Acılı anneyi kahreden mahkeme
Güncelleme Tarihi:
Coşkun YAMAN/BALIKESİR, (DHA)
Oluşturulma Tarihi: Kasım 05, 2009 22:19
BALIKESİR'in Bandırma İlçesi'nde, geçen yıl oynanan Banvitspor-Karşıyaka Pınar maçına giderken Gündüz Petrol tesislerinde çıkan kavgada 21 yaşındaki üniversite öğrencisi Özgür Soylu'yu tabancayla öldürdüğü ileri sürülen sanıkların yargılanmasına bugün devam edildi. Duruşmada olaylar çıkarken, duruşma sonrası Özgür Soylu'nun annesi Sevim Altun, “Katiller, yüzüme bakıp bakıp gülüyorlar. Hiç utanmıyorlar” diye gözyaşı döktü.
Balıkesir 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya Özgür Soylu'nun annesi Sevim Altun, ablası Özlem Soylu, yakınları ve çok sayıda Karşıyakalı taraftar katıldı. Tutuklu sanık Bünyamin Gündüz, tutuksuz sanıklar Ertuğ Gündüz ve Halil İbrahim Gündüz'ün yargılandığı duruşmaya, sanıklardan Hakan Gündüz ile Bilal Belkuyu katılmadı. Duruşmada, İstanbul Adli Tıp Kurumu Fizik İhtisas Dairesi ve 1'nci İhtisas Kurulu tarafından hazırlanan raporda, Özgür Soylu'nun 9 milimetrelik bir tabancayla öldürüldüğü açıklandı. Atış mesafesinin belirlenmesi içinse Özgür'ün elbiselerinin bulunması gerektiğini bildirildi. Ancak ailesi, Özgür'ün elbiselerinin kendilerine teslim edilmediğini bildirdi. Bu arada olay sonrası tabancanın tüm uğraşlara karşın bulunamadığı da açıklandı.
Soylu ailesinin avukatı Atilla Ertekin, sanık Bünyamin Gündüz'ün olaydan sonra Polis Okulu'na sığındığını ve elindeki av tüfeğini, ‘Ben bir adam vurdum’ diyerek polise teslim ettiğini ileri sürdü. Sanıkların üzerinde hiçbir cebir şiddet hali, darp izi bulunmadığını belirten Ertekin, sanıkların taraftarın saldırısını bahane ederek suçtan ve cezadan kurtulmaya çalıştığını savundu. Anne Sevim Altun da bir yıldır psikolojik tedavi gördüğünü belirtirken, “Oğlum üniversite öğrencisiydi. Kimseye zararı yoktu. Canice öldürüldü. Sanıkların cezalandırılmasını istiyorum” diye konuştu.
SAVCI SUÇLADI
Cumhuriyet Savcısı Yusuf Şınık, Halil İbrahim Gündüz, Ertuğ Gündüz, Hakan Gündüz, Bilal Belkuyu'nun işiraken kasten adam öldürme suçundan ayrı ayrı beraatlerini isterken, Bünyamin Gündüz'ün ise tutukluluğunun devamı istedi. Şınık, Bünyamin Gündüz'ün ele geçirilemeyen ancak sanıkların daha önce kendilerinde bulunduğunu kabul ettikleri tabanca ile Özgür Soylu'ya ateş ettiğini ve maktülün ölümüne sebebiyet verdiğinin anlaşıldığını ileri sürdü. Şınık, Bünyamin Gündüz'ün haksız tahrik altında cinayetten cezalandırılmasını istedi.
KATİL ZANLISI SUÇLAMAYI KABUL ETMEDİ
Sanık Bünyamin Gündüz ise “Benim tek şahidim Allah'tır. Biz, o gün malımızı koruyamadık ama canımızı koruduk. Biz kavga eden taraftarları ayırmaya gittik. Ellerinde bira şişeleri, bıçaklar vardı. Hepsi cani gibiydi. 7-8 taraftar kardeşimin başındaydı. Onu kurtarmak için havaya ateş ettim. Eğer ateş etmeseydim bizden de 2 ölü olacaktı. Ancak kesinlikle Özgür'ü öldürmedim. Biz de böyle bir olayın olmasını istemezdik. Yeni evliyim. Benim derdim ne, niye öldüreyim. Tahliyemi ve beraatimi istiyorum” dedi.
Karşıyakalı taraftar Ali Cen İnişte'yi yaraladığı ileri sürülen Ertuğ Gündüz, suçlamayı kabul etmezken, “Sallama denilen silah bizde değil, onlardaydı. Bende kimseyi yaralamadım” demekle yetindi.
TABANCA NEREDE?
Gündüz ailesinin avukatı Selim Sözeri ise, Bünyamin Gündüz'ün olay sonrası Polis Okulu'na sığındığında, “Ben bir adam vurdum” demediğini, “Biri vuruldu” dediğini öne sürdü. “Olay sonrası Bünyamin Gündüz'ün tabanca ile değil av tüfeğiyle Polis Okulu'na sığındığını anımsatan Sözeri “ Bünyamin tabanca ile ateş etmiş olsaydı, tabanca ile devam ederdi. O kargaşada gidip tabancayı av tüfeği ile değiştirmesi de mümkün değil. Jandarma beş dakika içinde olay yerine geldi. Ancak cinayette kullanılan tabanca bulunamadı. Bu tabanca nerede? Olay yerinden Gündüz ailesinden ayrılan olmadı ama Karşıyaka taraftarlar ayrıldı Her taraf aranıyor ancak herhangi bir silah bulunmuyor. Silahın bizde olma ihtimalı yoktur” dedi.
Sözeri, ayrıca yazılı savunma için süre istedi. Mahkeme heyeti, Bünyamin Gündüz'ün tutukluluk halinin devamına karar verirken, duruşmayı 19 Kasım gününe erteledi.
SALON KARIŞTI
Duruşma bittiği an ise salon karıştı. Soylu ailesinin yakınları ile Gündüz ailesinin yakınları birbirine girdi. Olaylar polisin devreye girmesiyle büyümeden önlendi. Gündüz ailesi kendilerine çanta atıldığını, Soylu ailesi ise kendilerine el hareketi yapıldığını iddia etti. Duruşma sonrası Adliye çıkışında gözyaşı döken anne Sevim Altun, “Katiller yüzüme bakıp bakıp gülüyorlar. Hiç utanmıyorlar. Hayatım işkence ile geçiyor. Özgür'üm gözümün önünden gitmiyor” diye gözyaşı döktü.
Soylu ailesinin avukatı Atilla Ertekin, sanık Bünyamin Gündüz'ün olaydan sonra Polis Okulu'na sığındığını ve elindeki av tüfeğini, ‘Ben bir adam vurdum’ diyerek polise teslim ettiğini ileri sürdü. Sanıkların üzerinde hiçbir cebir şiddet hali, darp izi bulunmadığını belirten Ertekin, sanıkların taraftarın saldırısını bahane ederek suçtan ve cezadan kurtulmaya çalıştığını savundu. Anne Sevim Altun da bir yıldır psikolojik tedavi gördüğünü belirtirken, “Oğlum üniversite öğrencisiydi. Kimseye zararı yoktu. Canice öldürüldü. Sanıkların cezalandırılmasını istiyorum” diye konuştu.
SAVCI SUÇLADI
Cumhuriyet Savcısı Yusuf Şınık, Halil İbrahim Gündüz, Ertuğ Gündüz, Hakan Gündüz, Bilal Belkuyu'nun işiraken kasten adam öldürme suçundan ayrı ayrı beraatlerini isterken, Bünyamin Gündüz'ün ise tutukluluğunun devamı istedi. Şınık, Bünyamin Gündüz'ün ele geçirilemeyen ancak sanıkların daha önce kendilerinde bulunduğunu kabul ettikleri tabanca ile Özgür Soylu'ya ateş ettiğini ve maktülün ölümüne sebebiyet verdiğinin anlaşıldığını ileri sürdü. Şınık, Bünyamin Gündüz'ün haksız tahrik altında cinayetten cezalandırılmasını istedi.
KATİL ZANLISI SUÇLAMAYI KABUL ETMEDİ
Sanık Bünyamin Gündüz ise “Benim tek şahidim Allah'tır. Biz, o gün malımızı koruyamadık ama canımızı koruduk. Biz kavga eden taraftarları ayırmaya gittik. Ellerinde bira şişeleri, bıçaklar vardı. Hepsi cani gibiydi. 7-8 taraftar kardeşimin başındaydı. Onu kurtarmak için havaya ateş ettim. Eğer ateş etmeseydim bizden de 2 ölü olacaktı. Ancak kesinlikle Özgür'ü öldürmedim. Biz de böyle bir olayın olmasını istemezdik. Yeni evliyim. Benim derdim ne, niye öldüreyim. Tahliyemi ve beraatimi istiyorum” dedi.
Karşıyakalı taraftar Ali Cen İnişte'yi yaraladığı ileri sürülen Ertuğ Gündüz, suçlamayı kabul etmezken, “Sallama denilen silah bizde değil, onlardaydı. Bende kimseyi yaralamadım” demekle yetindi.
TABANCA NEREDE?
Gündüz ailesinin avukatı Selim Sözeri ise, Bünyamin Gündüz'ün olay sonrası Polis Okulu'na sığındığında, “Ben bir adam vurdum” demediğini, “Biri vuruldu” dediğini öne sürdü. “Olay sonrası Bünyamin Gündüz'ün tabanca ile değil av tüfeğiyle Polis Okulu'na sığındığını anımsatan Sözeri “ Bünyamin tabanca ile ateş etmiş olsaydı, tabanca ile devam ederdi. O kargaşada gidip tabancayı av tüfeği ile değiştirmesi de mümkün değil. Jandarma beş dakika içinde olay yerine geldi. Ancak cinayette kullanılan tabanca bulunamadı. Bu tabanca nerede? Olay yerinden Gündüz ailesinden ayrılan olmadı ama Karşıyaka taraftarlar ayrıldı Her taraf aranıyor ancak herhangi bir silah bulunmuyor. Silahın bizde olma ihtimalı yoktur” dedi.
Sözeri, ayrıca yazılı savunma için süre istedi. Mahkeme heyeti, Bünyamin Gündüz'ün tutukluluk halinin devamına karar verirken, duruşmayı 19 Kasım gününe erteledi.
SALON KARIŞTI
Duruşma bittiği an ise salon karıştı. Soylu ailesinin yakınları ile Gündüz ailesinin yakınları birbirine girdi. Olaylar polisin devreye girmesiyle büyümeden önlendi. Gündüz ailesi kendilerine çanta atıldığını, Soylu ailesi ise kendilerine el hareketi yapıldığını iddia etti. Duruşma sonrası Adliye çıkışında gözyaşı döken anne Sevim Altun, “Katiller yüzüme bakıp bakıp gülüyorlar. Hiç utanmıyorlar. Hayatım işkence ile geçiyor. Özgür'üm gözümün önünden gitmiyor” diye gözyaşı döktü.