Güncelleme Tarihi:
NEREDEYSE her cami ve mescitte yaşlı cemaat için konulan sabit oturak ve tabureler ‘geleneksel yapıya uymadığı’ gerekçesiyle tartışma konusu olunca, Diyanet İşleri Başkanlığı 16 Aralık’ta bir genelge yayınlayarak bunları kaldırttı. İhtiyaç olması halinde sadece katlanabilir tabure kullanılabileceği belirtilen genelgede, “Hiçbir şekilde oturması mümkün olmayacak tarzda mazereti olanlar katlanabilir taburesini alıp safların arasına girerek namazlarını kılacaklardır” denildi. Cami ve mescitlerde hemen uygulamaya geçildi ancak çok sayıda kişi de karardan mağdur oldu.
HÜRRİYET’E MEKTUP YAZDI
Tabure mağdurlarından biri de her namazını cemaatle kılan 87 yaşındaki Abdullah Işıklar’dı. Abdullah Işıklar Diyanet İşleri Başkanlığı’na noterden ihtarname yolladı ve taburelerin geri konulmasını talep etti. Yaşından dolayı tabure veya sandalye üzerinde namaz kılma mecburiyetinde olduğunu belirten Işıklar ihtarnamede mağduriyetini şöyle anlattı:
“Takdir edilmelidir ki benim durumumda olan insanların evlerinden aldıkları tabure ya da sandalyeleri taşıyarak camiye gelmeleri de fevkalade güçtür. Ben ve benim gibiler kendimizi güçlükle taşıyarak camiye gidebilirken yanımızda sandalye ve tabure taşımamızın istenmesi, bizlerin evlerimizde tek başına namaz kılmaya icbar edilmemiz fevkalade yadırgatıcıdır.”
GEREKİRSE YARGIYA BAŞVURURUZ
Yaşlılar için camilerde katlanabilir tabure bulunması gerektiğini söyleyen Işıklar ihtarnamede şunları yazdı: “Benim durumumda olan insanların cemaatle namaz kılma imkânlarının ellerinden alınmaması amacıyla yeteri kadar ödeneğin il müftülüklerine gönderilerek Mekke ve Medine’de olduğu gibi bütün camilere katlanır sandalye ya da taburelerin alınmasının sağlanması suretiyle mağduriyetlerimizin giderilmesi, aksi halde genelgedeki idari tasarrufun iptali zımnında ulusal/uluslararası yargı yoluna başvuracağımızın bilinmesi ihtar olunur.”
İhtarnamesinin bir örneğini de mektupla Hürriyet’e gönderen Abdullah Amca’yla her perşembe günü gittiği Şişli Merkez Camisi’nde buluştuk. Diyanet İşleri Başkanlığı’nın genelgesi caminin duyuru panosuna asılıydı. Camide tabure olmadığı için namazını kılamayan Abdullah Amca Hürriyet’e şunları söyledi:
TABURE TAŞIYACAK GÜCÜM YOK
“Beşiktaş’ta oturuyorum. Evime yakın bir camide namaz kılıyorum. Beşiktaş’taki caminin hocası beni tanıyor. Bu yüzden bir tabure bulunduruyor. Ancak her perşembe günü Şişli Merkez Camisi’nde namazımı kıldıktan sonra arkadaşlarımı ziyaret etmek için Okmeydanı’ndaki Darülaceze’ye gidiyorum. Eskiden Şişli Merkez Camisi’nde bulunan taburelerin üzerinde oturarak namazımızı kılardık. Namazdan sonra da tabureyi bir kenara koyardık. Şimdi tabureler kaldırıldığı için namaz kılmam çok zor. Geçen hafta kadınlar bölümünün merdivenine oturarak namaz kıldım. Darülaceze’nin mescidinde bulunan tabureler bile kaldırılmış. Darülaceze’de sırtımı kalorifer peteğine dayayarak namaz kılmak zorunda kaldım.” Tabure taşıyacak gücünün olmadığını söyleyen Işıklar, şöyle devam etti:
“Genelgeden sonra camideki tabureler kaldırıldığı için taburemizi yanımızda taşımak zorundayız. Ben bastonuma tutunarak zar zor camiye gidiyorum. Tabureyi nasıl yanımda taşıyayım? Ayrıca her zaman aynı camiye gitmiyorum. Tabure taşıyamayacak durumda olan veya dışardan gelen yaşlılar için her camide 3-5 tabure bulundurulmalı. Ben ve benim durumumda olanların tek talebi budur. ”