Zeynel LÜLE
Oluşturulma Tarihi: Haziran 22, 2012 00:00
Avrupa Birliği ve Türkiye dün Türk vatandaşlarına ‘Vize Muafiyeti’ sürecini resmen başlattılar. Üç yıl gibi bir zaman alması beklenen bu sürecin ilk adımı, dün Brüksel’de Türkiye’nin AB Daimi Temsilcisi Büyükelçi Selim Yenel’in, ‘Geri Kabul Anlaşması’nı parafe etmesiyle atıldı. Süreç 2.5-3 yıl sürebilir.
AB’yi oluşturan ülkelerin Brüksel’deki Daimi Temsilcileri’nin (COREPER), önceki gün vize muafiyeti konusunda AB Komisyonu’nu ‘yetkilendirmesi’, dün de Lüksemburg’da toplanan AB İstihdam, Sosyal Politika, Sağlık ve Tüketici İşleri Konseyi’nin bu ‘tavsiyeyi’ onaylaması üzerine Türkiye, ‘Geri Kabul Anlaşması’nı (GKA) paraflamayı kabul etti. Geri Kabul Anlaşması, Türkiye üzerinden AB ülkelerine geçen kaçak göçmenlerin, Türkiye’ye iadesini öngörüyor. GKA’nın maliyetinin bir bölümünün AB tarafından karşılanması konusunda da uzlaşıldı.
Süreç nasıl işleyecek
- AB Komisyonu’nun İçişlerinden Sorumlu Temsilcisi Cecilia Malmström, Türkiye ile ‘vize muafiyeti’ sürecini yürütmek için görevlendirilecek.
- Malström, Haziran sonunda Türkiye’yi ziyaret edecek ve vize serbestisi sürecinin başladığı resmen ilan edilecek.
- Ekim veya kasım ayında AB Türkiye’ye “Vize Muafiyeti Eylem Planı”nı sunacak. Türkiye bu eylem planını ‘uygun bulması’ halinde, GKA’yı imzalayacak ve böylelikle “Vize Muafiyeti Eylem Planı” uygulamaya geçirilecek.
- Eylem planının uygulamaya geçilmesi ve ilerleme sağlanmasıyla birlikte Türkiye, TBMM aracılığıyla GKA’yı onaylayacak. Türkiye, ‘vize muafiyeti’ aşamasına gelindiğinde GKA’yı uygulamaya başlayacak.
- Bu uygulamayı, daha önce ‘vize muafiyeti’ süreci yaşayan ülkeler 2,5 veya 3 yıl içerisinde tamamladılar. Türkiye’nin de bu süre içerisinde tamamlaması bekleniyor.
- AB ile vizeler kalkmadan önce Türk vatandaşlarına vize verilmesi kolaylaştırılacak.
Rumlar bastırdı ‘Tüm AB ülkeleri’ ifadesi girdi
Dün yayımlanan ‘Geri Kabul Anlaşması’nda, Güney Kıbrıs’ın ısrarlarıyla ‘AB ve tüm AB ülkeleriyle İçişleri ve Adalet konularında işbirliği yapılması’ yönünde ifadeler yer aldı. Dün, Türkiye’nin AB Daimi Temsilcisi Selim Yenel’in paraf ettiği metin şöyle:
“AB Komisyonu tarafından Türkiye ile AB arasındaki geri kabul anlaşmasının imzalanmasına paralel olarak, kademeli ve uzun vadeli perspektifte vize muafiyeti yönünde adımlar atılması öngörülmektedir. Bu işbirliği, performans bazlı yaklaşım üzerine kurulmalıdır. Türkiye, geri kabul anlaşmasını tam olarak uygulamalıdır. AB ve bütün üyeleriyle adalet ve içişleri meselelesinde tüm üyeleriyle işbirliği içinde olmalıdır.”
AB’den 15 talep
TÜRKİYE ile Avrupa Birliği arasındaki en yüksek karar alma organı olan ‘Ortaklık Konseyi’nin bugün Brüksel’de yapılacak olan 50’nci toplantısında Türkiye’ye ‘15 talep’ sunulacak. Türkiye’yi AB Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış’ın temsil edeceği toplantı için Brüksel’de 21 sayfalık bir ‘Ortak Tutum Belgesi’ hazırlandı. 21 sayfalık metinden öne çıkan bazı görüşler şunlar:
- Türkiye Ortadoğu, Batı Balkanlar, Afganistan/Pakistan, Güney Kafkasya ve Afrika’da önemli bir oyuncu. Bu çerçevede Türkiye, AB ile dış politikasını uyumlu hale getirmeli. Koordinasyon sağlanmalı.
- Türkiye, Suriye krizinde dikkat çekici büyük insani yardım çalışmasında bulundu.
- Siyasi partiler ve sivil toplumun katılımıyla yeni Anayasa için çalışılmalı.
- Kürt sorununa siyasi çözüm bulunmalı.
- Dink davasında gerekli adımlar atılmalı.
- Yunanlıların mallarının iadesinde uluslararası anlaşmalar gözetilmeli.
- Türkiye, Kıbrıs’ta BM gözetiminde BM Güvenlik Konseyi kararları temelinde Kıbrıs sorununa çözüm bulunmasını teşvik etmeli.
- Türkiye, Kıbrıs’ın uluslararası örgütlere üyeliği ve bu örgütlerle işbirliği yapmasını bloke etmemeli.
- Türkiye, Rum Yönetimi ile ilişikleri normalleştirmeli ve Ankara protokolünü uygulamalı.
- Türkiye, Gümrük Birliğini uygulamalı. İlaç, et ve canlı hayvana konulan kısıtlamalar kaldırılmalı
- Adli reformlar yapılmalı.
- Kadın hakları Avrupa standartlarına getirilmeli. Kadına şiddete müsaade edilmemeli.
- AB Türkiye’deki terörü kınıyor. Soruna çözüm için gerekli reformlar yapılmalıdır.
- Düşünce ve ifade özgürlüğü tesis edilmelidir.
- Sosyal Politika ve İstihdam, rekabet politikası başlığında açılış kriterlerini yerine getirilmelidir.