Güncelleme Tarihi:
İŞTE OLAY YERİNDEN İLK FOTOĞRAFLAR - GALERİ
CENAZELER VİNÇLE İNDİRİLDİ - GALERİ
Adana'nın Ceyhan İlçesi'ndeki bir sağlık ocağında çalışan doktorun, çalışma arkadaşı hemşirenin işe gelmemesi üzerine zehirlenme şüphesi ile itfaiyeye haber vermesinin ardından Huzurevler Mahallesi'ndeki eve ulaşıldı. Polis ve itfaiye, saat 10.00 sularında çilingir yardımıyla girdikleri evin koridorlarında kanlarla karşılaştı.
KİMLİKLERİ BELİRLENDİ
Yapılan incelemelerde değişik odalarda üçü çocuk, üçü kadın, ikisi erkek, sekiz kişinin cesedine ulaştı.
Cesetlerin ebe hemşire Nalan Yüksel, baba İbrahim Yüksel (64), anne Günay Yüksel (62), 6 yaşındaki Vedat Yüksel, lise öğrencisi Halil İbrahim Kopar (17), ÖSS'ye hazırlanan Arif Kopar (19), kardeşinin eşi Gül Yüksel ve kardeşi Ali Yüksel'e ait olduğu bildirildi. Öldürülen Halil İbrahim Kopar ile Arif Kopar'ın Nalan Yüksel'in 10 yıl önce Celal Kopar'dan olduğu öğrenildi.
Emniyet yetkilileri, komşuların silah sesi duymaması nedeniyle olayın susturucu kullanılarak işlendiğini tahmin ettiklerini kaydetti. Cesetlerden 3'ünün salonda, 1'inin mutfakta, diğerlerinin ise oturma ve yatak odalarında bulunduğu belirtildi.
EVİN OĞLU SİLAHLA YAKALANDI
Öğlen saatlerinde Adana Valisi İlhan Atış, evin 38 yaşındaki oğlunun silahıyla birlikte cinayet zanlısı olarak yakalandığını açıkladı. Katil zanlısı olarak yakalanan evin oğlu 38 yaşındaki Murat Yüksel, yoğun güvenlik önlemleri altında getirildiği emniyet müdürlüğü binasının arka girişinden içeri alındı.Zanlı emniyete getildiğinde yüzünü sakladı ve hemer sorgusu başladı. Murat Yüksel'in ordudan atılma eski bir astsubay olduğu ve bu yüzden cinayeti profesyonelce işlediği belirtildi.
SİLAHLA KOVANLAR UYUŞTU
Vali Atış, 8 kişinin öldürülmesiyle sonuçlanan olay yerinde incelemenin tamamlandığını belirterek, “olay yerindeki boş kovanlarla zanlının üzerinde bulunan silah uyuşuyor” dedi. Atış, olay sonrası zanlının, öldürdüğü kişilerin üzerini bezlerle kapattığını bildirdi.
Atış, zanlı Murat Y'nin üzerinde bulunan silahla incelemesi tamamlanan olay yerinde ele geçirilen boş kovanların uyuştuğunu da belirtti.
3 AY ÖNCE KENDİNİ YAKMAYA ÇALIŞTI
Olay yeri inceleme ekipleri dairedeki çalışmalarını tamamlayarak, kapıyı mühürledi. Ekiplerin, 18 torbada topladığı deliller, incelenmek üzere emniyet müdürlüğüne götürüldü.
Zanlının 3 ay önce arabasıyla birlike kendini yakma girişiminde bulunduğu, astsubaylıktan atılma nedeninin yabancı uyruklu biriyle yaptığı evlilik olduğu öğrenildi.
KOMŞULAR: BABA ÇOCUKLARINI SUÇLUYORDU
Öldürülen İbrahim Yüksel'in kısa bir süre önce şehir içi hatlarda çalışan yüksek gelir getiren iki minibüsü sattığı ve bu olayın aile içinde büyük kavgalara neden olduğu öne sürüldü. Komşulardan biri, minibüslerin evin oğularının borçları yüzünden satıldığını, baba İbrahim Yüksel'in kendilerine sık sık "Beni bu oğlanlar yaktı" diye hayıflandığını söyledi.
"BORÇ BATAĞINDAYDI"
Murat Yüksel'in 15 yıllık arkadaşı olduğunu bildiren Mustafa Özal'dan aldığı bilgiye göre, Murat Yüksel, astsubaylıktan atıldıktan sonra babasıyla birlikte İtimat durağındaki dolmuşlarını işletti.
İddiaya göre, Murat Yüksel, bir süre sonra borçlarını kapatabilmek için dolmuşu sattırdı. Baba İbrahim Yüksel'in, satıştan elde edilen paranın yarısını oğluna vererek, borçlarını kapatmasını sağladığı belirtildi. Tellidere'de bir Tekel bayisi açan Murat Yüksel'in, daha sonra işleri iyi gidince bir dolmuşa 2 kişiyle ortak olduğu ifade edildi.
Ancak zanlının daha sonra yeniden borçlandığını, kredi ile kredi kartları borçlarını ödeyemediğini öne süren Mustafa Özal, “Tekrar durağa dönen Murat Yüksel, büyük miktarda borçluydu, adeta borç batağındaydı. Kendisinden 4 aydır haber alamıyorduk, tüm telefonları kapalıydı” dedi.
İNTİHAR NOTU YAZARKEN YAKALANDI
Olay sonrası zanlı Murat Yüksel'i arayan polis, bu kişinin Toros mahallesindeki evine gitti. Evde intihar etmek için veda mektubu yazarken zanlı Murta Yüksel'i yakaladıklarını belirten polis, ilk ifadesinde “benim üzerime çok geliyorlardı, ne olduğunu hatırlamıyorum” dediğini belirtti. Zanlının bir süre önce psikolojik tedavi gördüğü de kaydedildi.
CENAZELERE VİNÇ
11 katlı binanın son katında işlenen cinayetlerle ilgili savcılık ve olay yeri ekiplerinin incelemesinin sona ermesinin ardından cenazelerin otopsi için Adli Tıp'a götürülmesi için harekete geçildi. Ancak cesetlerin merdivenlerden indirilmesinin güç olacağı için dairenin demirleri kesildi. İtfaiyenin vinci ile cesetler teker teker aşağı indirildi.
Daha sonra cenazeler, incelenmek üzere Adana Adli Tıp Kurumu morguna kaldırıldı.
KOMŞULAR SİLAH SESİ DUYMADI
22 daireli apartmanın 11'inci katında oturan ailenin komşuları minibüsü bulunan İbrahim Yüksel ve ailesinin 5 yıldır bu dairede oturduğunu, eşi Celal Kopar'dan boşanan hemşire Nalan'ın da 4 ay önce çocuklarıyla birlikte babasının ve kardeşinin oturduğu ev gelip yerleştiğini söyledi.
Katliamın yapıldığı apartmanın 10’uncu katında oturan Hasan Cingöz, “Ben 11 yıldır burada oturuyorum. Olayın meydana geldiği dairenin çaprazlarında oturuyorum. Bu aile de burada 5 yıldır oturuyor. Silah sesi filan duymadık. Daha önce de 1-2 defa kavga gürültü olmuştu. Ama net olayı bilmiyoruz” dedi.
22 YILLIK MEMURDU
Adana İl Sağlık Müdürü Aytekin Kemik, öldürülen 8 kişi arasında bulunan ebe-hemşire Nalan Yüksel'in 22 yıllık memur olduğunu, 1997 yılından bu yana Adana'da görev yaptığını söyledi.
Kemik, Küçük Dikili Ana Sağlık Merkezi'nde ebe hemşire olarak çalışan ve öldürülen 8 kişi arasında bulunan Nalan Yüksel'in (40), 22 yıllık memur olduğunu bildirdi.
Nalan Yüksel'in göreve 1987 yılında Elazığ'da başladığını, 1995 yılında Kars'a tayin olduğunu belirten Kemik, Yüksel'in 1997 yılından bu yana Adana'da görev yaptığını ifade etti.
Kemik, olayın çok üzücü olduğunu belirterek, şunları kaydetti:
“Bu çağda böylesine bir durumun yaşanması çok acı. Olayın zanlısı olarak gözaltına alınan kardeşin astsubaylıktan atıldığı yönünden duyumlar aldık. Ayrıca, ruh sağlığı da iyi değilmiş.”
"EVDE GÖRDÜĞÜMÜZ MANZARA KORKUNÇTU"
Aynı sağlık ocağında çalışan ve polise kayıp olduğunu haber veren Dr. Eroğlu ise, Nalan Yüksel'in, ebe-hemşire olarak Yeşilevler Toplum Sağlığı Merkezinden yaklaşık 1-1,5 ay kadar önce görevlendirme sonucu Küçük Dikili Beldesi Sağlık Ocağına geldiğini ifade etti. Dr. Eroğlu, Nalan hemşirenin, ağır başlılığı ve çalışkanlığı ile kısa sürede herkesin sevgisini kazandığını söyledi.
Nalan hemşirenin, dün mesaisinde olduğunu herhangi bir mutsuzluk ya da stres gözlemlemediklerini, ancak bu sabah mesaiye gelmeyince endişeye kapıldıklarını belirten Dr. Eroğlu, şöyle konuştu:
“Nalan hemşire göreve gelmeyince en yakın mesai arkadaşı olan kurumda görevli Şerife hanım telefonla evini aradı, ancak uzun süre cevap alamayınca endişelerimiz arttı. Çünkü 10-15 dakika gecikecek olsa bile bizi mutlaka arar mazeretini bildirir ve izin isterdi. Bu yüzden, evine arkadaşlarıyla birlikte ben de gittim. Tabii bu arada polise de haber verdik. Polisin izni ile kapıyı çilingir yardımıyla açtırdık. Gördüğümüz manzara tam bir faciaydı.”
Dr. Eroğlu, Nalan hemşirenin iki çocuğunun bulunduğunu, bu çocuklardan birinin üniversite sınavına hazırlandığını belirterek, “İşine bağlı olduğu kadar çocuklarına da çok düşkün bir anneydi. Oğlunun üniversite sınavına gireceği için yaşadığı heyecana hepimiz tanık oluyorduk. Çok üzgünüz, başımız sağ olsun” dedi.
Bu arada, Nalan hemşirenin mesai arkadaşları ise onun erkek kardeşi ile problemi olduğunu bildiklerini belirterek, “Sanırız Nalan hemşire bir ev satın almış, ama tapusunu kardeşinin üzerine yapmış, parasını Nalan hemşirenin ödemesine rağmen kardeşinin evi boşaltmasını istediğini söylüyor ve bundan yakınıyordu, bunun dışında da her hangi bir problemi yoktu” dediler.
KENTTE ŞOK SÜRÜYOR
Cinayetin işlendiği apartman etrafında, ölenlerin yakınları, iş arkadaşları ve komşularının oluşturduğu kalabalık dikkati çekerken, kent genelinde de olayın şoku yaşanıyor. Ölenlerden Halil İbrahim Kopar'ın öğrenim gördüğü Çukurova Lisesinde de arkadaşları ve öğretmenleri arasında büyük üzüntü var.