Oluşturulma Tarihi: Kasım 14, 2007 00:00
EPDK Başkanlığı 19 Kasım’da sona erecek olan Yusuf Günay, giderayak, "EPDK var, artık Enerji Bakanlığı’na gerek yok. İstenirse Maden Bakanlığı kurulabilir. Devlet piyasada oyuncu kaldıkça rüşvet bitmez" tartışması başlattı.
Günay, sıfırdan 75 milyar dolarlık bir piyasa düzenlediklerini hatırlatarak, "Bir günde 130 milyar dolarlık yatırım başvurusuyla dünya rekoru kırdık" dedi.
ENERJİ Piyasası Düzenleme Kurulu’nun (EPDK) kurucu başkanı Yusuf Günay’ın altı yıllık görev süresi, 19 Kasım’da sona eriyor. Başbakanlık Kanunlar ve Kararlar Genel Müdürlüğü gibi "bürokrasinin mutfağı" sayılan koltuktan, "hiç bilmediği" EPDK Başkanlığı’na atanınca önce tedirgin olan Günay "bu görevin bütün dünyada kural koymak, düzenleme yapmak ve denetim ağırlıklı olduğuna ikna olunca rahatladığını" söylüyor. Altı yıl önce EPDK Başkanı’nın kim olacağı hükümet için tam altı ay tartışılmıştı. Günay’dan öğreniyoruz ki, tartışmaya DSP-MHP-ANAP koalisyon döneminin Başbakan Yardımcısı Hüsamettin Özkan noktayı koymuş, "Burada seni görmek istiyorum" demiş. Şimdiki hükümetin kendisini hep "öteki bürokrat" gördüğünü söyleyen Günay, "Bu hükümet tarafından atanmadığımı hep hissettim" sitemini paylaşıyor. "Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’na gerek yok. EPDK 6 yıl önce bunun için kurulmuştu. Bakanlığın bütün işini zaten EPDK yapıyor" diyen Günay’la 6 yılı konuştuk.
75 MİLYAR DOLARLIK PİYASA
Gönlünüz rahat mı?
- Hem rahat, hem değil. Rahat, çünkü göreve başlarken elimde sadece beyaz kağıtta bir kararname vardı. Aylarca ek binalarda "misafir kurul" olarak çalıştık. Sıfırdan, 70-75 milyar dolarlık piyasayı düzenledik. Sadece siyasete değil, sektöre karşı da bağımsız olduk. Bir günde 130 milyar dolarlık yatırım başvurusu geldi. Dünyada eşi görülmemiş bu olayın tek bir anlamı vardır. EPDK’ya güven.
Elektrikte rekabet neden sağlanamadı?
- Elektrik fiyatlarının piyasada belirlenmesi gerektiğini hep söyledik. Fakat devletin kendisini özel sektör yerine koyup maliyeti belirleme anlayışının aşılmasını sağlayamadık. Elektrik özelleştirmelerinde herkes hemfikir oldu ama yapılmadı. Dünyanın neresinde elektrik zammı Bakanlar Kurulu kararıyla belirleniyor. Bunun dünyada ne örneği ne de yeri var.
DEVLET VARSA RÜŞVET OLURDevletin oyuncu olmasının sakıncaları nedir?
- Devlet oyuncu olarak faaliyette bulunursa rüşvet yolsuzluktan kendinizi kurtaramazsınız. 60 civarında doğalgaz ihalesi yaptık. Yatırımcılara lisans dağıtırken insanlara ne para dağıttık. Takdir yetkisi de kullanmadım. Yani işin özü sistemde. İşi yapan ile yaptıranın menfaati aynı değil. EPDK olarak doğalgaz dağıtım işini, bütçeden biz yapsaydık, bizde de çıkardı bu tip şeyler. Kanunlar bu yüzden çıkarıldı. AB ülkelerinin hiçbirinde Çin’de bile Enerji Bakanlığı yokken bizde var.
Bakanlık yarın kaldırılsa eksikliği duyulmaz mı?- Enerji işlerini zaten EPDK yapıyor. Botaş, piyasa oyuncusu. Enerji Bakanlığı, Maden İşleri Bakanlığı olabilir. Eksiklik bir yana, biz çok önemli bir fırsatı kaçırma ihtimaliyle yüz yüzeyiz. Türkiye’nin son dönemdeki en önemli iddiası, enerji geçiş köprüsü olmaktı. İran, doğalgazı Türkiye üzerinden Avrupa’ya pazarlamak istiyordu. Ziyaret ettiler. O zaman transit boru hatlarının yapımına izin yetkisi EPDK’nındı. Türkiye’ye 1 milyar dolar taşıma gelir bırakacak bir öneriydi. Konuyu ilgililere ve yetkililere anlattığımda ne oldu biliyor musunuz? Bir ay içinde kanun değiştirilerek yetki bizden alındı ve bakanlığa verildi.
Çiğdem TOKER/ANKARAOdamda puro yakıp, ’senin gibileri çok gördük’ havası atanlar vardıAkaryakıt kaçakçılığı sıfıra indi mi?- Hayır bu kof bir iddia olur. Ama övünerek söyleyebilirim ki, sistemli kaçakçılık tamamen önlendi. Beli kırıldı. Hazine’ye milyarlarca dolarlık vergi artışı sağlandı. Sıfıra inemiyor.
İlk sebep ülkenin coğrafyası. Fiziki sınırları tamamen kontrol altına alma imkanı yok. İkincisi vergilerin haddinden fazla yüksekliği. Ulusal marker ilacı oldu. 15 bin noktadan, numune alıp çok kısa sürede kaçak olup olmadığını anlayacak hale geldik.
Akaryakıt kaçakçılığında, fısıldanan ama açıkça konuşulmayan bir siyaset-aşiret ayağı olduğu söylenir. Bunu hissettiniz mi?
- Yasayı uygulamakta çok katı davrandık. Sektör, en ufak toleransı kabul etmeyecek bir haldeydi. Akaryakıt piyasasında işini gerçekten düzgün yapan şirketler var. Ama ilk başta sektör toplantılarında farklı şeyler hissediyordum. Mesela odama gelip çok rahat koltuğa kaykılıp purosunu da yakıp "Biz senin gibilerini çok gördük. Sen de biraz çocuksun idare ederiz karşılıklı filan" havasında insanlar oldu. Gelinen noktada, herkesin bu objektiflikten memnun olduğu anlaşılıyor.
Enerji Bakanı’yla sorunumu Cumhurbaşkanı Gül’e anlattımEnerji Bakanı Hilmi Güler ile ciddi sorunlar yaşadığınız anlaşılıyor. Bu sorunları hiç hükümete paylaşıp anlatmadınız mı? - Sadece zaman zaman bunları Sayın Cumhurbaşkanımıza (Abdullah Gül) anlatma imkanı buldum. Kendisine teşekkür ediyorum. Sayın Cumhurbaşkanı’nın EPDK’nın görevini ne kadar iyi yaptığına ilişkin bir konuşması vardır. Bu konuşmayı çalışanlarımıza dinletirim zaman zaman. Motivasyona ihtiyaç var.
Kaçak akaryakıttan K.Irak’a 40 milyon dolar gittiğini duydumNasıl bir piyasa bırakıyorsunuz?
- Şunu iddia ediyorum. Artık sistemli kaçakçılık yapılamıyor. Mesela, adam Karadeniz’e kaçak akaryakıt getirse bile bunu vereceği muhatap bulamıyor. Çünkü ulusal marker sistemiyle kaçak akaryakıt anında saptanıyor. Bin tane eleman seyir halinde, bütün Türkiye’yi denetliyor.
Kaçakçılık ile ilgili çok toplantıya katıldınız. Sınır ticareti yoluyla PKK’ya kaynak aktarıldığı tesbitine katılıyor musunuz?- Sınır ticareti yapan araçların depolarında akaryakıt getirme hakkı vardı. Bu, bölgenin petrol ihtiyacı diye başlayıp tüm ülkeye yaygınlaşmıştı. O dönem gelirlerin 40 milyon dolarlık kısmının yasadışı yollarla transfer edildiği söyleniyordu.
Söylenti mi rapor mu?
- Rapor. Başbakanlık’ta görevli olduğum dönemde bir toplantıda, raporlara yansıyan bir tespitti.
Bu yasadışı gelir PKK’ya mı transfer edilmiş?- PKK adıyla değil. Ama yasadışı yollarla Kuzey Irak’a. Artık aşiret reisleri mi, PKK mı, yoksa aralarında paylaşım mı bilemem. Ama zaten 2004’te tankerle petrol getirme olayı kalktı.
20’den fazla şirketten teklif aldım, yasal açıdan gidememBundan sonra ne yapacaksınız
- 20’nin üzerinde şirketten teklif aldım. Hepsine teşekkür ederim. Ama kabul etmem yasal ve ahlaki olarak mümkün değil. Uluslararası alanda ve daha makro çerçevede kişisel danışmanlık yapmayı planlıyorum.
Kamuda görev almayı düşünmüyor musunuz?
- Hayır kırgınım. Çünkü bana hep "öteki" olduğum hisssettirildi.
Günay, EPDK Başkanlığı dönemindeki özel yaşamına ilişkin şu bilgileri verdi: "Ailemle birlikte yapabildiğim tek lüksüm cumartesileri dışarıda
yemek yemek oldu. Çocuklarımı ihmal ettim. Bundan sonra kırılmış kalpleri onarmaya, geçip gidenleri telafi etmeye çalışacağım. Ailecek tutkulu
Galatasaray taraftarıyız. Birlikte GS maçlarını izlemek en büyük hobimiz. Yakın tarih okumaya meraklıyım."