ANKA
Oluşturulma Tarihi: Eylül 28, 2007 10:56
ABD’li küresel enerji devi AES Corporation, IC İçtaş Enerji ile Türkiye’deki ilk hidroelektrik santrali temelini Karaman Göksu üzerinde kurulacak Damlapınar ve Kepezkaya için attı. 5 kıtada, 28 ülkede çalışan AES, Türkiye’yi bölgedeki çalışmalar için merkez olarak seçtiğini, hem elektrik üretim için santraller kuracaklarını hem de enerji özelleştirmelerine katılacaklarını açıkladı. İlk etapta 600 milyon dolarlık yatırım yapılacak.
Damlapınar ve Kepezkaya Hidroelektrik Santrallerinin ‘online’ sistemle sembolik temel atması için düzenlenen tören Ankara Sheraton Oteli’nde gerçekleştirildi.
GÜLER: AES-IC EVLİLİĞİNDEN İKİZ BARAJ DOĞDU
İftar yemeğinin ardından geçilen törende konuşan Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Hilmi Güler, “AES ve IC İçtaş’ın evliliğinin mutluluk ürünü ikiz baraj oldu. Damlapınar kız, diğeri Kepezkaya oğlumuz diyelim. Bu iki bebek bizim enerji ihtiyacımıza çare olacak iki güzel yatırım” dedi. Özel sektörün önünü açacak yatırımları yaptıklarını belirten Güler, “Daha evvel su akar Türk bakar, diyorduk. Akan suya en fazla şiir yazardık. Şiir çıktı, enerji çıkmadı” diye konuştu.
Türkiye’de hidroelektrikte 20 milyar dolarlık piyasa olduğunu ifade eden Güler, şöyle konuştu:
“10 bin MW’lık (megavat) hazır rüzgar imkanı var. 10 milyar dolarlık rüzgar türbini imkanı var” bilgisini verdi. İktidarları döneminde en önemli hareketin enerji yatırımlarının tabana, Anadolu’ya yayılması olduğunu ifade eden Güler, “Cumhuriyet tarihinde üretilen elektriğin yüzde 48’i son 4.5 senede üretildi ve tüketildi. Son dönemle birlikte yüzde 50. 78 yılın en sıcak yazında birçok, birçok Balkan ülkesi çökerken başarı ile elektrik ürettik ve tükettik. Elektrik tüketim artış oranında Türkiye, dünyada Çin’den sonra ikinci ülke. Bundan sonraki hedef darboğaza uğramamak için yatırımları hızla tamamlamak.”
EROĞLU:"ÖZEL SEKTÖRÜN ÖNÜNDE TAKOZ OLMAYALIM
Çevre ve Orman Bakanı Veysel Eroğlu, Türkiye’de yatırım yapılması gereken alanlarda enerjisinin suyu dahi geride bıraktığını belirterek, yüzde 9 talep artışının dünyada başka yerde görülmesinin zor olduğunu belirtti. Eroğlu, Devlet Su İşleri (DSİ) Genel Müdürlüğü’nün su kullanım anlaşması yaparak hidroelektrik santralleri özel sektöre yaptırması projesi hakkında şu bilgileri verdi:
“1083 adet büyük-küçük hidroelektrik santrali müracaatı oldu. Bunların kurulu gücü toplam 15 bin 200 MW. Yabancı ülkelerle iki işbirliği kapsamında bulunan 16 projeyi de bu projeye dahil ettik ve tamamına müracaat oldu. Elimizdeki bütün hidroelektrik potansiyeli özel sektöre açıldı. 2013’e kadar 130 milyar kWh’lik (kilovatsaat) hidroelektrik potansiyelinin tamamını kullanacağız. Daha önceki hızla gitseydi bu projeler ancak 50 yılda tamamlanırdı.”
Bakan olarak özel sektör projelerini hiç beklememe yönünde tavır sergileyeceğini ifade eden Eroğlu, “Özel sektörün önünü açalım. Önünü açmasak bile takoz olmayalım. O bile yeter” dedi.
GÜNAY: YATIRIMCININ KAFASINI KARIŞTIRMAYALIM
EPDK Başkanı Yusuf Günay, susuzluk ve artan elektrik gereksiniminin su kaynaklarından en verimli şekilde yararlanmayı gerektirdiğini belirterek, “Ülkemizde bu yılın sonunda 185 milyar kWh düzeyinden bir elektrik üretimi yapılması ve bunun 41.6 milyar kWh’sinin hidrolik kaynaklardan karşılanması öngörülüyordu. Ancak bu yıl yaşanan kuraklık ve yağış rejimine bağlı olarak ilk 8 ayda 26 milyar kWh civarında hidroelektrik üretimi yapıldı” dedi. Yılda 7 ila 8 milyar dolar değerinde suyun denize aktığını vurgulayan Günay, şu bilgileri verdi:
“Kurum olarak bugüne kadar toplam 7 bin 600 MW hidrolik santral projesi için özel şirketlere lisans verdik. Bu projelerin yıllık elektrik üretim miktarları 29 milyar kWh düzeylerindedir. Uygun bulanan projeler dahil edildiğinde bu kurul güç 9 bin 300 MW’a, elektrik üretimi ise 35 milyar kWh’ye ulaşmaktadır. Ayrıca Kurumumuz tarafından yaklaşık 3 bin megavatlık bir başvurunun incelemesi de devam etmektedir. Bunlar hem ülkemiz elektrik enerjisi üretimi hem de hidrolik kaynaklarımızın ülke ekonomisine kazandırılması açısından çok önemli büyüklüklerdir.”
Gelecek 5 yılda özel sektör tarafından elektrik sistemine 19 milyar kWh ilave edecek yatırımların devreye alınacağını belirten Günay, yıl başından bugüne ve son 5 ayda yoğunlaşmak üzere EPDK’ya özel sektör tarafından yıllık 95 milyar kWh üretecek ve toplam 10 milyar doların üzerinde yatırım tutarı olan projeler için lisans başvurusu yapıldığını kaydetti. Günay, yatırımlarla ilgili tartışmalara dikkat çekerek, “Yapılması gereken beyhude tartışmalarla kafaları karıştırmak yerine bu yatırımcıları teşvik etmek ve önlerini görmelerini sağlamaktır” dedi.
600 MİLYON DOLARLIK YATIRIM
IC İbrahim Çeçen Yatırım Holding Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Çeçen, mayıs ayında dünyanın önde gelen enerji firmalarından AES ile güçlü ortaklık kurduklarını anımsattı. AES’nin küresel bilgi birikimi ve finansal gücü ile önemli enerji yatırımları yapacaklarını ifade eden Çeçen, “Hidroelektrik santrallerin yanı sıra rüzgar, gaz ve kömür santralleri kuracağız. Dağıtım ve üretim ihalelerine katılacağız” dedi.
18 ayrı hidroelektrik yatırımı için Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu’ndan (EPDK) lisans aldıklarını belirten Çeçen, 2009-2011 döneminde tamamlanacak bu yatırımlarla 390 MW kurulu güç ile 1.7 milyar kWh elektrik üretim kapasitesine ulaşacaklarını, 600 milyon dolarlık da yatırım gerçekleştireceklerini belirtti.
TÜRKİYE’DE YATIRIMIN CAZİBESİNİ İNKAR EDEMEYİZ
AES Corporation İcra Kurulu Başkanı Paul Hanrahan, “Biz küresel bir enerji şirketiyiz. 5 kıtada, 28 ülkede devam eden operasyonlarımız var. 45 bin MW’lık toplam kapasitemiz, 127 adet enerji santralimiz var. 100 milyonun üzerinde tüketiciye hizmet veriyoruz” diye konuştu. Yenilenebilir enerjiye ağırlık verdiklerini kaydeden Hanrahan, dünya genelinde 4 bin MW’lık rüzgar enerjisi kapasitelerinin bulunduğunu söyledi. Türkiye ve içinde bulunduğu bölgenin kendileri için önemli olduğunu vurgulayan Hanrahan, şöyle konuştu:
“Türkiye üç kıtanın kesişme noktasında. Bu da Türkiye’nin daha geniş bir stratejide merkez olması anlamına geliyor. 10 yıldır bu bölgede sabırla araştırma yapıyorduk. Türkiye’de birçok cephede bir rönesans yaşandığını görüyoruz. Türkiye’nin 10 yıl içinde gelişmekte olan ekonomilerin önde gelenlerinden olacağını düşünüyoruz. Türkiye’nin bu bölgede ana enerji koridoru olacağını öngörüyoruz. 20 milyar dolar doğrudan yabancı yatırım çektiniz. Türkiye’de yatırım yapmanın cazibesini inkar edemeyiz. Türkiye, temiz ve güvenilir enerji için hedef noktamız.”
Türkiye’de maden de dahil olmak üzere elektriğin üretiminden dağıtımı ve satışına kadar yer almak istediklerini kaydeden Hanrahan, gazdan elektrik üretmek için de adım atacaklarını, rüzgarın yanı sıra kömür yakıtlı santraller ile de ilgilendiklerini anlattı. Hanrahan, “Neden buradayız? Son derece büyük bir potansiyele sahip bir ülke var. Güçlü ve iyi ekibe sahip bir ortak arıyorduk. Onu da bulduk” dedi.
Konuşmaların ardından Damlapınar mevki ile "online" bağlantı kuruldu. Güler, Eroğlu, Günay, Çeçen ve Hanrahan'ın butona basması ile temsili olarak online üzerinden temel atıldı.
Bakan Eroğlu'nun 23 ay 10 günde bitirilmesi sözünü aldığı iki santralin kurulu gücü 42 MW, yıllık üretimi de 204 kWh olacak.