OluÅŸturulma Tarihi: Nisan 20, 2002 00:00
Medya, reklamveren ve reklam ajanslarının temsilcileri Hürriyet Gazetesi'nin farklı bir konsept içinde düzenlediği ‘‘Reklam 2002’’ davetinde biraraya geldi. Hürriyet'in Güneşli'deki merkez binasının eski baskı holünde gerçekleşen davete aralarında Türkiye'nin önde gelen reklamverenleri, reklam ajansları, medya şirketleri ve müşteri ilişkileri direktörlerinin bulunduğu binin üzerinde kişi katıldı.Davetlilerin Yaysat'ın dağıtım kapısından alındığı salona 739 bin gazeteden oluşturulan labirent içinden girildi. Gazete balyalarından oluşan labirentin içinde Hürriyet'in alt markaları olan Hürriyet Cumartesi, Hürriyet Pazar, Bilim, Keşif ve İK ilaveleri sergilenerek davetlilere tanıtıldı. Ayrıca labirentte Hürriyet'in şirket için internet bağlantısı yaptığı ‘Hürriyet extranet’in işleyişi canlı bağlantıyla davetlilere gösterildi. Labirentte bulunan gazete kiosk'unda ise davetlilere gazete ve dergi dağıtımı yapıldı.Davetliler labirenti geçtikten sonra Hürriyet'in eski baskı makinalarının bulunduğu holde oluşturulan farklı bir atmosferdeki davete katıldılar. ENBE şirketi tarafından organize edilen canlı müzik eşliğinde
yemek yiyen davetlilere çıkışta ise kendi resimlerinin de yer aldığı özel baskı gazete takdim edildi. Davet salonunun çıkış bölümünde ise Hürriyet yazarlarının ‘Hürriyet Portreler’ ismiyle yayınlanan özel ilave için çektirdikleri fotoğrafları yer aldı. Davette açılış konuşmasını yapan Hürriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ertuğrul Özkök, ‘‘Bu davet unutmaya başladığımız gazete ortamında bizi gazete paketlerinden oluşan bir labirente soktu’’ dedi.Bu labirentin Hürriyet Gazetesi'nin tirajlarını temsil ettiğini kaydeden Özkök, ‘‘Labirentin uzun olması tirajı simgeliyor. Tiraj ne kadar yüksekse labirent de o kadar uzuyor. Labirentin yüksekliği ise Hürriyet Gazetesi'nin ulaştığı kitleyi temsil ediyor’’ dedi.Özkök şöyle konuştu: ‘‘Aslında anlatmak istediğimiz şey bu metafordaki kadar karmaşık değil. ‘‘Biz ‘iyi satıyoruz' demek istiyorduk. Ama anlatmak isteğimiz şey sadece bu da değildi. Biz bu gazeteyi, ‘Türkiye'nin bütün katmanlarına da iyi satıyoruz' da demek istiyorduk. Hürriyet'in ulaştığı toplumsal katmanlar ne kadar derin ise, labirent de o kadar uzun ve karmaşık.’’‘EN' OLMAYI BİLİYORUZHürriyet Gazetesi Reklam Grup Başkanı Ayşe Sözeri Cemal ise yaptığı kısa konuşmada, ‘‘Hürriyet gazetesi olarak ‘en' olmanın ne demek olduğunu biliyoruz. Bu yıl bizim içinde kolay bir yıl olmayacak ama hep beraber bunun üstesinden geleceğiz’’ dedi. ‘‘İsteklerimizi, fikirlerimizi, aklımızı, olanaklarımızı ve birikimlerimizi hep birlikte çalışarak yükseltmeliyiz’’ diye konuşan Cemal, ‘‘Biz bu davete sahip olduğumuz 1 milyon 840 bin okuyucuyu da çağırmak istedik ama bu kadar insanın buraya sığamayacağı için bizde okurlarımızın okuduğu gazeteleri onları temsilen dizdik’’ dedi.54 yıldır en etkin mecraGerek davetiyesi, gerekse düzenlendiği mekanla büyük ilgi çeken ‘‘Reklam 2002’’de BİAK ve TGI'nın Hürriyet hakkında yaptığı araştırmaları kapsayan ve Hürriyet Reklam Grubu tarafından hazırlananbir
film gösterimi de yapıldı.Filmde, Türkiye'de ÅŸirketlerin hedef kitlelerine etkin ÅŸekilde ulaÅŸmaları için en güçlü mecranın Hürriyet olduÄŸu vurgulandı. 1948 yılında Türkiye'de ‘tesirli reklam' telaffuz edildiÄŸinde akla Hürriyet'in geldiÄŸi belirtilirken 2002 yılına gelindiÄŸinde de yine Türkiye'nin en etkili reklam mecrasının Hürriyet olduÄŸu ifade edildi. Â
button