Güncelleme Tarihi:
Erkeğe ‘İ...’ hakaretini ‘ağır tahrik’ nedeni sayan ve verilen cezayı yarı yarıya indiren Yargıtay, kadına ‘o.....’ denilmesini ise ‘tahrik’ nedeni bile saymadı. Yargıtay, kendisine ‘O.....’ diyen kaynanasını öldüren ve 20 yıla mahkum olan gelinin, ‘idam’ istemiyle yeniden yargılanmasına karar verdi.
İki çarpıcı dava dosyası cezada cins ayrımcılığını gözler önüne serdi. Erkeğe ‘İ...’ hakaretini ‘ağır tahrik’ nedeni sayan Yargıtay, kadına ‘o...’ denmesini ‘tahrik’ nedeni bile saymadı. Yargıtay, kendisine ‘o....’ diyen kayınvalidesini bıçaklayarak öldürüren ve 20 yıla mahkûm olan Erzurumlu iki çocuk annesi 27 yaşındaki Demet Aydemir'in idamla yeniden yargılanmasına karar verdi. Ancak kendisine ‘İ...’ diyen amcasının oğlunu öldürüp, 17.5 yıla mahkûm olan Sedat Ilgar'ın cezasında ise Yargıtay Genel Kurul'u kararı ile TCK'nın 51/2 maddesindeki ‘ağır tahrik’ uygulanarak, yarıya kadar indirim yapıldı. Sıvas'tan Erzurum'un Horasan İlçesi'ne gelin gelen Aydemir, birlikte oturduğu kayınvalidesi Türkan Aydemir'le anlaşamadı. Geçen yıl haziran ayında çıkan tartışmada Aydemir, ‘‘O....! Bardağı neden kırdın?’’ diyen kayınvalidesini ekmek bıçağı ile öldürdü. Genç yaşta katil olan Aydemir, çocukları 3 yaşındaki Mesut ile 5 yaşındaki Metin'den ayrılarak cezaevine girdi. Erzurum Ağır Ceza Mahkemesi, idam istemiyle tutuklu yargıladığı Aydemir'le ilgili kararını aralık ayında verdi. Kayınvalidenin hakaretini tahrik nedeni sayan mahkeme, Demet'i 20 yıl hapis cezasına çarptırdı.
O..... DEMESE ÖLDÜRMEZDİM!
Ancak Demet'in mahkûmiyet kararını, Yargıtay 1. Ceza Dairesi bozdu. Yargıtay ‘o.....’ sözünü tahrik edici bulmadı ve Aydemir'in idam istemiyle yeniden yargılanmasına karar verdi. Yargıtay'ın 1997/ 3031 sayılı kararında TCK'nın 51/1 maddesinin uygulanmaması gerektiği belirtildi. Bu madde şöyle: ‘‘Bir kimse, haksız bir tahrikin husule geldiği gazap veya şedit, bir elemin tesiri altında bir suç işler ve bu suç ölüm cezasını müstelzim bulunursa, müebbet ağır hapis cezasına ve müebbet ağır hapis cezasını müstelzim bulunursa 24 sene ağır hapis cezasına mahkûm olur. Sair hallerde işlenen suçun cezasının dörtte biri indirilir.’’ İdam istemiyle yeniden yargıç karşısına çıkarılan Aydemir, duruşmada ‘‘Bana o..... demeseydi onu öldürmeyecektim. Ben namuslu ve onurlu bir kadınım’’ dedi.
ADAM BOĞAZLADI, CEZASI İNDİ
Sedat Ilgar ise kendisine ‘i...’ diyen amcasının oğlunu önce taşla vurarak, sonra da bıçakla boğazını keserek öldürdü. Ama o, ‘ağır tahrik’ indiriminden yararlandı. Burhaniye Ağır Ceza Mahkemesi Ilgar'a TCK'nın 51/1 maddesinden ‘adi tahrik’ indirimi yaparak, 17 yıl 6 sene ağır hapse mahkûm etti. Ilgar'ın avukatları ise ‘ağır tahrik’ indirimi yapılması istemiyle Yargıtay 1. Ceza Dairesi'nde temyize gittiler. ‘O.....’ sözünü tahrik nedeni saymayan Yargıtay 1. Ceza Dairesi ‘i...’ dendiği için ‘ağır tahrik’ uygulanması gerektiği sonucuna vardı ve mahkûmiyeti bozdu. Yerel mahkemenin direnme kararı üzerine ‘i...’ sözünün ağır tahrik olup olmadığı tüm mahkemelerde ‘örnek’ olacak şekilde Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nda tartışıldı. Genel Kurul, 1994/84 sayılı kararı ile ‘i...’ sözü nedeniyle ve sanığa ‘ağır tahrik’ indirimi uygulanmasını karara bağladı. Genel Kurul, yerel mahkemenin direnme kararını bozarken, dairenin ‘ağır tahrik’ indirimi yapılması kararını onadı.
Zina intikam aracı
İnsan Haklarından Sorumlu Devlet Bakanı Hikmet Sami Türk, zina baskınlarına, genelde çökmüş olan evliliklerde, eşlerin birbirlerinden intikam almak amacıyla başvurduklarını belirtti. Türk, zinanın sadece boşanma nedeni olarak Medeni Kanun'nda yer alabileceğini savundu. İnsan Hakları Koordinatör Üst Kurulu 21. toplantısına başkanlık yapan Türk, Lüksemburg zirvesinde Türkiye ile ilgili alınan kararın, kurulun düşünce özgürlüğüyle ilgili çalışmalarını hiçbir biçimde etkilemediğini söyledi. Türk, kurulun daha önce planlanan çalışmaları hiç aksatmadan yürüttüğünü ifade ederek, ‘‘Kurul çalışmaları bu tür zirveler için planlanmadı. Biz insan haklarına saygıyı, kendi Anayasamızın, ülkemizin taraf olduğu uluslararası anlaşmalar gereği ve kendi insanımızın layık olduğu bir toplum düzenini sağlamak için yapıyoruz’’ dedi. Ceza ve tutukevlerinin iyileştirilmesi amacıyla bir dizi önlem aldıklarını da bildiren Türk, sürekli sağlık taraması ve bulaşıcı hastalıkların önüne geçilebilmesi için herkese aşı yapılacağını belirtti.
Tecavüzden beraat etti
Manevi cebir ve hileli vasıtalar kullanarak Fadime Şahin'e tecavüz ettiği iddiasıyla 7 yıldan az olmamak üzere hapis cezası istemiyle yargılanan Aczmendi lideri Müslüm Gündüz, delil yetersizliğinden beraat etti. Kadıköy 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde dün yapılan basına kapalı duruşmaya Müslüm Gündüz ve Fadime Şahin katılmadı. Müslüm Gündüz'ün avukatının hazır bulunduğu duruşmada, Müslüm Gündüz ile Fadime Şahin arasında kıyılan imam nikahında şahitlik yapan Zafer Bingöl dinlendi. İfadesinde, Müslüm Gündüz'ün öğrencisi olduğunu kaydeden Zafer Bingöl, nikahta Serdar Göğer ile birlikte tanıklık yaptıklarını anlattı. Bingöl, ‘‘Hoca tarafından nikah kıyıldı, biz de şahitlik yaptık. Herhangi bir tehdit, telkin veya zorlama olmadı. Nikah, tamamen Fadime Şahin'in isteği ve rızasıyla yapıldı. Daha sonra da birlikte kaldıklarını öğrendim. Bildiklerim bundan ibarettir’’ dedi. Zafer Bingöl, Fadime Şahin'i, Müslüm Gündüz'ün Yeldeğirmeni'nde kaldığı evden birkaç kez alarak, Sultanbeyli'deki evine götürdüğünü de kaydetti.