Güncelleme Tarihi:
Almanya’nın etkili dergilerinden Spiegel’de “Global Crisis Makes US More Dependent on China than Ever” başlığıyla yayımlanan analizde, Çin’in krizi fırsata çeviren ülke olarak kendine güvenini artırdığı ve ülkenin ABD'nin doğrudan rakibi olarak gördüğü belirtiliyor.
Batı ekonomileri derin bir ekonomik durgunluktan kurtulmaya çalışırken, Çin ekonomisinin üçüncü çeyrekte yüzde 9 gibi büyük bir oranla büyüdüğüne dikkat çekilen yazıda, aynı zamanda ABD’liler kendi sorunlarına odaklanırken, Çin’in hem Asya hem de doğal kaynak zengini Afrika ülkelerindeki etkisini artırdığının altı çiziliyor.
DENGELER DEĞİŞİYOR
Dünyanın iki büyük gücünün diplomatik bir ilişkiye girmesinden yirmi yıl sonra, Çin ve ABD arasındaki denge şimdilerde Çin’in lehine değişiyor. Bu hafta Asya turu kapsamında Pekin’i ziyaret edecek olan ABD Başkanı Barack Obama’nın, bir önceki Başkan George W. Bush’tan daha mütevazi tavırlar sergilemesi bekleniyor.
Obama, dış politikasının temelinde yeni nesil bir işbirliğini görürken, Çinli liderlerle güçlü ilişkiler de geliştirmek istiyor. Çin’in elinde bulundurduğu büyük miktardaki döviz rezervlerinin üçte ikisinden fazlasını dolar cinsinden saklaması da bu ilişkinin önemini gösterirken, Pekin tarafından gelecek ani değişikliğin, doların istikrarını tehlikeye atabileceği yorumu yapılıyor.
Obama dış politikasında Çin’i önemli yere konumlandırırken, Çinlilerin önemli konularda söz sahibi olmasını sağlayan ve Doğu Asya’nın son yıllarda bir süper güce dönüşen ülkesini dünya sahnesine taşıyan kişi, finansal krizle mücadele süreci için G-20 zirvesi düzenleyen eski ABD Başkanı George W. Bush olmuştu.
“BARIŞ, İLERLEME VE REFAH”
Obama da güç dengelerinin yeniden şekillenmesinden memnun. Obama’ya göre dünya hükümeti diye bir şey varsa, bu ne New York’taki ABD hükümeti ne G-8 ülkelerinden oluşuyor. Obama’ya göre dünya hükümeti için en iyi platformu G20 ülkeleri oluşturuyor.
Çin önemli bir G-20 üyesi olduğu için Amerikalılar bu ülkeye dikkatli adımlarla yaklaşıyor. Hillary Clinton ABD Dışişleri Bakanı olduğunda, yeni dünya gücüne saygılarını sunmak için ilk yurt dışı ziyaretini Asya’ya yapmıştı.
Clinton ziyareti sırasında yaptığı konuşmasında “ABD, Çin ile işbirliği içinde bir ilişki yürütmek istiyor. Bu ilişkinin her iki ülkenin gelecekteki barışı, ilerleyişi ve zenginliği için oldukça önemli olduğunu düşünüyoruz” sözlerini kullanmıştı.
ABD’NİN ÇİN’E BAĞIMLILIĞI ARTIYOR
Washington’un Çin’deki çıkarları temelde ekonomik. Çin, ABD hazine bonolarının dörtte birinden fazlasını elinde bulundururken diğer yandan ABD’nin en önemli mal tedarikçisi. Bugünlerde ABD’de Çin malı hakimiyeti yaşanıyor. Yükselen bir güç olarak Çin, ABD’nin otomotiv sektörünün yeniden şekillendirilmesin de önemli rol oynuyor.
İki ülke arasında yeni bir iş birliği ilişkisi gelişmiş olsa da ABD ve Çin aslında iki büyük rakip. Son krize kadar dünyanın en güçlü ekonomisi olarak görülen ABD bu unvandan 2008 itibariyle vazgeçerken, kriz Çin’in yükselen bir süper güç olmasını sağladı.
TİCARİ SAVAŞ RİSKİ
Çin son finansal kriz döneminde kendi ürünlerinin küresel fiyatlarını düşük tutmak için yuanın dolar karşısında değer kazanmaması için adımlar attı. Ancak bunu yaparken bir yandan da ülkenin döviz rezervini artırdı.
Çin’in ucuz yuanla ihracatta indirim yaratması aslında şu anda var olan dengesizlikleri artırdı. Yükselen ekonomik güç, şimdilerde ABD ile ciddi ticari sorunlar yaşama riskine girse de Washington Pekin ile ilişkisini iyi tutmadaki güçlü çıkarlarından dolayı Çin’i “kur manipülatörü” olarak tanımlamaktan çekiniyor.
İki ülke arasında sorunlar bir anda baş gösterebiliyor. Çin hükümeti Eylül ayında ABD’den ithal edilen tavuk ve otomobil parçalarına yeni gümrük vergileri koydu. ABD ise Çin’in gümrük vergisi ataklarına Çin’den gelen çeliğe anti damping vergileri koydu.
Obama ve Çin Cumhurbaşkanı Hu Jintao, son zamanlarda yaşanan gerginliklerin yapacakları görüşmelere gölge düşürmesini istemiyor. ABD iklim değişikliği gibi konularda Çin ile fikir birliğine varmak istiyor. Çin için de kendini ABD tüketici piyasasından çekmek uzun zaman alacak gibi görünüyor.