7 yıldır çocuk doğmuyor
Güncelleme Tarihi:
Oluşturulma Tarihi: Kasım 07, 2007 10:43
Edirne'nin Meriç ilçesine bağlı Hasırcıarnavut köyünde 27 yıldan bu yana süren göç nedeniyle genç nüfus kalmadığından 7 yıldır çocuk doğmuyor.
15 yıldır köyün muhtarlığını yapan 63 yaşındaki Feyzullah Özer, köyde geçim sağlayacak derecede ekonomik faaliyet olmadığından gençlerin 1980'li yıllardan itibaren iş sahası olan kentlere göç ettiğini söyledi.
1970 yılında köyün yakınına tuğla ocağı kurulduğunu ve burada bin kişinin çalıştığını ifade eden Özer, bu zaman içinde köye modern evler yapıldığını, ancak 1974 yılında tuğla ocağının kapanmasıyla fazla bir mal varlığı olmayan köylünün zor günler geçirmeye başladığını ifade etti.
Özer, “1980'li yıllarda köyümüzdeki gençler iş olmadığından İstanbul, Tekirdağ'ın Çerkezköy ve Kırklareli'nin Lüleburgaz ilçelerine göç etmeye başladı. 1980 yılına kadar 1501 olan köy nüfusu önce 916, şimdi ise 710 kişiye düştü. Şu anda köyde bulunan 260 hane ise geçimini çeltik ve hayvancılıktan sağlıyor” dedi.
ÇOCUK SESİNE HASRETLER
Köyün yaş ortalamasının 45-50 olduğunu belirten Özer, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Köyümüzde genç nüfus olmadığından en son doğum 2000 yılında oldu. Köyümüzde öğrenci sayısı da 8'e düştüğünden ilköğretim okulumuz kapandı. Şimdi öğrencilerimiz taşımalı sistemle Meriç ilçesine giderek orada eğitim görüyorlar. Önceki yıl köyümüzdeki son çocuklarımız için park yaptırdım. Fakat park kullanılmadığından paslanmaya başladı. Köyümüzde çocuk sesine hasret kaldık.
Özellikle yaz tatilleri ve bayramlarda köyümüzün nüfusu 2 bine ulaşıyor. Bu nedenle kahvehaneler dolup taştığı gibi yollarda bile birbirimize sürtünerek geçiyoruz.
Ayrıca köyümüzden göç edip de başka topraklarda ölen kişiler vasiyeti üzerine cenazeleri köyümüze gönderiliyor. 17 dekarlık mezarlığımıza diğer illerden gelen yılda ortalama 15-20 kişi cenaze defnediliyor.”
OKUR YAZAR ORANI “YÜZDE 100”
Özer, köyün okur yazarlık oranının yüzde 100 olduğunu belirterek, köyde yaşayan 90 yaşındakilerin bile okuma yazma bildiğini belirtti.
Şimdiye kadar köyden bir doktor, 5 hakim ve savcı, 2 avukat, bir veteriner, 20 öğretmen çıktığını anlatan Özer, şöyle konuştu:
“Köyümüzden göç edenler özellikle İstanbul'un Sefaköy semti ile Çerkezköy ilçesine bağlı Kapaklı beldesi ve Lüleburgaz ilçesine yerleşiyorlar. Şu anda ortalama 1500 köylümüzün yaşadığı Sefaköy'de kurulan Hasırcıarnavut Köyü Yardımlaşma ve Dayanışma Derneğinin 400 üyesi bulunuyor.”
GÖÇ, CEVİZLE ÖNLENECEK
Köyün toplam 7 bin dekar arazisi olduğunu, fakat bayır ve ovadan oluşan arazinin sadece 5 bin dekarının ekilebildiğini anlatan Özer, köyde 100 kişinin ise hiç arazisi olmadığını söyledi.
Göçü önlemek amacıyla Ağaçlandırma ve Erozyon Genel Kontrolü Genel Müdürlüğünce 2000 yılında köy tüzel kişiliğine ait 1200 dekar alanda özel aşılı ceviz ağaçlandırma çalışması yapıldığını belirten Özer, bu yıl da 500 dekar alana ceviz ektiklerini kaydetti.
1200 dekar alandaki ceviz ağaçlarını 175 kişi arasında paylaştırdıklarını ifade eden Özer, yeni dikilen 500 dekar alandaki ceviz ağaçlarını da 120 kişiye verdiklerini belirtti.
Bir ceviz ağacının 5 yıl içinde ürün vermeye başladığını bildiren Özer, bir ton cevizin şu anda 7 bin YTL civarında olduğunu, bu çalışmanın köylüyü doğduğu toprağa döndüreceğine inandığını söyledi.
1970 yılında köyün yakınına tuğla ocağı kurulduğunu ve burada bin kişinin çalıştığını ifade eden Özer, bu zaman içinde köye modern evler yapıldığını, ancak 1974 yılında tuğla ocağının kapanmasıyla fazla bir mal varlığı olmayan köylünün zor günler geçirmeye başladığını ifade etti.
Özer, “1980'li yıllarda köyümüzdeki gençler iş olmadığından İstanbul, Tekirdağ'ın Çerkezköy ve Kırklareli'nin Lüleburgaz ilçelerine göç etmeye başladı. 1980 yılına kadar 1501 olan köy nüfusu önce 916, şimdi ise 710 kişiye düştü. Şu anda köyde bulunan 260 hane ise geçimini çeltik ve hayvancılıktan sağlıyor” dedi.
ÇOCUK SESİNE HASRETLER
Köyün yaş ortalamasının 45-50 olduğunu belirten Özer, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Köyümüzde genç nüfus olmadığından en son doğum 2000 yılında oldu. Köyümüzde öğrenci sayısı da 8'e düştüğünden ilköğretim okulumuz kapandı. Şimdi öğrencilerimiz taşımalı sistemle Meriç ilçesine giderek orada eğitim görüyorlar. Önceki yıl köyümüzdeki son çocuklarımız için park yaptırdım. Fakat park kullanılmadığından paslanmaya başladı. Köyümüzde çocuk sesine hasret kaldık.
Özellikle yaz tatilleri ve bayramlarda köyümüzün nüfusu 2 bine ulaşıyor. Bu nedenle kahvehaneler dolup taştığı gibi yollarda bile birbirimize sürtünerek geçiyoruz.
Ayrıca köyümüzden göç edip de başka topraklarda ölen kişiler vasiyeti üzerine cenazeleri köyümüze gönderiliyor. 17 dekarlık mezarlığımıza diğer illerden gelen yılda ortalama 15-20 kişi cenaze defnediliyor.”
OKUR YAZAR ORANI “YÜZDE 100”
Özer, köyün okur yazarlık oranının yüzde 100 olduğunu belirterek, köyde yaşayan 90 yaşındakilerin bile okuma yazma bildiğini belirtti.
Şimdiye kadar köyden bir doktor, 5 hakim ve savcı, 2 avukat, bir veteriner, 20 öğretmen çıktığını anlatan Özer, şöyle konuştu:
“Köyümüzden göç edenler özellikle İstanbul'un Sefaköy semti ile Çerkezköy ilçesine bağlı Kapaklı beldesi ve Lüleburgaz ilçesine yerleşiyorlar. Şu anda ortalama 1500 köylümüzün yaşadığı Sefaköy'de kurulan Hasırcıarnavut Köyü Yardımlaşma ve Dayanışma Derneğinin 400 üyesi bulunuyor.”
GÖÇ, CEVİZLE ÖNLENECEK
Köyün toplam 7 bin dekar arazisi olduğunu, fakat bayır ve ovadan oluşan arazinin sadece 5 bin dekarının ekilebildiğini anlatan Özer, köyde 100 kişinin ise hiç arazisi olmadığını söyledi.
Göçü önlemek amacıyla Ağaçlandırma ve Erozyon Genel Kontrolü Genel Müdürlüğünce 2000 yılında köy tüzel kişiliğine ait 1200 dekar alanda özel aşılı ceviz ağaçlandırma çalışması yapıldığını belirten Özer, bu yıl da 500 dekar alana ceviz ektiklerini kaydetti.
1200 dekar alandaki ceviz ağaçlarını 175 kişi arasında paylaştırdıklarını ifade eden Özer, yeni dikilen 500 dekar alandaki ceviz ağaçlarını da 120 kişiye verdiklerini belirtti.
Bir ceviz ağacının 5 yıl içinde ürün vermeye başladığını bildiren Özer, bir ton cevizin şu anda 7 bin YTL civarında olduğunu, bu çalışmanın köylüyü doğduğu toprağa döndüreceğine inandığını söyledi.