Ağlarsa anam ağlar

ABD merkezli uluslararası sivil toplum kuruluşu Save The Children (Çocukları Kurtarın), annelerin 2012 yılında dünyadaki durumlarını özetleyen raporunu yayımladı. Gelişmiş, az gelişmiş ve gelişmemiş kategorilerine ayrılan 165 ülkeyi kapsayan raporda Türkiye’nin durumu iç açıcı değil. Gelişmiş 43 ülke arasında değil, az gelişmiş 80 ülke arasında bulunan Türkiye, Annelik Endeksi’nde bu ikinci listenin 47’nci sırasında yer alabildi. Az gelişmiş ülkeler arasında bu endekse göre birinci sırada Küba bulunurken, onu İsrail, Barbados Adaları ve Arjantin izledi. Vietnam, Kırgızistan, Tunus, Ermenistan, Katar, Birleşik Arap Emirlikleri ve hatta kısmen şeriatla yönetilen Malezya bile Türkiye’nin önünde konumlandı. Kadın Endeksi açısından Türkiye aynı listenin 63’üncü, Çocuk Endeksi açısındansa 10’uncu sırasında yer buldu.

Yine de yükselme var

Öte yandan Türkiye’nin tüm bu endekslerde geçen üç yıl içerisinde ağır da olsa yükselmeye başladı. Yine az gelişmiş ülkeler bazında Annelik Endeksi sıralamasında Türkiye 2010’da 60, 2011’de 55’inci sıradaydı. Kadın Endeksi’nde Türkiye’nin bulunduğu basamak önceki iki yılda 65 olarak kalmış, Çocuk Endeksi’ndeyse Türkiye 2010’da 16, 2011’de 13’üncü olmuştu. 12 yıldır açıklanan raporda 165 ülke; kadın ve çocukların sağlık durumu, beslenme yeterliliği ve alışkanlıklarının yanı sıra, kadınların eğitimi, ekonomik refah ve siyasi katılım oranı gibi kriterler bazında inceleniyor.

En iyisi Norveç en kötüsü Nijer

RAPORA göre İskandinav ülkesi Norveç, Annelik Endeksi’nde 165 ülke arasında birinci sırada yer alıyor. Gelişmiş ülkelerin Annelik Endeksi’nde İzlanda ikinci sırada bulunurken, onu İsveç, Yeni Zelanda ve Danimarka izliyor. Hollanda ve İngiltere 10, Almanya 12, Fransa 14, İspanya 16, Yunanistan 20, İtalya 21, Japonya’ysa 31’inci sırada. En az gelişmiş ülkeler arasında yine aynı endekse göre sonuncu sırada açlık ve sefaletle boğuşan Nijer var.

1500 dil yok olacak

ÇEVRE kirliliği, küresel ısınma ve doğal kaynakların aşırı tüketilmesi biyolojik çeşitliliği yok ederken insanların dil çeşitliliğini de ortadan kaldırıyor. ABD’nin Penn State Üniversitesi’nden Dr. Larry Gorenflo’nun bildirdiğine göre, 21’inci yüzyıl sona ermeden önce yeryüzündeki dillerin belki de yüzde 90’ı yok olmuş olacak. Kirlilik ve sanayileşme nedeniyle yok olma tehlikesi altındaki Amazon Ormanları gibi 35 bölgenin dünyada bilinen yaklaşık 3 bin 202 dilin yaklaşık yarısını, yani bin 622’sini barındırdığını kaydeden Dr. Garenflo, “Bu dillerle birlikte o insanlara has öykü ve bilgiler de silinip gidecek” diye uyardı. Dr. Garenflo bu dilleri konuşan insanların yaşam alanlarının biyolojik çeşitliliğinin korunması gerektiğini savundu.