OluÅŸturulma Tarihi: Åžubat 14, 2001 00:00
HÜRRİYETİhlas Finans'ta yaşananlar var bugün yine manşette. Kurumun patronu Enver Ören, faizsiz finans sistemine inanan yüzbinlerce kişiyi mağdur ederken, sahibi olduğu TGRT'de bazı sanatçılara milyarlar verilmiş. Ünlü sanatçı Seda Sayan, TGRT'de yaptığı program karşılığında ayda 80 milyar lira, Gülben Ergen ise 40 milyar lira maaş alıyormuş. Ayrıca bazı sanatçılara cip de hediye edilmiş. Bu kuruma parasını yatıran 500 bin kişi varmış. İhlas Finans'la birlikte borsadaki işlem sırası kapatılan İhlas Holding A.Ş, İhlas Finans Kurumu'nun iştiraklerinden sadece biri olduğunu, holdingin ve diğer şirketlerin İhlas Finans'ın borçları nedeniyle herhangi bir yükümlülüğü bulunmadığını açıklamış. Holding bu açıklamayı IMKB'ye göndermiş. Türkiye İş Bankası'nın Telecom İtalia ile birlikte 0555 alan koduyla işleteceği GSM 1800 şebekesinin markası açıklanmış dün. "aria" olarak faaliyet gösterecekmiş Türkiye'nin 3. GSM şebekesi. GSM 1800 ihalesini 2 milyar 525 milyon dolarlık teklifle kazanan ve Cumhuriyet tarihinin en yüksek meblağlı özelleştirmesini gerçekleştiren İş-Tim Genel Müdürü Giuseppe Farina, Swiss Otel'de yapılan tanıtım toplantısında, kapsama alanı olarak önümüzdeki 2 yıl içinde Türk halkının yüzde 50'sine, 5 yıl içinde de yüzde 90'ına ulaşmayı hedeflediklerini açıklamış. Farina, aria'nın baz istasyonu sorununu ortaya çıkarıp çıkarmayacağı konusundaki soruya da, "Bizim sistemimizin hiç kimseye zararı olmadığına sizi temin ederim" diye yanıt vermiş. MHP'nin eski lideri Alparslan Türkeş'in İngiltere'deki hesabında çıkan ve kızları arasında miras kavgasına yol açan 1.1 trilyon lirası, konuşulmaya devam ediyor. Konu iyice anlaşılmaz hale gelmiş son yapılan açıklamalarla. Dönemin bir MHP yöneticisi "Parayı Avrupa Türk Federasyonu'ndan aldık", Alparslan Türkeş'in oğlu Tuğrul Türkeş, "İade ettik" demişti. Avrupa Türk Federasyonu Başkanı Çetin ise "Ne verdik, ne aldık" diyormuş. Usta gazeteci Nezih Demirkent'in dün yapılan cenaze töreninde bir acı daha yaşanmış. Cenazede fenalaşan gazeteci Kemal Diyarbekir de hayatını kaybetmiş. Kalp krizi sonucu ölen Diyarbekir'in cenazesi de bugün kaldırılacakmış. Dışişleri Bakanı İsmail Cem, 1993 yılında terör nedeniyle durdurulan İstanbul-Tahran yolcu seferlerinin, önümüzdeki aydan itibaren yeniden başlanacağını açıklamış. 73. Oscar Ödüllerinin adayları da açıklanmış dün. Russell Crow'un başrolünü oynadığı Gladyatör bu yıl 12 dalda aday gösterilerek Oscar'ın favorisi olmuş. MİLLİYETAlparslan Türkeş'in mal bayanında yer almayan bir arsa ve bir ev daha çıkmış ortaya. Tuğrul Türkeş, babası öldükten sonra terekesinden çıkan 4 - 5 tapunun aslında MHP'ye ait olduğunu söyleyerek, bunu da Bahçeli'ye ilettiklerini ve feragat edeceklerini anlatmış. MHP Kayseri eski Milletvekili Seyfi Şahin, Alparslan Türkeş'in sonradan ortaya çıkan mal varlığının kendisine değil, "dava"ya ait olduğunu savunmuş bir gazetede yazdığı yazıda. Bu arada Avrupa Türk Federasyonu'nun o dönemdeki başkanı Mehmet Erdoğan da bir açıklama yaparak, "Bizim böyle bir hesabın varlığından hiçbir bilgimiz olmadı. Böyle bir gelenek de yoktu zaten. Yardım yapılacakların adresleri gösterilir oralara verilirdi. Zaman zaman merhum, kendisi şuraya buraya verin derdi" demiş. Bugün Sevgililer Günü. Gazetenin yazdığına göre bugün halkın gündemi ne siyaset, ne de ekonomiymiş. Sadece bu günü düşünüyormuş herkes. Haberde, bugünle ilgili hala hazırlık yapmayanlara öneriler de yer alıyor. İlgilenenlere duyurulur. Nezih Demirkent'in cenaze töreninin dün yapıldığı haberi de var ilk sayfada. Dünya Gazetesi'nde sonra da Türkiye Gazeteciler Cemiyeti önünde bir tören düzenlenmiş. Törende Demirkent'in torunu Feyzan Ersinan hüzünlü bir konuşma yapmış. Bu törende kalp krizi geçirerek hayatını kaybeden Hürriyet Gazetesi'nin 55 yaşındaki belediye muhabiri Kemal Diyarbekir, iki çocuk babasıymış. Nazım Hikmet'in Türk yurttaşlığından çıkarılmasına ilişkin Bakanlar Kurulu kararının ortadan kaldırılmasına yönelik kararnameye ilişkin anlaşmazlık DSP ile MHP arasında kriz boyutu kazanmaya başlamış. MHP'li Ulaştırma Bakanı Enis Öksüz, Başbakan Bülent Ecevit'in imza koyduğu kararnamenin hukuka aykırı olduğunu öne sürüyormuş. Öksüz, "Ölen biri için ailesi ve avukatı vatandaşlık için başvuramaz. Bu, hukuka aykırı. Öbür dünyadan getirin, dilekçesini verin. Biz de kabul edelim" diyormuş. Türkiye'nin üçüncü GSM operatörü olan İş-Tim'in tanıtım toplantısı da anlatılmış. "Aria" adıyla piyasada yer alacak olan sistem, 0555 alan koduyla hizmete başlayacakmış. SABAHHayata Dönüş Operasyonu ile F tipi cezaevlerini kullanıma açan Adalet Bakanlığı, bu kez de cezaevindeki yaşamı düzenlemeye yönelik radikal önlemler içeren yeni bir paketi uygulamaya koymaya hazırlanıyormuş. "Cezaevlerine kışla disiplini" denmiş haberin başlığında. Hazırlanan genelgeye göre, koğuşlarda bulunan ve cezaevi isyanlarında güvenlik güçlerine karşı bomba ve alev makinesi olarak kullanılan piknik tüplerinin tamamı toplatılacakmış. Yarından itibaren uygulamaya girecek olan genelge gereğince, tutuklu ve hükümlüler bundan böyle koğuşlarda
yemek pişiremeyeceklermiş. Kantinlerde, hazır gıdalar satılabilecekmiş sadece. Elektrik ocakları da yasaklanıyormuş. Çayını kendi yapmak isteyenlere parasını ödedikleri takdirde elektrikli su ısıtma aletleri verilecekmiş. Kıyafet sınırlaması da geliyormuş. Herkes istediği kadar çok giysi sokamayacakmış içeri. Ayrıca sadece muhabbet kuşu ve kanarya beslemesine izin varmış mahkumların. Başka ne besliyorlardı acaba? Çok merak ettim. Nezih Demirkent'in gözyaşları içinde son yolculuğuna uğurlandığı haberi de yer almış ilk sayfada. Yanlış iğne sonucu kolunu kaybeden Ayşen'in ailesi, SSK'dan kazandıkları tazminatı alabilmek için yatırmaları gereken harç olan 1 milyar 200 milyon lirayı bulamamış. Bu parayı, ineklerini satarak karşılamayı düşünüyorlarmış. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Sabih Kanadoğlu, Komünist Parti'nin adı konusundaki yasaya aykırılığın giderilmesi için ihtar verilmesi istemiyle Anayasa Mahkemesi'ne başvurmuş. 19 Temmuz 2000 tarihinde kurulan parti ile ilgili inceleme sürüyormuş. Ancak partinin 'Komünist' adı ile kurulması, Siyasi Partiler Yasası'na açık aykırılık oluşturuyormuş. RADİKALMurat Yetkin'in MHP ile ilgili yazısı var manşette. Türkeş'le birlikte 12 Eylül sonrası Mamak'ta Sıkıyönetim Mahkemesi'nde idam cezası istemiyle yargılanan eski bir MHP'li, "Bir bakın bakalım, bildiğimiz kadarıyla Türkeş hapisteyken Kader Sokak'taki evi parasızlık yüzünden satıldı. Daha sonra Türkeş asker emeklisi maaşıyla, milletvekili maaşıyla mı bu trilyonları tasarruf edip biriktirdi? Hepsi ülkücülerin verdiği bağışlarla mı biriktirildi?" diyormuş. Yetkin'in yazdığına göre şu anda MHP ile ilişkileri kalmamış eski partililerin anlattıklarının bir kısmı, gazeteye yazılamayacak kadar tehlikeli ya da uçukmuş. "Ancak bir kısmı doğrudan kamu çıkarını ilgilendiriyor ve iddia düzeyinde de olsa dile getirilmesi gerekiyor" demiş Yetkin. MHP'liler 80 sonrası dönemi ikiye ayırıyorlarmış. İlk dönem, maddi sıkıntı nedeniyle Türkeş'in evinin satılması ile başlıyor, mahkemelerin ve siyasi yasakların kaldırılmasıyla devam ediyor ve Türkeş'in 12 Eylül öncesi Milliyetçi Cephe arkadaşı Erbakan'la ittifak yaparak 1991'de yeniden TBMM'ye seçilmesiyle son buluyormuş bunlara göre. Ancak 91 sonrası Meclis ve toparlanma döneminde, Türkeş ve MHP'nin siyasi gücüyle birlikte maddi varlığının da arttığı öne sürülüyormuş. 1995 yılında yaşanan bir örnek de anlatılmış. DYP-CHP koalisyonunun bozulmasının ardından, erken
seçim ve Antiterör Yasası'nın yumuşatılması gündemdeymiş. Türkeş önce ikisine de şiddetle karşı çıkmış, ancak son gün karar değiştirmiş. Değişikliğin sebebinin, Başbakan Çiller'in Türkeş'e el altından yaptığı, bazı iddialara göre 2 milyon doları bulan 'seçim desteği' olduğu iddia ediliyor. Kuraklık nedeniyle barajlar boşalırken, barajlardaki suyun artmaması halinde büyük sıkıntı yaşanacağını söyleyen TEAŞ Genel Müdürvekili Ömer Esirgemez, çözüm için, "Kar yerine yağmur yağsın diye dua ediyoruz. Siz de buna katılırsanız sevinirim" demiş. Haberin başlığında, "İşimiz duaya kaldı" denmiş zaten. Devlet Meteoroloji İşleri Genel Müdür Yardımcısı Recep Yılmaz ise, birkaç gün içinde etkisini gösterecek yağışlı havanın Türkiye'nin kuraklığa çare olacağını açıklamış. Yılmaz, "Akdeniz kuşağının yağış almasını bekliyoruz. Nisana kadar havanın mevsim normallerine döneceğini tahmin ediyoruz. Mayısa kadar da yurdumuzun yağış alacağını hesaplıyoruz. Yağışlardan umutluyum" diye konuşmuş. Scott'un yönettiği 'Gladyatör' filmi, 12 dalda Oscar ödülüne aday gösterilmiş. Tayvanlı Lee'nin 'Kaplan ve Ejderha'sı 'En İyi Yabancı
Film' dahil 10 dalın adayı olurken, Soderbergh iki filmle 'En Ä°yi Yönetmen' seçilmeyi bekliyormuÅŸ. 'En Ä°yi Kadın Oyuncu' adaylarından birinin de Julia Roberts olduÄŸu yazılıyor bu konudaki haberde. CUMHURÄ°YETMehmet AÄŸar parti arıyormuÅŸ. Susurluk sanığı milletvekilini DYP'den sonra MHP'nin de istemediÄŸi belirtilmiÅŸ. Fevzi ŞıhanlıoÄŸlu'nun cenaze töreninde Tansu Çiller'le yakınlaÅŸma ortamı yaratan Mehmet AÄŸar'ın, geçen aylarda MHP'de de nabız yokladığı öğrenilmiÅŸ. AÄŸar'ın bir aracıyla yürüttüğü giriÅŸimin, MHP Elazığ Milletvekili Mustafa Gül ve teÅŸkilatın tepkisi nedeniyle sonuçsuz kaldığı söyleniyormuÅŸ. TEAÅž Genel Müdür Vekili Ömer Esirgemez, dün düzenlediÄŸi basın toplantısında, daha önce bıçak sırtı olarak belirtilen kritik enerji durumu hakkında bilgi vermiÅŸ. Hava sıcaklığının mevsim normallerinin üzerinde seyretmesi ve alınan tasarruf önlemleriyle günlük 25 milyon kilovatsaat tasarruf saÄŸlanmış. Bu ÅŸartlar devam ettiÄŸi takdirde, elektrik kesintisine gerek kalmayacakmış. Fırat havzasına kar yerine yaÄŸmur yaÄŸması için dua ettiklerini belirten ve gazetecilerden de dua etmelerini isteyen Esirgemez, su miktarının artmaması durumunda elektrik sıkıntısı doÄŸacağını söylemiÅŸ. Af Yasası için uzun süre bekletilen dokunulmazlık dosyaları, yasanın çıkmasından sonra da 'aftan yararlanan milletvekillerinin belirlenmesi' amacıyla Adalet Bakanlığı'ndan beklenen yazıya takılmış. Bakanlık, bilgilendirme yazısını henüz göndermemiÅŸ. Çete suçları af kapsamına girmemesine karşın oylamalar yapılarak dokunulmazlıkların kaldırılması için adım atılmamış henüz. Susurluk Komisyonu eski üyesi, CHP'li Fikri SaÄŸlar, konunun siyasi ayağının çözülmesi için Mehmet AÄŸar ve Sedat Bucak'ın dokunulmazlıklarının hemen kaldırılması gerektiÄŸini söylemiÅŸ. SaÄŸlar, "BaÅŸta Süleyman Demirel olmak üzere, Tansu Çiller, Mesut Yılmaz ve DoÄŸan GüreÅŸ bildiklerini anlatmalı" diyormuÅŸ. Susurluk düzeninin bugün hala sürdüğünü de söyleyen SaÄŸlar, pek çok bilgi ve belgenin tahrip edildiÄŸini de iddia ediyormuÅŸ. Ä°hlas'ın sabıka dosyasının kabarık olduÄŸu yazılıyor bir baÅŸka ilk sayfa haberinde de. Kurumun adı, kamu bankalarından usulsüz kredi aktarımı ve sahte evrak düzenlemeye kadar bir çok yolsuzluÄŸa karışmış bugüne kadar. Ä°yi günler. Asuman ALPASLAN - 14 Åžubat 2001, ÇarÅŸamba Â
button