Güncelleme Tarihi:
Gazetenin ABD Savunma Bakanlığı yetkililerine dayandırdığı haberinde, operasyonun ABD yapımı bir insansız hava aracının verdiği istihbarata bağlı olarak yapıldığı öne sürüldü.
ABD Savunma Bakanlığı'ndan üst düzey bir yetkili, "Kararı Türkler verdi. (Operasyon) ABD'nin kararı değildi" dedi.
ABD'li yetkililer, daha önce Türkiye ile istihbarat paylaşımının sürdüğünü söylemiş ancak Uludere'de sivil can kayıplarına neden olan operasyonun istihbaratının ABD'den geldiği iddialarını kabul etmemişti. WSJ'nin haberiyle ABD'li yetkililer bu iddiaları ilk kez doğrulamış oldu.
ABD, Kasım 2007'de Türkiye'ye PKK ile mücadelesinde insansız hava aracı ile istihbarat desteği vermek amacıyla Ankara'da Ortak İstihbarat Bütünleşme Hücresi'ni kurdu. Merkezde, ABD'li ve Türk subaylar yan yana oturarak insansız hava araçlarından gelen gerçek zamanlı görüntüleri izliyor.
"BEN BU İŞLERLE İLGİLENMİYORUM"
ABD'nin Ankara Büyükelçisi Francis Ricciardone, bugün WSJ'in haberinde yer alan iddiaların sorulması üzerine "bu konularla ilgilenmediğini" söyledi.
Ricciardone, "Ben bu konularla hiç ilgilenmiyorum. Türk Amerikan Ticari ilişkilerinin gelişmesi için geziyorum" dedi.
Ancak Ricciardone, olaydan kısa bir süre sonra Uludere ile ilgili yaptığı açıklamada, ABD’nin Türkiye’nin sınır ötesi operasyonlarıyla hiçbir ilgisi olmadığını söylemiş ve “Uludere’de hedef seçimi konusunda hiçbir şey yapmadık. Biz PKK’ya karşı istihbarat desteği sağlıyoruz” demişti.
OLAY GECESİ NE OLDU?
WSJ'nin ayrıntılarına ulaştığı ABD Savunma Bakanlığı'nın Uludere olayıyla ilgili raporuna göre, 28 Aralık gecesi ABD'ye ait insansız hava araçları, sınırın Irak tarafında Türkiye'ye doğru ilerleyen bir konvoyun varlığını tespit etti.
Ankara'daki Bütünleşme Hücresi'nde bulunan ABD askeri görevlileri, teröristlerin sıkça geçiş noktası olarak kullandığı bu bölgede tespit edilen konvoydakilerin terörist mi yoksa sivil mi olduğunu belirleyemedi ve Türk tarafına durumu bildirdi.
Rapora göre, Ankara'daki hücrede bulunan ABD'li görevliler, Türk tarafına konvoyu daha yakından görebilmeleri amacıyla insansız hava aracını yaklaştırabileceklerini iletti. Ancak Türk tarafı bu öneriyi kabul etmeyerek, aracın daha uzak bir noktaya yönlendirilmesini istedi.
ABD de bu talebi kabul ederek, aracın yerini değiştirdi. ABD'li yetkililere göre, bu tarz isteklere uyulması standart bir prosedür.
WSJ'a konuşan görgü tanığı Servet Encü, bombardımandan kısa bir süre önce İsrail yapımı Heron aracının sesini duyduklarını ifade etti. Encü'ye göre, daha sonra savaş uçakları geldi ve bombardıman başladı.
ABD'DE ORTALIK KARIŞTI
Uludere olayı, ABD'de insansız hava araçlarından alınan istihbaratın yabancı devletlerle paylaşılmasına ilişkin tartışmaları da iyice alevlendirdi. Beyaz Saray ve Kongre'nin gündeminde bir süredir yer alan, “Öldürücü insansız hava aracı teknolojimiz konusunda müttefiklerimize ne kadar güvenebiliriz?” sorusu yeniden tartışmaya açıldı.
ABD, hükümetlerin militanlara karşı harekete geçmediği ya da geçemediği Pakistan ve Somali gibi ülkelerde, terörist olduğundan şüphelenilen kişilerin yerlerinin tespit edilmesinde ve bu kişilerin öldürülmesinde silahlı insansız hava araçları ile özel operasyon timlerini kullanıyor.
ABD, Yemen’de, insansız hava aracı operasyonlarını hükümetin onayına bağlı olarak gerçekleştiriyor. Türkiye’de ise operasyonlar için istihbarat sağlıyor ancak saldırılarda doğrudan rol oynamıyor.
WSJ haberinde, halen görevde olan ve eski ABD’li yetkililerin ifadelerine göre, bu tür anlaşmaların dezavantajını bu ülkelerin ABD istihbaratını Pentagon ve CIA’in kontrol edemediği şekillerde kullanmaları olarak tanımladı.
WSJ'ye göre, insansız hava aracı teknolojisini kullanan ülkelerin “meşru hedef” standartları birbirinden farklı. Dolayısıyla bu ortaklıklar ABD’nin kendi güvenliğini çok da ilgilendirmeyen meselelere dahil olması anlamına geliyor.
Temsilciler Meclisi İstihbarat Komitesi Başkanı Cumhuriyetçi Mike Rogers, WSJ’ye yaptığı açıklamada, “Ya bu istihbarat yabancı bir hükümete verilir ve onlar da bu istihbaratla yanlış bir şey yaparsa? Ya bu istihbarat onunla yanlış bir şey yapmak isteyen birilerinin eline geçerse?” diyerek kaygılarını dile getirdi.
TÜRKİYE'DE SORUŞTURMA SÜRÜYOR
Şırnak’ın Uludere ilçesinde sınırın Irak tarafına 28 Aralık gecesi düzenlenen bir hava operasyonunda, PKK'lı sanılan 34 köylü hayatını kaybetmişti.
Kamuoyunda büyük yankı uyandıran operasyona ilişkin incelemelerde bulunan İçişleri Bakanlığı müfettişlerinin hazırladığı rapor ve TBMM İnsan Hakları Komisyonu'na ait belgeler, olayla ilgili soruşturmayı yürüten Diyarbakır Özel Yetkili Başsavcılığı'na sunuldu.
Başsavcılık ayrıca, Genelkurmay Başkanlığı’ndan insansız hava araçlarının aktardığı görüntüleri ve operasyonun bütün aşamalarıyla ilgili bilgi istemişti.