AES: Büyüme hızınızı gördük birlikte elektrik üretmeye geldik

Güncelleme Tarihi:

AES: Büyüme hızınızı gördük birlikte elektrik üretmeye geldik
Oluşturulma Tarihi: Eylül 29, 2007 00:00

ABD’li enerji devi AES Corporation, IC İçtaş Enerji ile Türkiye’deki ilk hidroelektrik santralı temelini atarken şirketin CEO’su Paul Hanrahan, Türkiye’ye yatırım yapmalarında hızlı büyümenin etkili olduğunu söyledi.

Hanrahan, "Çok hızlı büyüme, yüksek elektrik enerjisi kapasitesi gerektirir. Onun için buradayız" dedi.

ABD’li küresel enerji devi AES Corporation, IC İçtaş Enerji ile Türkiye’deki ilk hidroelektrik santralı (HES) temelini attı. 5 kıtada, 28 ülkede çalışan AES’in CEO’su Paul Hanrahan, Türkiye’yi bölgedeki çalışmalar için merkez olarak seçtiklerini, hem elektrik üretim için santrallar kuracaklarını hem de enerji özelleştirmelerine katılacaklarını açıklarken, yatırım kararı almalarında Türkiye’nin büyüme hızının etkili olduğunu vurguladı. Hızlı büyüme potansiyelinin daha büyük bir elektrik kapasitesi gerektiğini vurgulayan Hanrahan, "Türkiye dinamik bir ülke ve iyi bir ortak arıyorduk, bunu bulduk, geldik. Bu sadece yeni bir başlangıç" diye konuştu.

İLK ETAPTA 600 MİLYON DOLAR: AES ile IC İbrahim Çeçen Holding bünyesindeki İçtaş Enerji Üretim ve Tic. A.Ş tarafından yapılacak Karaman’daki Damlapınar ve Kepezkaya hidroelektrik santrallarının Ankara’daki online sistemle sembolik temel atma töreninde sorularımızı yanıtlayan Hanrahan, Türkiye’de dört yılda 600 milyon dolarlık yatırım yapmayı planladıklarını belirtti. Türkiye’deki büyüme potansiyelini öven Hanrahan, "Bu büyüme potansiyeli daha büyük bir elektrik kapasitesinine sahip olmasını gerektiriyor. Çok hızlı büyüme, yüksek elektrik kapasitesi gerektirir. Buraya gelmemizde yasal altyapınızın kurulmuş ve iyi işliyor olması da etkili oldu" diye konuştu. Türkiye’de yatırım yapmak için 10 yıldır araştırma ve çalışma yaptıklarını Hanrahan, "Öncelikle dinamik bir ülke ve iyi bir ortak arıyorduk, bunu bulduk. Türkiye’de enerji zincirinin her halkasında yer almak istiyoruz, bu sadece yeni bir başlangıç" diye konuştu.

KRİZ PLANLARIMIZI ETKİLEMEZ: Ülkesindeki mortgage krizinin, faiz oranlarını ve orta vadeli yatırım planlarını etkileyecek güçte olmadığını söyleyen Hanrahan, Türkiye’de dört yılda 18 HES kurmayı planladıklarını belirtti. Dünya ölçeğinde 44 bin megavat kapasiteli 123 enerji santrali kuran AES’in Türkiye’de hem hidro, hem linyit, hem ithal kömür hem de rüzgar enerjisi düşündüğünü vurgulayan Hanrahan, bunun yaratacağı istihdam konusunda şunları söyledi: "Şu anda Bulgaristan’da bir santral yapılıyor ve orada 3 bin kişi çalışıyor. İnşaat süresi üç yıl. Üç yıl sonra santral bittiğinde orada 100 kişi çalışacak. Türkiye’yi siz hesaplayın. Küçük ve orta ölçekli santrallarda 400-500 kişi çalışıyor."

HAYAL KIRIKLIĞI VAR, SABIRLIYIZ: Yakın gelecekte Türkiye’nin ekonomide "parlak ve kazanan bir ülke" konumuna geleceğini söyleyen Hanrahan, ortağı İçtaş ile birlikte TEDAŞ’ın iptal edilen dağıtım ihalesinde ön yeterlilik almıştı. Başbakan Tayyip Erdoğan’ın ihale süreci devam ederken bu yılın başında iptal ettiği dağıtımdaki ertelemenin, kendileri için "hayalkırıklığı" olduğunu dile getiren Hanrahan "Ama biz sabırlıyız. Bekliyoruz. Açıldığı zaman ihaleye gireceğiz" dedi. IC İbrahim Çeçen Yatırım Holding Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Çeçen de, Türkiye’de hidroelektrik termik ve rüzgar santralleri gibi önemli projelere de talip olduklarını, ayrıca elektrik dağıtım ihalelerine de katılmayı düşündüklerini kaydetti.

Eskiden sular enerji değil şiir oluyordu

ÖNCEKİ akşam iftar yemeğinin ardından yapılan törende konuşan Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Hilmi Güler, "AES ve IC İçtaş’ın evliliğinin mutluluk ürünü ikiz baraj oldu. Damlapınar kız, diğeri Kepezkaya oğlumuz diyelim. Bu iki bebek bizim enerji ihtiyacımıza çare olacak iki güzel yatırım" diye konuştu. "Eskiden su akar, Türk bakar diyorduk, en fazla akan sular için şiirler yazılıyordu. Bunlardan çok güzel şiirler oluyordu ama enerji olmuyordu" diyen Güler, şimdi ise bunun değiştiğini ve 1083 su projesinin gerçekleştirildiğini ifade etti. Türkiye’de hidroelektrikte 20 milyar dolarlık piyasa olduğunu ifade eden Güler, "10 bin MW’lık (megavat) hazır rüzgar imkanı var. 10 milyar dolarlık rüzgar türbini imkanı var" bilgisini verdi.

Tüketim artış hızında dünya ikincisiyiz

HİLMİ Güler, "Enerji yatırımının tabana yayılması, Anadolu’ya yayılması çok önemli, artık hemen hemen her yatırımcının bir enerji projesi var " derken, "78 yılın en sıcak yazında birçok, birçok Balkan ülkesi çökerken başarı ile elektrik ürettik ve tükettik. Elektrik tüketim artış oranında Türkiye, dünyada Çin’den sonra ikinci ülke. Bundan sonraki hedef darboğaza uğramamak için yatırımları hızla tamamlamak" diye konuştu.

Eroğlu: Özel sektörün önünde takoz olmayalım

ÇEVRE ve Orman Bakanı Veysel Eroğlu, özel sektör projelerini hiç beklememe yönünde tavır sergileyeceğini ifade eden Eroğlu, "Özel sektörün önünü açalım. Önünü açmasak bile takoz olmayalım. O bile yeter" dedi. Eroğlu, Devlet Su İşleri (DSİ) Genel Müdürlüğü’nün su kullanım anlaşması yaparak hidroelektrik santralları, özel sektöre yaptırma projesi hakkında şu bilgileri verdi: "1083 adet büyük-küçük hidroelektrik santralı müracaatı oldu. Bunların kurulu gücü toplam 15 bin 200 MW. Yabancı ülkelerle iki işbirliği kapsamında bulunan 16 projeyi de bu projeye dahil ettik ve tamamına müracaat oldu. Elimizdeki bütün hidroelektrik potansiyeli özel sektöre açıldı. 2013’e kadar 130 milyar kWh’lik (kilovatsaat) hidroelektrik potansiyelinin tamamını kullanacağız. Daha önceki hızla gitseydi bu projeler ancak 50 yılda tamamlanırdı."

Tartışmalarla yatırımcının kafasını karıştırmayalım

ENERJİ Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) Başkanı Yusuf Günay, gelecek 5 yılda özel sektör tarafından elektrik sistemine 19 milyar kWh ilave edecek yatırımların devreye alınacağını belirtirken, bu yıl yıllık 95 milyar kWh üretecek ve toplam 10 milyar doların üzerinde yatırım tutarı olan projeler için lisans başvurusu yapıldığını kaydetti. Günay, yatırımlarla ilgili tartışmalara dikkat çekerek, "Yapılması gereken beyhude tartışmalarla kafaları karıştırmak yerine bu yatırımcıları teşvik etmek ve önlerini görmelerini sağlamaktır" dedi. Susuzluk ve artan elektrik gereksinimin herkese Türkiye’de su kaynaklarından en verimli şekilde yararlanmak gerektiğini bir kez daha gösterdiğini belirten Günay, "Ülkemizde yılda 7-8 milyar dolar değerinde suyun ülkemize enerji, tarımsal ürün, aş ve iş olarak katkı sağlamadan denize akıyor olması, hepimizin içini acıtan ve acil çözüm bekleyen bir sorunu olmuştur" dedi. Gelinen aşamada, özel sektörün hidrolik santral ve baraj yatırımlar yapmasına yönelik özellikle son 2 yılda önemli çalışmalar yaptığını belirten Günay, bugüne kadar toplam 7 bin 600 megawat hidrolik santral projesi için özel şirketlere lisans verildiğini, bu projelerin yıllık elektrik üretim miktarlarının 29 milyar Kwh düzeyinde olduğunu bildirdi.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!