Güncelleme Tarihi:
Emniyet'te gözaltındayken intihar ettiği belirtilen Hüseyin Uzun'a otopsi yapıldı. Kesin sonucu 1-2 hafta içinde açıklanacak olan otopsideki ilk bulgulara göre cesette darp ya da işkence izi bulunamadı.
İstanbul Organize Suçlar ve Silah Kaçakçılık Şube Müdürlüğü'nün tuvaletinde kalorifer borusuna asılmış olarak bulunan Hüseyin Uzun'a dün Adli Tıp Kurumu'nda 1.5 saat süren bir otopsi yapıldı. Uzun'un cesedinde darp izine raslanmadı. Ölümün asılma sonucunda oksijen yetmezliğinden gerçekleştiği belirlendi.
Fatih Cumhuriyet Savcısı Turgut Koyuncu, Adli Tıp Kurumu Fizik İhtisas Daire Başkanı Ferhat Gürpınar ve Uzun'un avukatlarından Zekai Şems'in de aralarında bulunduğu 15 kişilik heyet nezaretinde yapılan otopsinin kesin sonucunun, 1-2 hafta içinde açıklanabileceği belirtildi. Tıp dilinde (Mekanik Osifeksi) adı verilen asmaya bağlı oksijen yetmezliği sonucu öldüğü ortaya çıktı. İlk belirlemelere göre, Uzun'un cesedinde gözle görülen herhangi bir darp ya da işkence izine rastlanılmadığı, ancak asılmaya bağlı olarak gırtlak kemiğinin kırık olduğu öğrenildi.
Otopsiden sonra Adli Tıp Kurumu morgu önünde basın açıklaması yapan Hüseyin Uzun'un avukatı Zekai Şems, müvekkilinin herhangi bir suçtan aranmadığını, temiz toplum isteği doğrultusunda teslim olduğunu ve bu kararı da Tansu Çiller ile Mesut Yılmaz'ın birbirlerini akladığı gün aldığını söyledi. Şems, sözlerini şöyle sürdürdü:
‘‘Sicili temizdir. Temiz toplum için başbakanın dahi yargılanması gerektiğine inandığı için teslim oldu. Bildiklerini kamuoyuna ve emniyet güçlerine açıklama gereği duydu. Emniyetin ek gözaltı süresi istediğine dair evrak olmadığı halde savcının nasıl üç gün daha süre verdiğini anlayamadık. İzni veren DGM Savcısı da Adalet Bakanlığı müfettişleri tarafından soruşturulmalı. Hüseyin Uzun çok şey söyledi ve öldü. Bundan sonra kimse gelip de bildiklerini emniyete ya da başka yerlere anlatmaz. Şimdi akla şu sorular geliyor; Neden savcı süre verip hiçbir işlem yapmadan geri gönderdi. Kemal ve Cemal Sarıtaş Kardeşler ile iyi dosttu. Ailece görüşürdü. Onları neden öldürsün. Bu konuyla ilgili DGM savcılığı takipsizlik kararı verdi. Uyuşturucu ile ilgili davadan ise 18 Aralık günü takipsizlik kararı verildi. O zaman müvekkilim neden bir sanık gibi sorgulandı. Bunları emniyet bize açıklamak durumunda. İfadeleriyle ilgili ne varsa bize vermeli ki, biz de ölüm sebebini öğrenelim.’’
Gözaltında polise övgü
Organize Suçlar ve Silah Kaçakçılık Şubesi'nin tuvaletinde asılmış olarak bulunan Hüseyin Uzun'un ifadeleri üzerine gözaltına alınan altı kişi, dün DGM'ye gönderilirken, polise övgüler yağdırdı. Ayvaz Korkmaz çetesinin sağlık işlerine baktığı iddiasıyla sorgulanan ve Hüseyin Uzun'a ölmeden önce ilk müdahaleyi yapan Doktor İsa Aksoy, ‘‘Bu şubedekiler 24 saat özveriyle çalışıyorlar. Hüseyin Uzun'a hiç baskı yapılmadı. Polislerin şevkini kırmayın. Tamamen kendi insiyatifiyle bir dakika içinde intihar etti. Kendini kapının arkasına astığı için, içeriye girmekte zorlandık. Kapıyı açıp, boynundaki ipi çözdüğümüzde, hırıltılı bir şekilde nefes alıyordu. Burada, herhangi bir ilçe karakolundaki kadar dahi baskı yok’’ dedi.
Kesin rapor 15 gün sonra
Uzun'un cenazesi, otopsinin tamamlanmasından sonra bir ambulansa konularak Şişli Camii'nin morguna kaldırıldı. Cenazenin, yarın öğlen kılınacak cenaze namazının ardından Zincirlikuyu Mezarlığı'nda toprağa verileceği bildirildi. Uzun'un kan örnekleri de inceleniyor. Kesin rapor, 15 gün sonra çıkacak.