Güncelleme Tarihi:
Karabük'ün Safranbolu İlçesi'ne 3 günlük tatil için gelen Ahmet Özal, gazetecilerle 400 yıllık tarihi Cinci Hanı'nda sohbet toplantısı yaptı. Özal, AKP'nin iktidara geldiğinde IMF'yi Türkiye'den göndermelerini istediğini belirterek, “IMF'ye bağımlı Türkiye kalkınamaz. Turgut Özal iktidara geldiğinde 6 ay içersinde IMF'yi göndermişti. Vefat etti 1993'de. IMF geldi 94'de. Türkiye IMF ile bir yere gidemez. Ne köylüye yardım edebilirsin, ne de vergi indirebilirsin. Hiçbir şey yaptırmaz. Bunları IMF'nin içinden gelen bir insan olarak söylüyorum. IMF'yi yok etmek için Türkiye'nin gücü var. Türkiye'de vergi indirilmesi lazım. Her şeyde yüzde 80 vergi var. Babamın ekonomi politikalarını devam ettirselerdi, şu anda Türkiye’nin milli geliri 12 bin dolar civarında olurdu. Halbuki şu anda Türkiye'nin milli geliri 3 bin 800 dolar. Türkiye hep yanlış siyasetler yüzünden yıllarını kaybediyor” dedi.
Babasının ölümünden sonra ANAP'ta çöküş başladığını savunan Ahmet Özal, yanlış yönetimler ve halkla bütünleşememesi sonucu bu partinin misyonunu tamamladığını belirtirken, “Bakın Recep Tayyip Erdoğan’ın iktidara gelmesini. Çoğu kimse sürpriz olarak nitelendirdi. Halbuki bu olay sürpriz değildi. Çünkü karşısındaki insanların Türkiye’yi getirdiği nokta belli idi. Halk, Recep Tayyip Erdoğan’ı seçmekle doğru karar verdi, ama bir zaman sonra partiler, kadrolar, programlar yeterli değilse, bir yerde tıkanıp kalmaya mahkumdur. Ama artık onlar da tıkandı. Siz günü kurtarmak için her şeye ‘evet’ derseniz, başınız derde girer bugünkü gibi” dedi.
SONBAHARDA YENİ BİR PARTİ KURUYOR
Babasının misyonunu devam ettirmek için sonbaharda yeni bir parti kuracağını belirten Ahmet Özal, çalışmaların uzun süreden bu yana devam ettiğini anlattı. Özal, partiyi sonbaharda kurabileceklerini bildirirken, “Türkiye'de siyasi partiler amaç; değil, araçtır. Hizmet için araçtır. Kurulan parti, hiçbir partinin devamı değildir. Bir misyon ve vizyon peşinde koşuyoruz. Rahmetli Turgut Özal'dan sonra son 14 yıldır yaşanan olayları görüyoruz. Demek ki o misyonun gelmesi lazım. O felsefeyi getireceğiz. O felsefede ömrü yetmediği için bitiremediklerini bitirmeye çalışacağız” dedi.
MESUT YILMAZ ANAP'IN BAŞINA BİR DAHA GEÇEMEZ
ANAP eski Genel Başkanı Mesut Yılmaz'ınseçimi yüzde 5.1 oranı ile kaybettiğini, bir daha partinin başına geçeceğine inanmadığnı söyleyen Ahmet Özal, bir daha da barajı geçeceğine inanmadığını anlattı. Yılmaz, şöyle konuştu:
“Böyle bir maceraya girmez. Sayın Mumcu büyük bir umutla ANAP'ın başına geldi, ama olmadı. İlk geldiğinde Anavatan çıtayı biraz yükseltti. Ama sayın Mesut Yılmaz'ın söylediği gibi çok iyi konuşuyor, ama kimse anlamıyor. Demek ki halkın anlayacağı dille konuşmak ve onların anlayacağı projelerin olması lazım.”
Başbakan Erdoğan'ın cumhurbaşkanı olması halinde babasının Cumhurbaşkanı olduğu dönemde yaşadığı sıkıntıların 10 kat fazlasını yaşacağını iddia eden Ahmet Özal, Türkiye'de cumhurbaşkanlığının, cumhurun, devletin başı olduğunu söyledi. Özal, şöyle devam etti:
“Cumhurbaşkanı devleti temsil eder. Bu makamın yıpratılmaması lazım. Bu makam maalesef rahmetli Turgut Özal’ın cumhurbaşkanı olması ile birlikte, ona yöneltilen suçlamalarla yıpratıldı. ‘Ben Cumhrubaşkanını tanımıyorum’ diyen belediye başkanları çıktı. Bu, ‘Devleti tanımıyorum’ demektir. Bu makam yıpratılamaz. Kişiler hiç önemli değil. Eğer TBMM'den sayın Erdoğan Cumhurbaşkanı olursa, rahmetli babamın yaşadığı sıkıntıların 10 katını yaşar. Ben tüm siyasi partilere bu makamın yıpranmaması için 102'nci maddenin değiştirilerek, 2 turla Cumhurbaşkanını halkın seçmesini önerdim. Eğer halk bunu seçerse, Cumhurbaşkanı makamı ile kimse oynayamaz.
Türkiye'de bir erken seçim olmayacağını belirten Ahmet Özal ancak, hiçbir iktidarın 5 yıl dayanmamdığını, 3-3.5 yıl da bittiğini belirtti. Özal, “Ama bu iktidar 5 sene iktidarda kalmak zorunda. Çünkü sayın başbakanı, cumhurbaşkanı seçmek zorundalar. Sayın Recep Tayyip Erdoğan siyasete 16 yaşında atıldı ve bu mevkiye dişi ve tırnağı ile çalışarak gelmiştir” dedi.
Özal, babasının ölümü hakkındaki soru üzerine Türk halkının yüzde 94'ünün babasının ölümü konusunda endişesi bulunduğunu savunurken, şöyle konuştu:
“Bugüne kadar bana çok sorular soruldu. Kamuoyu araştırmalarına göre, Türkiye'de halkının yüzde 94'ü normal öldüğüne inanmıyor. Ben bu konuda TBMM'de bir komisyon kurulsun ve incelensin, en azından kamuoyu vicdanı rahatlasın dedim. Ama hükümetler yapmadı. Aile olarak bu konuda araştırma yapmaya ne maddi, ne de manevi gücümüz var. Şunu söyleyim. Kenedy'nin ölümü bile 30 yıl sonra ortaya çıktı. Dünyada hiçbir şey gizli kalmaz. Varsa bir şey, bir gün muhakkak ortaya çıkar.”