Güncelleme Tarihi:
Polis yetkilileri, King'in California eyaletine bağlı Rialto kentindeki evinin havuzunun dibine batmış durumda bulunduktan sonra kaldırıldığı hastanede öldüğünü belirtti.
Polis Teğmen Dean Martin, King'in adı açıklanmayan nişanlısının yerel saatle 05.25'te polisi araması üzerine harekete geçen polisin King'i havuzdan çıkardığını söyledi. Polisin tıp görevlileri gelene kadar King'i hayata döndürmek için suni teneffüs ve kalp masajı yaptığını belirten Hardin, King'in saat 06.11'de kaldırıldığı hastanede öldüğünü kaydetti.
İSYANA YOL AÇAN VİDEO / WEB TV
Polis raporunda, olayda herhangi bir zor kullanma izine rastlanmadığı bildirildi. Soruşturmayı yürüten yetkililer, otopsi raporunun olayın alkol veya uyuşturucuyla bağlantılı olup olmadığını belirleyeceğini söyledi.
Polis Yüzbaşı Randy De Anda, King'in sabahın erken saatlerinden beri evinde olduğunun ve o sırada evde olan nişanlısıyla konuştuğunun belirlendiğini belirtti. De Anda, havuz etrafından yaptıkları aramada alkollü içeceklere veya eşyalara rastlamadıklarını ifade etti.
DAYAK GÖRÜNTÜLERİ OLAY YARATMIŞTI
Siyahi bir Amerikalı olan King, 3 Mart 1991'de Los Angeles kentinin karanlık bir caddesinde hız yaparken polis tarafından yakalanmıştı. Arabadan çıkarılan King'in polisler tarafından cop ve tekmelerle acımasızca dövüldükten sonra şok tabancalarıyla vurulmasına ilişkin görüntüler o sırada evinin dışında olayı sessizce izleyen bir kişi tarafından videoya kaydedilmişti.
Olay, video kaydının bir televizyon kanalına gönderilmesinin ardından öğrenilmiş, King'in dövülme görüntülerinin olaydan bir yıl sonra bile defalarca televizyonlarda yayımlanması, ülkedeki ırksal gerginliği doruk noktaya çıkarmıştı.
Polis tarafından dövüldüğü sırada 25 yaşında olan King daha sonra yaptığı açıklamada, soygun suçundan hüküm giydiği hapishaneden şartlı olarak tahliye edilmiş olmasına karşın alkollü araç kullandığı için polisten kaçmaya çalıştığını itiraf etmişti.
Olayla ilişkili 4 polisin 29 Nisan 1992'de yargılanmalarının ardından beraat etmeleri üzerine ABD'nin Los Angeles kentinde başlayan ayaklanmalarda 55 kişi ölmüş, 2 bini aşkın kişi yaralanmış, kentin pek çok kesimi ateşe verilmişti.
Olayların tırmanması üzerine televizyondan halka seslenen King, "Birlikte geçinebilir miyiz?" sözleriyle ayaklanmaların sona erdirilmesini istemişti.
Beraat kararından birkaç ay sonra, federal sivil kanunları ihlal etmek suçundan mahkemeye sevk edilen Stacey Koon, Theodore Brieno, Timothy Wind ve Laurence Powell adlı polislerden Koon ve Powell suçlu bulunarak 2'şer yıl hapis cezasına çarptırılmış, King'e ise 3,8 milyon dolar tazminat ödenmesine karar verilmişti.