Güncelleme Tarihi:
ABD doları, Yunanistan'da baÅŸ gösteren ve euro bölgesinin diÄŸer ülkelerine de sıçraması olasılığı bulunan borç krizi nedeniyle, euro karşısında bu yılın başından itibaren yüzde 5 deÄŸer kazandı.Â
Wall Street Journal'da (WSJ) yayımlanan bir haber analizde, 2010 başında çoğu ekonomistin doların bu performansını öngöremediğine dikkat çekti. Londra merkezli yatırımı şirketi Partners Capital'in, Ocak ayında 120 uzmanla yaptığı bir araştırmanın sonuçların hatırlatan WSJ, doların değerinde ralli bekleyen katılımcıların oranının o günlerde yüzde 15 oranında kaldığını yazdı.
Bugün ise uzmanların doların yaşadığı çıkışın devam edeceğine yönelik beklentileri artış göstermiş durumda. ABD'li banka Morgan Stanley tarafından yapılan son tahmin, şu anda 1.36 seviyesinde bulunan euro/dolar paritesinin yıl için de gerileyerek 1.24 seviyesine geleceğini öngörüyor.
FED İÇİN ALAN YARATIYOR
Haber analizde, euroya yönelik kaygıların, yatırımcıların ABD'deki varlıklara daha fazla yönelmesini de sağlayacağı belirtilirken, bunun için iki neden sıralandı.
Doların güçlü seyretmesinin ABD için yarattığı ilk fırsat, ABD Merkez Bankası'na (Fed) faiz oranlarını belirlerken hareket alanı yaratmasıyla ortaya çıkıyor.
Güçlü dolar, büyük miktarda ithalat yapan ABD'de, bir yandan enflasyon tehlikesini sınırlarken, diğer yandan ülkenin para biriminin değerinin korunması için faiz artırıma olan gereksinimi de azaltıyor.
Â
Fed'in faiz oranlarında artırıma gitme beklentisinin azalması, borsalardaki düşüş yönündeki düzeltmenin, kısa vadeli olacağı beklentisini yaratması açısından önemli bulunuyor. WSJ, birçok yatırımcının, piyasalarda rallinin başladığı 2009 Mart'ından beri faiz artırımı beklediğini ancak bu beklentinin kırılmasıyla, tahvil piyasasından çıkılıp, yeniden hisse senedi yatırımına yönelişin yaşanacağına dikkat çekti.
Yatırımcılar, euroya yönelik kaygılar sonrasında, daha önce bu yaz yapılmasını öngördükleri faiz artışının, en erken bu yılsonunda yapılacağını hatta 2011 yılına sarkabileceğini düşünüyor.
BÃœYÃœMEYE ETKÄ°SÄ°Â Â
Â
WSJ, eurodan kaynaklanan endişelerin zaten yavaş büyüyen Avrupa kıtasındaki ekonomik büyümeyi daha da karmaşık hale getirecek olmasını ise ikinci neden olarak belirtti.
Küresel finansal krizin etkilerinin silinme işaretleri verirken, ABD'de 2009'un dördüncü çeyreğindeki büyüme yüzde 5.7 olmuş, aynı dönemde euro bölgesi beklentilerin altında kalarak yüzde 0.1 büyümüştü.
2010 için beklentiler de, ortaya çok farklı bir tablo çıkarmıyor. İngiliz Bankası RBS, 2010 yılı için euro bölgesi için yüzde 0.9'luk bir büyüme beklentisine sahipken, bu öngörü, ABD için yapılan ortalama yüzde 2 büyüme tahmininin oldukça gerisinde kalıyor.
Bu da ABD'yi, gelişmiş ülkeler arasında en iyi tercih edilecek ülke konumuna getiriyor.
Â