ABD’den 3 DHKP-C’linin başına 3 milyon dolar ödül

ABD Yönetimi, 2013 Şubatı’nda Ankara’daki Amerikan Büyükelçiliği’ne düzenlediği saldırıyla biri canlı bomba iki kişinin ölümüne, bir kişinin de ağır yaralanmasına neden olan Devrimci Halk Kurtuluş Partisi-Cephesi (DHKP-C) örgütünün lider kadrosunun başına ödül koydu. Amerikan Dışişleri Bakanlığı, yayınladığı yazılı bildiriyle, örgütün yönetim kadrosundaki Musa Aşoğlu, Zerrin Sarı ve Seher Şen’in yakalanmasına yardım edecek olanlara her biri için 3 milyon dolar vereceğini duyurdu.

“Adalet için Ödül” başlığıyla yapılan açıklamada, şöyle denildi: “ABD Dışişleri Bakanlığı’nın Adalet için Ödül programı, DHKP-C terörist örgütünün üç önemli lideriyle ilgili bilgiye ödül vaat etmektedir. Bakanlık, Musa Aşoğlu, Zerrin Sarı ve Seher Demir Şen’in her biri için, bulundukları yere dair bir bilgiye 3 milyon dolara kadar ödül verme konusunda yetkilendirilmiştir.”

Amerikan Dışişleri Bakanlığı, ödül duyurusunda yaptığı bilgilendirmede, DHKP-C’nin, Dev-Sol örgütünün parçalanmasından sonra 1994’te kurulduğunu belirtti. Ve grubun 1990’lardan beridir, hem ABD hem NATO hem de Türkiye’ye ait askeri ve diplomatik personel ve tesisler dahil olmak üzere ABD’nin menfaatlerini hedef aldığını vurguladı. Eylemler sonrası da, 8 Ekim 1997’de DHKP-C’nin ABD Dışişleri Bakanlığı tarafından “terörist örgüt” olarak tanımlandığını hatırlattı. Açıklamada, grupla bağlantılı bir intihar bombacısının geçen sene Ankara’daki Amerikan Büyükelçiliği’ne saldırdığı ve Türk güvenlik görevlisi Mustafa Akarsu’nun ölümüne neden olduğu bilgisi de verildi. ABD Dışişleri Bakanlığı, başına ödül konulan DHKP-C yöneticileri hakkında ise şu bilgileri verdi:

Musa Aşoğlu (53): DHKP-C’nin en üst düzey karar organı merkez komite üyesi. Grubun finansal işleri ve Avrupa’daki bağış toplama faaliyetlerini yönettiği düşünülüyor. DHKP-C’ye Hollanda’da yaşadığı sırada 1990’larda katıldı. Çıkan haberlere göre de, 2008’de ölen, örgütün kurucusu Dursun Karataş’ın ardından grubun liderliğini devraldı. 1 Şubat 2013’te ABD Ankara Büyükelçiliği’ne, Mart 2013’te de AK Parti Genel Merkezi’ne düzenlenen saldırıların sorumlusu olduğu haberleri yer aldı.

Zerrin Sarı: DHKP-C’nin kurucusu Karataş’ın karısı ve örgütün merkez komite üyesi. Sarı’nın Belçika, Hollanda ya da Almanya’da yaşadığına inanılıyor.

Seher Demir Şen: 1980’lerde Dev-Sol’a, 1994’te kurulunca da DHKP-C’ye katıldı. Halen DHKP-C’nin merkez komitesinde hizmet ediyor. Şen’in bilinen en son yaşadığı yer Yunanistan’dı ama Yunan terörle mücadele çalışmaları ve güvenlik güçlerinin operasyonları nedeniyle ülkeyi terk etti. Şu anda nerede olduğu teyit edilemedi.

BİLGİLER WEB SİTESİNDE Amerikan Dışişleri Bakanlığı, bu kişilerin nerede olabileceklerine ilişkin bilgilerin “Adalet için Ödül” programının web sitesi www.rewardsforjustice.net üzerinden paylaşılacağını belirtirken, bu kişilerle ilgili bilgi vermek isteyenlerin de aynı web sitesini kullanabileceklerini duyurdu. Ayrıca bilgi vermek isteyenlerin “info@rewardsforjustice.net” adlı e-posta adresine mesaj gönderebilecekleri, 1-800-877-3927 numaralı telefonu arayabilecekleri ya da “Rewards for Justice, Washington, D.C., 20520-0303, USA” adresine posta gönderebilecekleri açıklandı.

Adalet için Ödül programı ABD Dışişleri Bakanlığı’nın Diplomatik Güvenlik bölümü tarafından yürütülürken, Dışişleri kayıtlarına göre 1984’ten beri devam eden uygulama kapsamında şimdiye kadar 80’den fazla kişiye 125 milyon doların üzerinde ödül verilmiş durumda. Amerikan Yönetimi, Saddam Hüseyin’in çocukları Uday ve Kusay’ı da 2003’te bu program çerçevesinde yakalamıştı.

İSTİHBARAT RAPORLARINDA Aşoğlu, Sarı ve Şen’in isimleri, uzun süre kanser tedavisi gören Dursun Karataş’ın ölümü sonrası örgütün liderliğini kimin devralacağına ilişkin hazırlanan Türk istihbarat raporlarında da yer aldı. 2004’te hazırlanan bir raporda örgütün eski Belçika sorumlusu Aşoğlu ve Seher Şen’in adları muhtemel liderler olarak anılmıştı. Zerrin Sarı’ya ilişkin ise eski bir avukat olan, Türkiye Komünist Partisi kökenli Sarı’nın örgüt içerisinde “Saadet“ ve “Abla” adlarıyla bilindiği, Karataş’la sürekli birlikte dolaştığı yazılmıştı.