Güncelleme Tarihi:
Kılıçdaroğlu, eşi Selvi Kılıçdaroğlu ile katıldığı Tekirdağ ve Silivri mitinglerinde özetle şunları söyledi:
KAPIKULE’DEN KAÇACAK GİBİ
Hırsız var deniyor, akla ilk onun ismi geliyor. Bu ülkenin, adı hırsızlığa çıkmış birisi tarafından yönetilmesini içime sindiremiyorum. Önümüzde 30 Mart var, çocuklarımızı, Türkiye’yi düşüneceğiz. Size bir hikâye anlatacağım. Hikâye başbakanlık koltuğuna oturan adamla ilgili. ‘Ben mağdurum, şiir okudum diye hapse atıldım. Yırtık ayakkabı ile siyasete girdim’ dedi. Şimdi dünyanın en zengin başbakanlarından birisi. Bunun hesabını soracak mıyız? Trakya'dayız. Kapıkule çok yakın, kaçacak gibi görünüyor. Nereye kaçarsa kaçsın. Size söz veriyorum. Türkiye'ye getireceğim ve hesabını soracağım. AKP’ye hırsız demeyeceğiz. Orada düzgün insanlar da var. Bizim hırsız dediğimiz bir kişi, adı da Başçalan, biliyorsunuz.
BÖYLE REZALET YAŞAMADIK
17 Aralık 2013'te bir olayla karşılaştık. Devletin namuslu kadroları, açıkça hükümet tarafından soyulan bir devletin maskesini ortaya çıkardılar. Ayın 17'si sabah 8'i 2 geçe telefon ediyor oğluna, az önce polis, bakan çocuklarının evlerinde arama yapıyorlar. Yolsuzluk ve rüşvet operasyonu var diyor. Evde ne kadar var, paraları sıfırlayın diyor. Ne kadar para varsa gönderin, polis basar diyor. Eskiden olsa yalan derdi. Şimdi kendi sesinden, kendisi itiraf ediyor. Ertesi gün, ayın 18'inde 5’inci kez telefon ediyor. Evladım paraları sıfırladınız mı diyor. Babacım bir miktar kaldı deyince de, ne kadar kaldı diyor. 30 milyon Euro kaldı, sıfırlayamadık diyor. Böyle bir rezaleti Türkiye Cumhuriyeti hiç yaşamadı.
DEMOKRASİ DÜŞMANI
Bu Başçalan o dönemin Adalet Bakanı’na telefon ediyor. Bak diyor bir dava var diyor. O dava bir mahkemede diyor, takip et duruşması nerede olacak diyor. Kararı şöyle versin diyor. Ne diyordu, yasama yargı, yürütme güçler ayrılığı diyordu. Bunlara inanmıyor, bu bir yalancı, bu bir sahtekâr. Bu bir demokrasi düşmanı. Asıl amacına ulaşmak için mahkemeleri arka bahçesine çevirmek için özel bir mücadele yapıyor. Bir Başbakan Adalet Bakanı’na talimat veriyor. Mahkeme kararını böyle versin diyor. Bunu dedin mi o koltukta oturamazsın. O koltukta oturması, hukukun ve adaletin katledilmesidir. Bu adam bir hukuk katilidir. Bu adam adalet katili. Bir katilden başbakan olur mu? Merak ediyorum, şimdi bu ses kayıtları için ne diyecek. Öyle bir şey olur mu? Bir gün bile o koltukta kalmaması, oturmaması gerekiyor.
PROVOKASYON OLABİLİR
Ses kayıtları çıktı. Ben ne demiştim. Yalancıdan başbakan olmaz, yalancı çıktı mı? Kimin sesiyle, kendi sesiyle çıktı. Hepimizin düşünmesi lazım. Ülke farklı bir yöne gidiyor, Demokrasi içinde çözümümüz var. Aldatan, yalan söyleyenlere oy vermeyelim. Ülkesini seven, çocuklarını düşünen, geleceği düşünen bütün yurttaşlarımın vicdanına sesleniyorum. 30'unda sandığa gideceğiz. Temiz ve güzel bir Türkiye için provokasyonlara alet olmayacağız. Yakında büyük provokasyon yapılabilir.
SUİKAST UYARISI
Geçen seçimde, Tokat'a gidiyor helikopterle, Başbakan’a suikast yapılacakmış. 2 kişi silahla ateş etti. Yalan doğru, gerçeği görün diyorum. Her türlü provokasyonu yapabilirler. Sandıklara sahip çıkacağız. Gerçekleri halk bilmesin diye, havuz hesabı oluşturdular. 630 milyon dolar şu gazeteleri şu alsın diye. O adam aldı 630 milyon dolara. Devletten ihale aldılar, salma saldılar. O parayı verenlerden birisi, bu milletin bilmem neyini ne yaparım diye küfür ediyor. Halkınıza küfreden, ona ihale veren Başçalan’ın iki elim yakasında olacak.
DDK HIRSIZLARI AKLAR
Sayın Cumhurbaşkanı’na sesleniyorum: Sayın Cumhurbaşkanı, Devlet Denetleme Kurulu, bu iktidar yerinde kaldığı sürece, hırsızlar iş başında olduğu sürece, yargıya, bürokrasiye müdahale ettikleri sürece beklentilerinizi asla karşılamaz. Olsa olsa bu hırsızları aklar. En büyük endişe budur.
KARAKOLA DEĞİL, SANDIĞA DİYOR
Üç kez iktidar oldular. Meğer ustalığı hırsızlıkmış. Gece yarısı olmuş, adam hırsızı yakalamış, hırsıza diyor ki ‘Gel karakola gidelim.’ Hırsız diyor ki, ‘Hayır karakola değil, sandığa gidelim’. Böyle bir şey olur mu?
MEYDAN DESTEĞİ
CHP lideri Kılıçdaroğlu’na miting alanlarında bekleyen vatandaşlar yoğun ilgi gösterdi. Kılıçdaroğlu’nun konuşması, sık sık “Her yer rüşvet, her yer yolsuzluk”, “Başbakan Kemal”, “Halkçı Kemal” sloganlarıyla kesildi. Yağmur altında toplanan vatandaşlar ellerinde çeşitli pankartlarla da Kılıçdaroğlu’na destek verdiler.