu anlattı. Anne ölümlerinden, sakatlanmaya, psikolojik sorunlardan intihara kadar toplumsal cinsiyet ayrımcılığının “yaşam döngüsünün ortasına oturduğunu” ifade eden Akın, 5 anne ölümünden 4'ünün önlenebilir olduğunu bildirdi.

Hacettepe Üniversitesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Dr. Sarp Üner ise kız çocuklarının okula devam etmemelerinde ailenin izin vermemesinin, erkek çocuklarında ise olumsuz ekonomik koşulların etkili olduğunu söyledi. Kadınların erkeklerden daha fazla çalıştığını belirten Üner, ancak kadınların daha az kazandığını ve fırsatlardan eşit yararlanamadığını anlattı.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!