Güncelleme Tarihi:
ZİRVE BİRKAÇ ÜLKEYE BEKLEDİKLERİ CEVABI VERMEDİ
“(AB Liderler Zirvesi) AB’nin dün yapmış olduğu zirve, aslında birkaç ülkeye bekledikleri cevabı vermedi. Çünkü talepleri haklı değildi. Talepleri aslında, Türkiye’nin haklılığını ortaya koyan bir sürecin tam aksineydi. Doğu Akdeniz’deki gelişmeler, bizim bütün bunlar karşısındaki olumlu tavırlarımız, bunların beklediklerini boşa çıkardı. Sağ olsun Avrupa Birliği üyesi ülkeler içerisinde aklıselim sahibi ülkeler burada olumlu tavırlar ortaya koyarak, bu oyunu boşa çıkardılar.
Şimdi Mart 2021’de yapılacak olan zirvede bu işin müzakere edilmesi gibi bir beklenti var. Oradan da herhangi bir şey çıkması mümkün değil. Çünkü Türkiye için haklı olan bir süreç var. Avrupa Birliği üyesi ülkelerin Türkiye’ye vermeleri gereken birçok haklar var. Vize serbestisinden tutun, gümrük muhafiyetine varıncaya kadar.
ABD VE AB’YLE KÖKLÜ İLİŞKİLER
Gerek Amerika Birleşik Devletleri gerekse Avrupa Birliği ile her iki tarafın da asla görmezden gelemeyeceği, kaybetmeyi kesinlikle istemeyeceği çok köklü siyasi ve ekonomik ilişkilerimiz vardır. Türkiye olarak bu ilişkilerin ruhuna halel getirecek hiçbir adım atmadık, atmayız. Diyalog ve işbirliğiyle çözülmeyecek hiçbir meselemiz olmadığını düşünüyoruz.
SAVUNMA SANAYİİNE SALDIRILAR
Gezi’de sokakları karıştırarak, 17-25 Aralık’ta siyaseti esir alarak, çukur eylemlerinden topraklarımızı bölerek, 15 Temmuz’da darbe yaparak, pek çok defalar ekonomimizi çökertmeye çalışarak dize getiremeyenler, aynı amaca CHP’yi kullanarak ulaşmak istiyor. (SİHA’lara, İHA’lara, tanklara, toplara, füzelere ve motorlara saldıran herkesin bilerek veya bilmeyerek Türkiye düşmanı çevrelerin ve küresel silah şirketlerinin çıkarlarını savunduklarını belirterek) Bir başka ifadeyle bu saldırıların her biri istiklalimizi ve istikbalimizi hedef almaktadır. Geçmişte Nuri Demirağ’ı, Vecihi Hürkuş’u, Nuri Killigil’i, Kamil Öçman’ı sindirerek yerli ve milli projelerimizi nasıl baltaladılarsa bugün de aynısını yalanla, iftirayla sinsi oyunlarla yapmaya çalışıyorlar. Ama milletimiz bu defa CHP zihniyetinin ülkeyi bir yarım asır daha geriye götürmesine izin vermeyecek. Ülkemizin savunma sanayisine yapılan hiçbir saldırı masum değildir. Bu saldırıların her biri terör örgütleri ve ülkemize husumeti adeta saplantı haline getiren kimi devletler hesabına yürütülen bir beşinci kol faaliyetidir.
YENİ BİR TEŞKİLAT YAPISI
Partimizi 2023 seçimlerine hazırlayacak yeni bir teşkilat yapısı inşa etmenin gayreti içindeyiz. Hem 20 yıllık geçmişimize sahip çıkacak hem de geleceğe yönelik hedeflerimizi kucaklaşacak bir teşkilat yapısı, sadece AK Parti’nin değil, Türkiye’nin de umutlarının taşıyıcısı olacaktır.”
KATARLI DİYE SALDIRDILAR
"CHP’nin başındaki zatın azgınca saldırıya geçtiği bir diğer konu da uluslararası yatırımlardır. Yatırımcı Amerikalı, İngiliz, Fransız olunca ses çıkarmayıp Katarlı olunca alçakça üzerine saldırmaları, bunların bedenlerine ve ruhlarına sinmiş faşizmin işaretidir. CHP’nin başındaki zat Arifiye’deki tesisi, ‘20 milyar dolarlık Tank Palet Fabrikasını Katarlılara peşkeş çektiler’ ifadesiyle defalarca gündeme getirdi. Salı günü Meclis’te yine yalanını tekrarladı. Bu kadar rahat yalan söyleyen biri artık siyaset biliminin konusu olmaktan çıkmış başka bir bilim dalının ilgi alanına girmiş demektir. 28 Şubat sürecinde başörtüsü yüzünden kız öğrencileri okullara almayanlar bunlar değil miydi? Tek parti dönemi camileri kapatan, Aşık Veysel’i Ulus’a sokmayan bunlar değil miydi?"
CHP'YE: HER TACİZİN HESABINI VERECEKSİNİZ
Erdoğan İl Başkanları Toplantısı’nda, bir hususa daha değinmek istediğini dile getirdi. “Can alıcı ve can sıkıcı konu, CHP’deki tecavüz, taciz, hırsızlık furyasıdır” diyen Erdoğan, şöyle konuştu: “Türkiye’nin ikinci büyük partisinin böyle yüz kızartıcı iddiaların yuvası haline dönüşmüş olmasından biz utanç duyuyoruz. Ancak CHP yönetiminin bu hissiyattan epeyce uzak olduğu anlaşılıyor. Hakikatlerin ortaya çıkması, suçluların cezalandırılması konusunda en küçük bir adım atmıyorlar. Sözde kadın hakları savunucusu sivil toplum örgütlerinin büründüğü derin sessizlik de manidardır.
KILIÇDAROĞLU TEK KELİME ETMİYOR
Yalan olduğu defalarca ispatlanmış iddiaları papağan gibi sürekli tekrarlayan Kılıçdaroğlu da parti teşkilatlarında ve belediyelerinde ayyuka çıkan tecavüz, taciz ve hırsızlık vakaları konusunda tek kelime etmiyor. Partilerindeki tecavüz, taciz ve hırsızlık furyasının üzerini örtmek için seçimlerden iki yıla yakın vakit geçtikten sonra uyduruk dosyalarla eski yönetimleri suçlama kampanyası başlattılar.
BU KURNAZLIK SİZİ KURTARMAYA YETMEZ
Tüm iddiaların muhataplarına ve onları koruyanlara sesleniyorum: Bu kurnazlık sizi kurtarmaya yetmez. Her tecavüzün, her tacizin hesabını vereceksiniz, her hırsızlığın hesabını vereceksiniz, her yalanın, her iftiranın hesabını vereceksiniz. Teşkilatlarınızı ve belediyelerinizi PKK’dan FETÖ’ye kadar terör örgütü mensuplarıyla doldurmanın hesabını vereceksiniz.
BU İDDİALARIN TAKİPÇİSİ OLACAĞIZ
(CHP’lilere seslenerek) Genel merkezinden il ve ilçe teşkilatlarına, belediyelerine kadar CHP’de tecavüz, taciz, hırsızlık kepazeliğine bulaşmış kim varsa hepsinin de ipini pazara çıkaracaksınız. Yoksa bu ithamların gölgesi tüm CHP’lilerin üzerine düşer. Biz böyle bir haksızlığa asla rıza göstermeyiz. Siyaseten farklı düşünsek de CHP’ye oy verenler ve CHP’de siyaset yapanlar içinde namuslu insanlar bulunduğunu biliyoruz. Onların da hakkını, hukukunu, onurunu korumak için bu iddiaların sonuna kadar takipçisi olacağız.
(AK Parti il başkanlarına) Sizlerden de ilinizde bu tür kepazeliklerin üzerine kararlılıkla gitmenizi, olup bitenleri milletimizle paylaşmanızı istiyorum.”