AB'den yeni mekanizma
Güncelleme Tarihi:
Perşembe günü Brüksel’de bir araya gelen Avrupa Birliği (AB) liderleri, 2013’te faaliyete geçecek sürekli kriz yönetimi mekanizması üzerinde anlaştı. Ancak Birlik üyeleri borç krizinin Portekiz ve İspanya’yı etkilemesini engellemek için alınacak acil önlemler konusunda uzlaşamadı.
Yeni mekanizma için anlaşma sağlanmasında, Yunanistan ve İrlanda’ya sağlanan yardım paketlerine en büyük katkıyı yapan Almanya’nın baskıları etkili oldu. Mekanizmaya göre, euroyu desteklemek için, yardımın “kaçınılmaz” olduğu ülkelerin yanında yer alınacak ve olası krizlerde yatırımcılar da zararı karşılamak için elini taşın altına sokacak.
Avrupa Komisyonu Başkanı Jose Barrroso, “Şu anki görevimiz, gerekeni yapmak. Konuşmak yerine, harekete geçmek ve ortak para birimimizin çökeceği yönünde tahminlerde bulunanları yanıltmak” diye konuştu.
Diğer yandan, Alman halkının mali sıkıntı içindeki ülkeleri yardım edilmesi konusundaki öfkesi yüzünden, ülkenin Başbakanı Angela Merkel, şu anda Uluslararası Para Fonu’nun (IMF) katkısıyla birlikte, 750 milyar euro (yaklaşık 1 trilyon dolar) olan Avrupa Finansal İstikrar Fonu’nun genişletilmesi yönündeki önerileri reddetti.
Bu gelişmenin ardından, yatırımcıların Avrupa’nın euroyu tehdit eden borç krizine yönelik düzgün bir çözüm formülü bulamamasından endişelenmesiyle birlikte, birçok Avrupalı ülkenin tahvillerinin değer kaybettiği görüldü.
İMKÂNSIZIN GERÇEKLEŞME RİSKİ
Avrupa’nın bütün yıl boyunca euro bölgesinin ekonomik sıkıntı içindeki ülkelerini etkisini altına alan borç krizine çözüm bulamamasıyla birlikte,AB ülkelerinin gelecek yıl 2 trilyon dolar tahvil ihraç etmesi gerekiyor. Avrupalı hükümetler, ağız dalaşını bırakmayıp, harekete geçmezlerse, ihtimali göz ardı edilen bir riski tetikleyebilirler: O da euronun dağılması olur.
Avrupa’daki bütünleşme gereksinimini destekleyen ülkeler, Birliğin euroyu savunmak için elinden gelen her şeyi yapmaya hazır olduğu mesajları vermeye devam ediyor. Bu liderler, Avrupa’daki birliğin en önemli sembollerinden olan euronun çökmesinin, Avrupa Birliği’nin kendisini de sona yaklaştıracağını savunuyor.
Oxford Üniversitesi Avrupa Çalışmaları bölümünün öğretim üyesi profesörlerinden Timothy Garton Ash, “Euro bölgesi dağılırsa, insanların aklına gelecek ilk soru, peki ya AB’ye ne olacak” dedi.
AB’NİN ZAMANA İHTİYACI VAR
Uluslararası Para Fonu Başkanı Dominique Strauss-Kahn, görüşmelerin ardından bir televizyon kanalına verdiği röportajda, “Açık konuşalım. AB’nin soruna daha kapsamlı çözüm getirmesi için biraz daha zamana ihtiyacı var. Belki gelecek yılın başlarına kadar beklememiz gerekiyor” diye konuştu.
AB’nin verdiği birlik mesajının ardından, dünkü işlemlerde 1.3244 seviyesinde işlem gören euro/dolar paritesinin, 1.3292’ye yükseldiği görüldü.
Euro Başkanı ve Lüksemburg Jean-Claude Juncker, AB’nin Avrupa Finansal İstikrar Fonu’na sağladığı 440 milyar euroluk bölümün, sıkıntılı ülkelerin tahvillerini satın almak için kullanılmasının zirvede tartışılmadığını belirtti.
Juncker, bunu en kısa zamanda gündemlerine alacaklarını söyledi ve “Bu öneriyi detaylı olarak tartışmadık ama önümüzdeki haftalarda tartışmaya açacağız” dedi.
Ancak bu yönde atılacak bir adım, piyasaları sakinleştirmek için, euro bölgesinin mali sıkıntı içindeki ülkelerinden hâlihazırda 72 milyar dolarlık tahvil satın alan Avrupa Merkez Bankası’nın (ECB) üzerindeki yükü hafifletebilir.
*Bu yazı Bloomberg'de "EU to Create Post-2013 Crisis Tool, Spars Over Near-Term Moves" başlığıyla yayımlanan haberden derlenmiştir.
EkoNet'i Facebook'ta takip etmek için: http://www.facebook.com/#!/HurriyetEkonet EkoNet'i Twitter'da takip etmek için: