Güncelleme Tarihi:
TBMM Rabia Naz ve Şüpheli Çocuk Ölümleri Araştırma Komisyonu’nun dinlediği Adli Tıp Kurumu Başkanı Doç. Dr. Yusuf Büyük ile Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanı Prof.Dr. Ali Rıza Tümer arasında trafik kazası ve yüksekten düşme çelişkisi yaşandı. Büyük, Rabia Naz’ın topuklarındaki yaralanmanın trafik kazasında meydana gelmeyeceğini, bunun yüksekten düşmeyle oluşacağını söyledi. Yüksekten düşme ile yüksekten atlamanın farklı şeyler olduğunu vurgulayan Tümer ise “Trafik kazası veya yüksekten atlama olabilir” dedi.
Komisyon önceki gün Tümer ve Büyük’ü dinledi. Hacettepe Üniversitesi’nden Tümer, sunumunda, Rabia Naz’ın babası Şaban Vatan’ın talebi üzerine rapor hazırladıklarını belirterek şunları aktardı:
SERBEST DÜŞÜŞ OLMAZ KOŞMAK GEREKİR
“Omurilik bölgesindeki kırıklar var. Çocuklarda omurilik kırıkları en fazla trafik kazalarında, ikinci olarak da yüksekten atlamada olur. Ayaktaki kırıklar ise trafik kazalarında yüzde 10, yüksekten düşmelerde ise yüzde 3 oranında görülür. Topuk kırığı yüksekten düşme, trafik kazası ve ayağın burkulması sonucu meydana gelebilir. Bu olayda kemik kırıklarına bakarak bu bir trafik kazası mı yüksekten düşme mi ayrım yapamıyorum. Ancak Adli Tıp’ta yüksekten düşme ve yüksekten atlama farklı terimlerdir. Yüksekten atlama için enerji gerekir. Bu vaka kesinlikle yüksekten düşme değil. Apartmanın yüksekliği 17 metre. Düşüş sırasında kat edilen mesafe 6 metre. Serbest düşüş olamaz. Savcı çuvalla bunu tespit ettirmiş. Enerji gerekir, koşmak gerekir. Belirli bir hıza ulaşılması gerekir.
TRAFİK KAZASI YA DA YÜKSEKTEN ATLAMA
Apartmanın maksimum genişliğini düşünerek hesapladık. 7 metreyi 2,2 saniyede koşması lazım. 70 kilogram ağırlığında, 150 santimetre boyunda bir kız çocuğunun, tuğlaların bulunduğu ve üzerine uzatılan kiremitle büyütülen engeli de aşarak bu hızda koşması lazım. Bunun hayatın doğal akışına aykırı olduğu görüşüne vardık. Yüksekten düşme kesinlikle olamaz. Rabia Naz’ın ölüm nedeni trafik kazası veya yüksekten atlama olabilir. Olaya ilişkin fizik raporu yeterli değil. Savcının adli tahkikatı detaylandırması gerekir. ‘Ölümü, trafik kazası veya yüksekten atlama nedeniyle oluşmuştur’ denilemez. Üniversite olarak raporumuzda trafik kazası nedeniyle olabileceğini yazdık.”
MEZARI AÇILMALI MI?
Komisyona trafik kazası simülasyonu izleten Tümer, Adli Tıp Kurumu’nun ölümün yüksekten düşme nedeniyle gerçekleştiği yönündeki raporunu eleştirerek, söz konusu raporun tekrar gözden geçirilmesini önerdi. Tümer vekillerin “mezarın açılması gerekli mi” sorusuna ise “Çok büyük beklentilerle yapılan bir iş ve sonucunda da hiçbir şey çıkmayabilir. Ama ‘keşke yapılsaydı’ dememek için açılabilir” yanıtını verdi. Tümer, Rabia Naz’ın binadan atladıktan sonra bulunduğu yerden 15 metre süründüğü iddialarıyla ilgili de, “Sürünme işlemi sırasında kollarını kullanabilir ama bacaklarını o kırıklarla kullanamaz” dedi.
KIRIKLAR NEDENİYLE ÖLÜM GERÇEKLEŞTİ
Adli Tıp Kurumu Başkanı Doç. Dr. Yalçın Büyük ise şunları kaydetti: “Topuk kemiği, ayak bilekleri ve uzun kemiklerdeki kırıklar yüksekten düşme ve atlama sonucunda oluşabilir. Araçla yaralanmalarda diz altında kırıklar görülür. Bu çarpma sırasında radyatöre ve fara ait izler de tespit edilebilir. Otopsi raporunda kırıklar nedeniyle ölümün gerçekleştiği belirtildi. Adli Tıp Kurumu İhtisas Kurulu yüksekten düşmeye bağlı spesifik bulguların olduğu, trafik kazasına bağlı bulgular olmadığı yönünde mütalaada bulundu.”
ÇOCUK TAŞINMIŞ DA OLABİLİR
Adli Tıp Kurumu’ndan Prof. Dr. Mehmet Akif Kaygusuz da Rabia Naz’ın topuklarındaki kırıkların yüksekten düşmeden kaynaklandığını düşündüğünü ifade etti. Milletvekillerinin sorularını da yanıtlayan Büyük, Rabia Naz’ın düştüğü yerden sürünerek tanıkların onu gördüğü yere gelmesinin mümkün olabileceğini ancak taşınmış da olabileceğini söyledi. Büyük, trafik kazasıyla ilgili bulguların sorulması üzerine ise “Aracın tampon boyuyla uyumlu olarak vücudun o bölgesinde travma olmasını beklerdik, topuk bölgesinde kırık beklemezdik. Trafik kazasında daha ciddi iç organ lezyonları ve kırıklar beklerdik. Bu çocukta bunlar yok” yanıtını verdi.