ABD heyeti Ankara'da, Suriye masada

Toplantıda, ABD heyetine Yakındoğu konularına bakan ABD Dışişleri Bakanı Yardımcısı Elizabeth Jones, Türk heyetine Dışişleri Müsteşar Yardımcısı Büyükelçi Halit Çevik başkanlık ediyor.

İki tarafın da heyetlerinde, ABD ve Türkiye istihbarat kurumlarının temsilcileri ile ordu temsilcileri de yer alıyor.

Toplantı, ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton'un 11 Ağustos'ta yaptığı ziyarette kurulacağını açıkladığı "Türkiye ve ABD ortak çalışma grubunun" hazırlığı amacıyla yapılıyor.

ABD'nin Ankara Büyükelçisi Francis Ricciardone de, yaptığı açıklamalarda Türkiye ve ABD'den uzmanların, Suriye toprakları içinde olası bir insani yardım bölgesi konusundaki ayrıntıları görüşmek üzere toplanacaklarını açıklamıştı.

ABD Büyükelçisi, toplantının iki taraf uzmanlarının "her iki ülkenin de sahip oldukları yetenek ve istihbaratı" karşılaştırmayı amaçladığını söylemişti. Büyükelçi, böyle bir toplantının yapılmasının, Suriye'ye "insani yardım için tampon bölge kurulmasına karar verildiği anlamına gelmediğini" de vurgulamıştı. Ancak Türkiye ve ABD'nin her türlü olasılığa karşı hazırlık yaptıklarını söylemişti.

SURİYE'DEN GELEN SIĞINMACI SAYISI 70 BİNE ULAŞTI

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu ise yaklaşık bir ay önce yaptığı açıklamada, Suriye'den gelen sığınmacı sayısının 100 bin gibi rakamlara ulaşması halinde, insani yardımı Türkiye içinde değil de, Suriye topraklarında ulaştırmanın yollarının aranacağını söyleyerek, olası bir tampon bölgeye ilişkin ilk mesajı vermişti.

Davutoğlu'nun bu açıklamayı yaptığı tarihte Türkiye'deki Suriyeli sığınmacı sayısı yaklaşık 40 binlerde iken, son bir ay içinde sayı 70 bini aştı.

Sığınmacı sayısının artması üzerine de Türkiye, "0 noktasında yardım" kararı aldı. "0 noktasında yardım", Türk yetkililerin Suriye tarafına geçmeden, yardımları Türkiye-Suriye sınırının 0 noktasından Suriyelilere aktarmasını öngörüyor.

Türkiye'nin Suriyeli sığınmacılara yardım için Suriye toprakları içinde bir tampon bölge oluşturması için uluslararası hukuka göre, ya BM Güvenlik Konseyi'nin bu konuda bir karar alması, ya da Suriye hükümetinin böyle bir talepte bulunması gerekiyor.

Ancak Ankara'daki yetkililer, kendi halkına ateş açan Suriye hükümetinin böyle bir onay vermesinin mümkün görünmediğini, BM güvenlik Konseyi'nde ise Rusya ve Çin'in vetosu nedeniyle tampon bölge kararının zor olduğunu kaydediyorlar .Bu durumda ise, Türkiye'nin Suriye'den gelecek yoğun sığınmacı akınına karşılık "nefs-i müdafaa"yı öngören BM Şartı'nın 51. maddesini kullanabileceği ifade ediliyor. 51. madde, üye ülkelere sınırlarında bir tehlike olması halinde, BM Güvenlik Konseyi kararı olmaksızın, komşu ülkeye müdahale hakkı tanıyor.