Güncelleme Tarihi:
İlkay Yiğit (27) bir firmada şoför olarak çalışıyordu. Yiğit, 11 Haziran 2022 günü aracıyla seyir halindeyken, Ankara Altındağ ilçesi Karapürçek Mahallesi Tatlar Deresi mevkisinde, yoğun yağış nedeniyle meydana gelen sele kapıldı. Yiğit, bir müddet aracın içinde sel sularıyla sürüklendi. Aracın hava yastıklarının açılmasıyla Yiğit araç dışına düştü. Boğularak hayatını kaybeden Yiğit’in cansız bedeni, yaklaşık 2.5 km sürüklendikten sonra Çubuk Barajı’na 200 metre kala civar sakinleri tarafından bulundu.
4 KURUMA DAVA AÇTILAR
Yiğit ailesi, çocuklarının ölümünde idarenin hizmet kusuru bulunduğu gerekçesiyle, Ankara Büyükşehir Belediyesi Başkanlığı, Altındağ Belediye Başkanlığı, Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü, Ankara Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü aleyhine maddi ve manevi tazminat talebiyle Ankara 5. İdare Mahkemesine dava açtı. Yiğit ailesinin avukatı Mehtap Sakinci dava dilekçesinde, “Dava konusu olayda sel felaketi sebebiyle müteveffanın ölümüne yol açan asıl sebep, bölgede altyapı yetersizliğinin bulunması, idareler tarafından bölgede gerekli önlemlerin alınmamış olması ve idarenin sel felaketi meydana geldikten sonra da hareketsiz kalmak suretiyle olaya müdahale etmemesinden kaynaklanmaktadır” iddiasında bulundu.
KUSUR YOK SAVUNMASI
Dava dilekçesinde, İlkay Yiğit’in anne ve babası ile kardeşleri için toplamda 940 bin TL maddi ve manevi tazminat talebinde bulunuldu. Davalı idareler mahkemeye “davacıların yakının yaşamını yitirdiği olayda davalı idarelerine atfedilecek kusur bulunmadığı ve davanın reddi gerektiği” şeklinde savunma gönderdi. Bilirkişi heyetince hazırlanan raporda, “olay yeri ve yakın çevresi incelendiğinde, olayın gerçekleşmesinin tamamen yol kotunun, genişliğinin ve menfezin fenni olmayışı sonucu geçiş emniyetinin uygun olmamasından kaynaklandığı kanaatine varılmıştır” tespiti yapıldı. Raporda, İlkay Yiğit’in aracıyla hareket ettiği yolun cadde olduğu ve cadde üzerinden sürüklenerek dereye düştüğü açık olduğu da ifade edilerek, “Olaya neden olan yağış 10 yıllık bir tekerrür süresine sahiptir. Olay sonuçları itibariyle afet olarak değerlendirilmektedir. Cadde ve yolun sorumluluğu Ankara Büyükşehir Belediyesi’nde olduğundan dolayı tüm kusurun Ankara Büyükşehir Belediyesi’nde olduğu kanaatine varılmıştır” değerlendirilmesi de yapıldı.
DAVA REDDEDİLDİ
Mahkeme, 30 Nisan tarihinde Yiğit ailesinin maddi ve manevi tazminat talebini oybirliği ile reddetti. Kararın gerekçesinde özetle “yağışın, afet vasfında yağış olduğu anlaşıldığından, mücbir sebep halinin idarelerin eylemi arasındaki illiyet bağını kestiği sonucuna ulaşıldığından, davacıların maddi ve manevi tazminat istemlerinin reddi gerekmektedir” denildi.
Baba Fatih Yiğit söz konusu kararı adaletsiz bulduklarını belirterek, “Ölen suçlu gösteriliyor. Tedbir, önlem alınmadığı için oğlumu kaybettik. Oğlumun sele kapıldığı yer ana cadde gibi kullanılan bir yoldur. Oradan geçmesinde bir yanlışlık yok” dedi. Avukat Mehtap Sakinci de karara itiraza ilişkin istinaf başvurusunda bulunacaklarını söyledi.