Güncelleme Tarihi:
Harvard Tıp Okulu'nda kanser araştırmacısı Dr. Tan İnce Kanser insanlığın çözmeye çalıştığı en çetin bilimsel problemlerden biri. Sık sık kanserin tedavisinin bulunduğu ama halktan gizlendiği yolunda iddialar atılıyor ortaya. Harvard Tıp Okulu'nda patoloji ihtisası yapan kanser araştırmacısı Dr. Tan İnce ile kanser araştırmalarını konuştuk. Dr. Tan, sadece ABD'de 500 bin kişinin üzerine çalıştığı kanserde bu iddianın bir komplo teorisinden ibaret olduğunu söylüyor.
Kanser araştırmalarında gelişmeler var mı?
-Önümüzdeki üç beş yıl içinde çok büyük gelişme olacağını zannetmiyorum. En yeni olarak kanserin beslenmesini sağlayan damarları yok edici yeni bir tedavi yöntemi geliştirildi. İlaç deneniyor ama çok erken aşamada.
Onca araştırma yapılıyor, peki ilerleme neden bu kadar yavaş?
- Problem şu: Bir ilaç bulunduktan sonra, onun kanserde işe yarayıp yaramadığı en az 5-10 yıllık denemelerle ortaya çıkıyor. Farelerde başarılı olan ilaçların yüzde 95'i insanda başarısız kalıyor. İnsanda denenmedikten sonra bu ilaçların faydalı olup olmayacağını bilemeyiz.
Gazetelerde 'kansere mucize ilaç' gibi birçok haber çıkıyor.
- Hepsi fareler ve laboratuvarda denenmiş. Bunların yüzde 10'u bile insana faydalı olsaydı şimdiye kadar kanserin hallolması lazımdı.
Kanserde yeni tedavi yöntemleri de mi yok?
- Kemoterapi tekniklerinde de gelişme var ama devrim sayılmaz. Üstelik kemoterapide problemler var. İlaçlar kanser için yeteri kadar spesifik değil, kanserli hücre ile normal hücreyi çok iyi ayırt edemiyor.
KANSER HÜCRESİNİN DİRENCİ
İlaç tedavisinin durumu da mı keyif kaçırıcı?
-Kanser hücreleri ilaçlara hızla direnç gösteriyor. Çünkü kanser tek bir hücre tipinde değil. Bu biraz Darwin'in Evrim Teorisi gibi. Evrimde en dirençliler sağ kalıyor, güçsüzler yok oluyor. Kanserle tedavi de böyle. İlaç en dirençsiz hücreyi öldürüyor, geriye en dirençli hücreler kalıyor. Bunlar tekrar büyümeye başlıyor ve hiçbir ilaç etki etmiyor. Kanserde direnç konusunda çalışanlar normal hücrelere dokunmadan kanseri öldürebilecek bir ilaç yapmaya çalışıyorlar, ama bulamadılar. Sadece kronik bir tür lösemide görülen genetik bir bozukluk var. Bu bir protein üretiyor. Bu proteini hedef alan bir ilaç yapıldı ve çok da başarılı oldu.
Kanser nedeniyle ölümlerde bir azalma yok mu?
-1990'ların ortasına kadar kanserde ölüm oranında istatistiki bir düşme olmadı. Bu da onca çalışmanın faydası yok diye bir karamsarlık yaratıyordu. Kanserde başarılı tedavi ile insan hayatının uzaması arasında 15-20 yıllık bir zaman farkı var. Birkaç yıl evvel kanser nedeniyle ölümlerin sayısında yüzde beş gibi ufak bir düşme yaşandı. İşte bu kanser araştırmalarının sonucu.
100 YIL SONRA
Kanserin en öldürücü olanı hangisi?
- Bir numara akciğer kanseri. Her yıl 180 bin yeni vaka katılıyor. Kadınlarda meme kanseri iki numarada. Erkeklerde prostat kanseri.
Kanser üzerine genetik araştırmalar ne durumda?
- 50 bin 100 bin insan geni olduğu tahmin ediliyor. Bunların 10 bininin ne işe yaradığını biliyoruz. Genom projesiyle geri kalan genlerin hepsinin DNA şifresi bulundu. Ama ne işe yaradıklarını bilmiyoruz. Diyelim ki 100 bin numaradan oluşan bir telefon rehberiniz var. Ama bu numaralardan sadece 10 bin tanesine karşılık gelen isimler belli. Geri kalan 90 bin isim yok. O telefon rehberi ne işe yarayacaksa Genom da şimdilik o kadar işe yarıyor. Bunun sonuçlarının tam olarak değerlendirilmesi 25-50 yıl alabilir.
Sizce kansere ne zaman çözüm bulunur?
-Bir rakam vermek biraz anlamsız. 100 yıl içinde olacağı kesin. 50 yıl içinde olma ihtimali yüksek. Bu konuşmalar insanlarda beklenti yaratıyor. Sanki gelecek yıl kanserin çaresi bulunacak! Yüzün üzerinde denenen ilaç ya da metod var. Bunlardan ancak birkaçı başarılı olabilir.
KOMPLO TEORİSİ
Kanserin çaresi bulundu ama saklıyorsunuz diyen oluyor mu?
-Bilim yapmayan insanın kafasında, bilimci imajı Galileo, Einstein, Newton gibi. Klasik, tek bir bilim adamı birşeyi bulur inancı var. Bu bir komplo teorisi. Kanser araştırmaları, 20. yüzyılın ikinci yarısında yüzlerce insanın katıldığı bir grup aktivitesi. Bu kadar insanın karıştığı bir keşfi bastırmaya imkan yok. Kesinlikle ortaya çıkar. Gerçi Nobel hala bir kişiye veriliyor. Ama o kişi hep bir ekibin parçası.
Araştırmacılar kanserin hangi detayı üzerinde çalışıyorlar?
- ABD'de 500 bin kişi kanser üzerine çalışıyor. Ortada yüzlerce değişik fikir var. Bazıları metastazı (sıçrama) incelemeye çalışıyor. Bazıları kanserin büyümek için ürettiği yeni damarlar üzerinde çalışıyor. Hücrelerin ölüm ve çoğalma mekanizması üzerinde çalışan bir grup var. Bir grup insan da tümörlerin ilaçlara niye dirençli olduğunu anlamaya çalışıyor.
ARAŞTIRMADA BÜYÜK REKABET
ABD'de devlet sağlık araştırması için her yıl 10 milyar dolar ayırıyordu. Önümüzdeki beş yılda bu rakam iki katına çıkarılacak. Bu tutarın onda biri kanser araştırmalarına ayrılıyor. Dolayısıyla yılda 4 milyar dolar sadece kanser araştırmasına harcanacak. Yarım milyon bilim adamı kanseri araştırıyor. Her eyalette bir kanser araştırma merkezi var. Ulusal fon doğrudan üniversite ya da araştırmacılara aktarılıyor. Fonlar araştırmacının üç yıl içindeki bilimsel üretimine bağlı olarak bir rekabet ortamında veriliyor. Üretken olmayanlar bu parayı bir daha alamıyor.