Güncelleme Tarihi:
20 Ağustos günü ABD’nin Ankara Büyükelçiliği’ne yönelik saldırıya ilişkin iddianamede şüpheli Ahmet Çelikten’in, şüpheli Osman Gündaş’ın yönlendirmesi ve telkiniyle ABD Büyükelçiliği’ni hedef alarak, kullandığı aracın içinden ateş ettiği belirtildi. Elçiliğe ateş açan Çelikten’in ve eylemde kullanılan aracın sahibi Talip Bora Kılıç’ın, FETÖ üyesi olduğuna dair delil elde edilmediği vurgulanan iddianamede, iki şüpheli hakkında örgüt üyesi olamamakla birlikte örgüt adına suç işlemek iddiasıyla ceza istendi.
FETÖ İLE İRTİBATLI
Şüpheli Osman Gündaş’ın da elçilik binasına ateş etme eylemine iştirak ettiği, evinde Fetullah Gülen’e ait çok sayıda kitap ele geçirildiği, FETÖ’nün gizli haberleşme programı ByLock kullandığı tespit edilen 111 kişiyle irtibatlı olduğu belirtildi. Gündaş hakkında örgütü üyeliği suçundan ceza talep edildi.
İddianamede şüpheli Ersin Bayram hakkında ise örgüt yöneticiliğinden ceza istendi. Ersin Bayram’ın örgüt adına para toplayarak, soruşturma geçiren kişilere fon oluşturmak suretiyle yardım ettiği iddia edildi. Bayram’ın şüpheliler Ahmet Çelikten ve Osman Gündaş’ı araç olarak kullandığı, telkin ve yönlendirme yaparak şüphelilerin atılı suçları işlemelerini sağladığı savunuldu.
İddianamede Bayram’ın FETÖ’nün Hava Kuvvetleri Komutanlığı ve Hava Radar Mevzi Komutanlığı astsubay yapılanmasının sivil kanadında mahrem imam olduğu öne sürüldü. Bayram’ın, kullandığı 7 ayrı telefon hattı üzerinde inceleme yapıldığı, alınan HTS raporunda, 525 ByLock kullanıcısıyla irtibatlı olduğunun tespit edildiği belirtildi.
KARLOV BAĞLANTISI
ŞÜPHELİ Ersin Bayram’ın HTS incelemesinde çok kritik bir isimle görüşme yaptığı da iddianamede yer aldı. Bayram’ın, 19 Aralık 2016 tarihinde öldürülen Rusya’nın Ankara Büyükelçisi Andrey Karlov soruşturması kapsamında tutuklanan Ahmet K.’yı 4 Mayıs 2015 tarihinde arayarak ‘66 ve 48 saniyelik’ iki görüşme yaptığı belirtildi. İddianamede Bayram’la ilgili hazırlanan MASAK raporuna da yer verildi. Raporda Bayram’ın FETÖ Çatı Davası’nda yargılanan örgütün üst düzey yöneticilerinden Alaaddin Kaya’nın oğlu Zübeyir Kaya ile para transferi olduğu tespitine yer verildi. İddianamede Zübeyir Kaya hakkında Ankara 16.Ağır Ceza Mahkemesi’nde ‘silahlı terör örgütüne üye olma’ suçundan dava açıldığı, şüphelinin firari durumda olduğu da kaydedildi.