Güncelleme Tarihi:
Adalat Bakanlığı, İstanbul 13 üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nin önünde görülmekte olan bir davanın bulunmadığı gibi iptali istenen kanun hükümlerinin söz konusu olaya uygulanacak nitelikte olmadığını, bunlara ek 6526 sayılı Kanunla kaldırılan mahkemenin gerekçeli kararı belirtilen süre içinde yazmak dışında konuya ilişkin bir yetkisinden söz edilemeyeceğini, bu kapsamda anılan mahkemenin Anayasa Mahkemesine başvurma konusunda herhangi görev ve yetkisinin de bulunmadığını açıkladı,
Adalet Bakanlığı'ndan yapılan yazılı açıklama şöyle; "6526 sayılı Kanunla kaldırılan İstanbul 13 üncü Ağır Ceza Mahkemesinin 10 Mart 2014 gün ve 2014/322 Değişik İş Sayılı Kararıyla, 6 Mart 2014 tarihinde yürürlüğe giren 6526 sayılı “Terörle Mücadele Kanunu ve Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanununö bazı maddelerinin Anayasaya aykırı olduğu gerekçesiyle Anayasa Mahkemesine başvurmasıyla ilgili olarak aşağıdaki açıklamanın yapılmasına ihtiyaç duyulmuştur: Anayasanın “Mahkemelerin bağımsızlığıö kenar başlıklı 138 inci maddesinin ikinci fıkrasında; “Hiçbir organ, makam, merci veya kişi, yargı yetkisinin kullanılmasında mahkemelere ve hâkimlere emir ve talimat veremez; genelge gönderemez; tavsiye ve telkinde bulunamaz.";
“Mahkemelerin kuruluşu" kenar başlıklı 142. maddesinde ise "Mahkemelerin kuruluşu, görev ve yetkileri, işleyişi yargılama usulleri kanunla düzenlenir. 6087 sayılı Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu Kanununun "Kurulun görevleri" kenar başlıklı 4’üncü maddesinde; "(1) Kurulun görevleri şunlardır: a) Bakanlığın, bir mahkemenin kaldırılması veya yargı çevresinin değiştirilmesi konusundaki tekliflerini karara bağlamak." 5235 sayılı Adlî Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanunun “Ceza mahkemelerinin yargı çevresi” kenar başlıklı 15. maddesinde; "Coğrafî durum ve iş yoğunluğu göz önünde tutularak bir ceza mahkemesinin kaldırılmasına veya yargı çevresinin değiştirilmesine, özel kanunlarında yargı çevresi belirtilmemiş olan diğer ceza mahkemelerinin yargı çevresinin belirlenmesine, Adalet Bakanlığının önerisi üzerine Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulunca karar verilir."
“6526 sayılı Terörle Mücadele Kanunu ve Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 1 inci maddesiyle Terörle Mücadele Kanununa eklenen Geçici 14. maddesinde; "Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihte, 2/7/2012 tarihli ve 6352 sayılı Kanunun geçici 2 nci maddesi uyarınca görevlerine devam eden ağır ceza mahkemeleri ile bu Kanunla yürürlükten kaldırılan Terörle Mücadele Kanununun 10 uncu maddesi uyarınca görevlendirilen ağır ceza mahkemeleri kaldırılmıştır. 6352 sayılı Kanunun geçici 2 nci maddesi uyarınca görevlerine devam eden ağır ceza mahkemelerinde ve bu Kanunla yürürlükten kaldırılan Terörle Mücadele Kanununun 10 uncu maddesi uyarınca görevlendirilen ağır ceza mahkemelerinde derdest bulunan dosyalar, bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihte bulundukları aşamadan itibaren kovuşturmaya devam edilmek üzere yetkili ve görevli mahkemelere devredilir. Dosyaların devir işlemleri sonuçlandırılıncaya kadar, gecikmesinde sakınca bulunan hâllerde, devredilen dosyalarla ilgili koruma tedbirleri hakkında karar vermeye bu mahkemelerin bulunduğu yer hâkim ve mahkemeleri yetkilidir. Ayrıca, bu Kanunla kaldırılan ağır ceza mahkemelerince verilip henüz gerekçesi yazılmamış olan hükümlerin gerekçeleri, bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren en geç on beş gün içinde yazılır. Kaldırılan mahkemelerde bulunan ve kesinleşen dosyalara ait arşiv ve emanetler ile diğer evrak ve dokümanlar Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu tarafından belirlenecek mahkeme veya mahkemelere devredilir ve müteakip işlem ve talepler bu mahkemelerce yerine getirilir veya karara bağlanır.Hükümleri yer almaktadır."
"Bu çerçevede; Mahkemelerin ancak kanunla kurulabileceği, yetki ve usulde paralellik ilkesi gereği kurulan mahkemelerin yine kanunla kaldırılabileceği, nitekim Devlet Güvenlik Mahkemelerinin 5190 sayılı Kanunla, Ceza Muhakemesi Kanununun 250 inci maddesi gereğince kurulan mahkemelerin de 6352 sayılı Kanunla kaldırıldığı, 6087 sayılı Kanun ve 5235 sayılı Kanunda Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kuruluna verilen mahkeme kaldırma yetkisinin, münferit olarak bir mahkemenin veya dairesinin (örneğin Hopa Mahkemelerinin kapatılması veya Hopa 2. Sulh Ceza Mahkemesinin kapatılması gibi) iş yoğunluğu ve coğrafi durum gözetilerek kaldırmaya ilişkin olduğu, 6526 sayılı Kanun’un 6 Mart 2014 tarihinde yürürlüğe girmesiyle özel yetkili mahkemelerin tümünün kaldırıldığı, kanunda kaldırılan mahkemelerdeki dosyaların devir işlemleri sonuçlanıncaya kadar koruma tedbirleri hakkında karar vermeye kaldırılan mahkemelerin bulunduğu yer hâkim veya mahkemelerinin yetkili olacağı açıkça düzenlendiğinden, bu dosyalarla ilgili kaldırılan mahkemelerin karar veremeyeceği, bu tür talepleri değerlendirme yetkisinin o yerdeki diğer hâkim veya mahkemelere ait olduğu, 6526 sayılı Kanunun yürürlüğe girdiği 6 Mart 2014 tarihi itibarıyla 6352 sayılı Kanunun geçici 2 nci maddesi uyarınca görevine devam eden İstanbul 13 üncü Ağır Ceza Mahkemesi kaldırıldığından, bu mahkemenin koruma tedbirleri de dâhil olmak üzere hiçbir konuda karar verme yetkisinin kalmadığı, Geçici madde uyarınca, İstanbul 13 üncü Ağır Ceza Mahkemesinin sadece elinde bulunan dosyalar bakımından 15 gün içinde henüz gerekçesi yazılmamış hükümlerin gerekçelerini yazmak yetkisine sahip olduğu, bunun dışında herhangi bir görev ve yetkisinin bulunmadığı, anılan mahkemeye ait olup da, devredilmesi gereken dosyalarla ilgili koruma tedbirlerine ilişkin kararların, ancak İstanbul Adliyesinde bulunan diğer hâkim veya mahkemeler tarafından verilebileceği, Anayasanın 152 nci maddesinin "Bir davaya bakmakta olan mahkeme, uygulanacak olan bir kanun veya kanun hükmünde kararnamenin hükümlerini Anayasaya aykırı görürse veya taraflardan birinin ileri sürdüğü aykırılık iddiasının ciddi olduğu kanısına varırsa, Anayasa Mahkemesinin bu konuda vereceği karara kadar davayı geri bırakır” hükmü gereğince yargılama yapmakta olan mahkemenin somut norm denetimi yoluyla Anayasa Mahkemesine başvurabilmesi için görülmekte olan derdest bir dava bulunması ve aykırılığı ileri sürülen hükmün olaya uygulanacak nitelikte olması gerektiği, Bu hükme göre İstanbul 13 üncü Ağır Ceza Mahkemesinin önünde görülmekte olan bir dava bulunmadığı gibi iptali istenen kanun hükümlerinin söz konusu olaya uygulanacak nitelikte olmadığı, bunlara ek olarak yukarıda ifade edildiği gibi, 6526 sayılı Kanunla kaldırılan mahkemenin gerekçeli kararı belirtilen süre içinde yazmak dışında konuya ilişkin bir yetkisinden söz edilemeyeceği, bu kapsamda anılan mahkemenin Anayasa Mahkemesine başvurma konusunda herhangi görev ve yetkisinin de bulunmadığı, hususları kamuoyuna saygıyla duyurulur."