Güncelleme Tarihi:
“Savunma Bakanlığı’nın iç yazışmaları ortaya çıktı; Basın içinde nasıl bir ayrım yapıldığı aydınlandı…”
“Terörün kökünü kurutmak için, ülke içindeki operasyonlar yetmiyor. Özel harekat birlikleri, sınırın diğer tarafına da geçerek, teröristleri etkisiz hale getirmeli. Hükümet, bir an önce sınır ötesi harekata onay vermeli…”
Tanıdık geldi değil mi? Ancak bu tartışmalar, bugünlerde Türkiye’de değil, ABD’de yapılıyor.
Tartışmayı başlatan, New York Times gazetesi. ABD Savunma Bakanlığı’nın, televizyonlara ya da radyolara “uzman analizci” olarak çıkan emekli üst düzey subayları mercek altına alan New York Times, manşetinden duyurduğu haberde bu “uzman analizcilerin” ABD savunma Bakanlığı (Pentagon) tarafından “nasıl kullanıldığını” ortaya koydu.
Habere göre, Irak savaşıyla birlikte başlayan bu “kullanılma” çoğunlukla “çift taraflı” işledi;
|
RALSTON DA “UZMAN ANALİSTLER” İÇİNDE
Televizyonların son beş yıl içinde hemen her fırsatta görüşlerine başvurduğu emekli subaylar arasında Türkiye’nin çok yakından tanıdığı bir isim de var;
Emekli Orgeneral Joseph Ralston…
Bir dönem PKK terörünün bitirilmesi için oluşturulan mekanizmada, Türkiye’den emekli orgeneral Edip Başer ile birlikte çalışan Ralston, şu aralar CBS’te “uzman analizci” olarak görev yapıyor.
PENTAGON “ANDIÇILARI” ORTAYA ÇIKARDI
Pentagon’un uzman-analizciler aracılığıyla kamuoyunu manipüle etme çabasının kanıtları ise, ABD Savunma Bakanlığı’nın iç yazışmaları ile ortaya çıktı. Pentagon’un “andıç”larında, savaşı izleyen gazetecilerin Irak’taki kötü duruma ilişkin yaptıkları haberlerin etkisinin, ancak “kamuoyunun güvendiği, emekli askerlerin televizyonlarda yapacakları yorumlar” ile ortadan kaldırılabileceği üzerinde duruluyor.
Bush yönetiminin ilk altı yılının Savunma Bakanı olan Donald Rumsfeld’in en yakın çalışma arkadaşlarının birbirlerine gönderdikleri e-mail ve iç yazışmalar, “uzman analist” emekli generallerin “Irak’a inceleme gezisine gönderilmesi”, kendilerine “bizzat Rumsfeld tarafından brifingler verilmesi” gibi öneriler içeriyor. Diğer iç yazışmalarda ise, yapılan bu geziler ve verilen brifinglerin sonunda uzman askeri analistlerin “televizyonlarda bu görüşleri ne kadar ifade ettikleri ve bunun kamuoyu üzerinde etkisinin ne olduğu” üzerindeki yorumlar yer etkilerinin ne olduğuna” ilişkin yorumlar yer alıyor.
Kısacası, ABD de bugünlerde büyük bir “andıç krizi” ile boğuşuyor.
“SINIRÖTESİ OPERASYON YAPALIM…”
ABD’deki bir diğer tartışma da, yine Türkiye’deki çok benziyor; Türk kamuoyu Kuzey Irak’taki PKK varlığına karşı sınır ötesi operasyonu tartışırken, ABD’de de Pakistan topraklarından Afganistan’a sızıp, eylem yapan Taliban-El Kaide teröristlerine karşı, “Afganistan’dan Pakistan’a sınır ötesi askeri operasyon yapıp yapmamayı” tartışıyor.
Pentagon, son dönemde iki ülke sınırının Pakistan tarafındaki “kabileler bölgesine” iyice yerleşen Taliban-El Kaide’ye karşı “özel harekat timleri ile” operasyon yapılmasını istiyor. ABD yönetimi ise, şu anda bu konuda kararsız; Kararsızlığın nedeni ise, böyle bir operasyonun zaten siyasi çalkantı içindeki Pakistan’ı iyice karıştırma ihtimali.
Afganistan’daki Amerikan güçleri hali hazırda zaten insansız araçlar (predator) ile Pakistan’ın kabileler bölgesindeki Taliban hedeflerini vuruyor. Ancak Türkiye’ye “Irak’a yönelik askeri operasyonu çabuk bitir” diyen Robert Gates’in başında bulunduğu Amerikan Savunma Bakanlığı, bunun yetersiz olduğunu, bizzat ABD özel kuvvetleri tarafından belirlenen hedeflere operasyon yapılması gerektiğini savunuyor.
Henüz “özel kuvvetlerin yapacağı sınır ötesi operasyon” konusunda ne bir karar yok; Ancak yine Amerikan basınına göre, Afganistan’da durum kötüleşip, Taliban saldırıları arttıkça, Washington yönetiminin Pakistan’a “sınır ötesi operasyon” konusundaki “kararsızlığı” eriyip gidecek gibi görünüyor…