Güncelleme Tarihi:
Erdoğan’ın, Kısakürek’in mısralarına da yer verdiği konuşması özetle şöyle:
ABDÜLHAMİD ANLAŞILMALI
“Necip Fazıl, bugünkü Türkiye’yi anlamak için önce Sultan 2. Abdülhamid’in anlaşılması gerektiğine inanıyor. Bu yaklaşımını da ‘marifet, büyük kısmı kursaktan doğuma uydurmalarla Abdülhamid’i konuşturmakta değil, onun hakkında konuşabilmektedir’ diyerek farklı bir boyuta taşıyor. En önemli eserlerinden olan Ulu Hakan, bir tarih veya edebiyat ürünü olmaktan ziyade bu anlayışla ortaya konmuş bir dava manifestosuydu. Bunca yıl sonra hâlâ Sultan Abdülhamid’e husumet besleyenlerin, dil uzatanların, hesaplaşma peşinde koşanların olduğunu gördükçe üstadın tespitlerinin, hassasiyetinin doğruluğunu tekrar tekrar anlıyoruz.
DÜN DE VARDILAR BUGÜN DE
Asırlar geçse de maalesef bu ülkenin gündemi ve tarafları hiç değişmiyor. Dün de kendi bencil hesapları için ülkeyi ve milleti ateşe atmak, tarihini ve kültürünü hiçe saymaktan çekinmeyenler vardı. Bugün de aynı yoldan giden kifayetsiz muhterisler var. Elbette üstadın her dediği, her yazdığı dokunulmaz, tartışılmaz, müzakere edilmez değildir. Nitekim üstadın da kendisiyle ilgili pek çok tanımlamayı art arda işaret ettiği en önemli husus fikir namusudur. Üstadın fikir namusu hassasiyetiyle yaptığı tespitlerin ve beslediği ruhun milletimizin ufkunu aydınlattığı, heyecanını harekete geçirdiği bilincini güçlendirdiği bir gerçektir. Bunun için Necip Fazıl’ı okumak, anlamak, açtığı yolu, yükselttiği dava bayrağını ruhu ve manasıyla sürekli ileriye taşımak hepimizin boynunun borcudur.”
Açılışta Cumhurbaşkanı Erdoğan’a, Necip Fazıl’ın 1961 yılında Toptaşı cezaevinde yazdığı Zindandan Mehmet’e Mektup şiirinin hat yazımı tablosu da hediye edildi.
BOĞAZ’DA GÖRÜŞME
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdogan, Katar Emiri Şeyh Temim bin Hamed Al Sani ile Vahdettin Köşkü’nde bir araya geldi. Görüşmede ikili ilişkiler ve bölgesel konular ele alınırken, Erdoğan ve Al Sani Vahdettin Köşkü’nün penceresinden İstanbul Boğazı’nı seyretti.