Güncelleme Tarihi:
Rusya’nın Ukrayna’ya saldırmasıyla birlikte tüm Avrupa’nın, Avrupa Birliği (AB) ve NATO ülkelerinin kendilerini tamamen yeni bir dünyada bulduklarını kaydeden ve bu süreci 2001’de ABD’ye karşı yapılan 11 Eylül saldırısına benzeten Büyükelçi, “Artık bu gerçekle yaşamak zorundayız. AB, üye ülkeler, NATO ve NATO üyesi olan Türkiye, hepimiz bu saldırganlıktan dolayı topluca bir sınamayla karşı karşıya kaldık. Dolayısıyla birlikte yanıt vermemiz gerekiyor” dedi.
AB’li diplomat, Türkiye’nin bu süreçte izlediği öngörülü, aktif politikayı takdir ettiklerini belirterek şöyle konuştu:
“Önümüzdeki bu süreçte işbirliğimizi nasıl daha da geliştirebileceğimizi ve bu krizin insani, güvenlik ve enerji boyutlarını nasıl birlikte daha iyi idare edebileceğimizi görmemiz gerek. Bence bu AB, üye ülkeleri, NATO müttefikleri ve Avrupa ile Türkiye için bir arada durma zamanı.”
ANKARA-BRÜKSEL TEMASLARI
Türkiye ile AB arasındaki işbirliğinin hangi somut adımları içerebileceği sorusu üzerine, “Bu şok edici yeni gerçekliğin daha ilk günlerini yaşıyoruz” yanıtını veren Meyer-Landrut, önümüzdeki 10 gün içerisinde yapılacak üst düzey görüşmelerde tüm işbirliği olanaklarının ele alınacağını kaydetti.
AB Yüksek Temsilcisi Josep Borrell’in 11-13 Mart Antalya Diplomasi Forumu’na katılıp Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ile görüşeceğini anlatan Büyükelçi, aynı zamanda Türkiye-AB siyasi direktörlerinin Ankara’da temaslarda bulunacağı bilgisini verdi. Meyer-Landrut, “Bu yeni gerçeklikle başa çıkmak için mümkün olduğunca kapsamlı bir işbirliği kurmanın da zamanı olduğunu umuyorum” dedi.
Rusya’nın işgal girişimini başlatmasından bu yana tüm AB ve NATO üyeleri arasında çok yoğun işbirliği başladığını kaydeden Büyükelçi Meyer-Landrut, şunları dile getirdi: “Umuyorum ki bu sahadaki birçok aktör arasında güveni artıracak ve bu da yeni işbirliği alanları açacaktır. Bu hepimizin birlikte karşı durması gereken ve birlikte yönetmemiz gereken bir zorluk. Hepimiz bundan etkileneceğiz ve hem Rusya’ya hem de Ukrayna’ya yakınlığından dolayı özellikle Türkiye de etkilenecek. Dolayısıyla hep birlikte bir yandan Ukrayna’ya destek olup dayanışma gösterirken diğer yandan da savaşın ülkelerimize etkilerini azaltmak için aramızda işbirliği yapmalıyız.”
BOĞAZLARIN ANAHTARI TÜRKİYE’DE
Türkiye’nin Montrö Sözleşmesi’ni uygulayarak Boğazlardan savaş gemilerinin geçmesini engellemesiyle ilgili soruya, “Boğazların anahtarı Türkiye’nin elinde. Bu çok önemli” yanıtını veren Meyer-Landrut, şu görüşü dile getirdi: “AB Büyükelçisi olarak Türkiye’ye gelmeden önce Boğazlarla ilgili bir sorunun sorulacağı, böyle bir konunun gündemime geleceği aklımın ucundan geçmedi. Bu da aslında içinde bulunduğumuz durumun bir göstergesi. Türkiye’nin bu sözleşme kapsamında tüm ciddiyetiyle oynadığı rolü takdir ediyoruz.”