OluÅŸturulma Tarihi: Ocak 25, 2001 00:00
HÜRRİYETDiyarbakır Emniyet Müdürü'ne yapılan saldırı, manşette. "Yazık, çok yazık" denmiş. Emniyet Müdürü Gaffar Okkan'ın makam otomobili ile koruma aracına Şehitlik Kavşağı'nda bomba atıp kalaşnikof silahlarla tarayan teröristlerin kurşunlarına hedef olan şoförü ile 4 koruması da şehit olmuş. 4 polis saldırıdan yaralı olarak kurtulmuş. Şehit polislerden Atilla Durmuş'un, Sağlık Bakanı Osman Durmuş'un kuzeni olduğu açıklanmış. Üç ya da dört kişi oldukları sanılan saldırganlardan biri de, yaralı olarak kaçmış. Pusuda Hizbullah gölgesi olduğu belirtiliyor haberde. Bu örgütü çökerten Gaffar Okkan, örgütün ilk hedeflerinden biriymiş. Bu ilde 3 yıldır Emniyet Müdürlüğü yapan Okkan, halk tarafından da çok seviliyormuş. Bir süre önce adı İstanbul Emniyet Müdürlüğü için geçmiş. Ancak Tantan, "Diyarbakır'da başarılı işler yapıyor, onlara devam etsin" diye düşünmüş. Eski MİT'çi Mahir Kaynak'ın, yeni Şafak Gazetesi'nde yayınlanan anlarında MİT'le ilişkili diye tarif ettiği Yılmaz Güney'in eşi Fatoş Güney, dün bir açıklama yapmış. Yılmaz Güney'le bir MİT'çinin ilişkisi varmış ama bunun MİT'çi olmak anlamına gelmediğini söylemiş. 12 Mart döneminde diğer solcu aydınlar gibi Yılmaz Güney'in de gözaltına alındığını anımsatan Fatoş Güney, sözü edilen MİT elemanı ile Yılmaz Güney'in gözaltında yapılan sorgu sırasında tanıştıklarını, sonradan dost oldukları MİT'çi Necati'nin kendisini de gözaltından kurtardığını açıklamış. Necati Bey, Yılmaz Güney'in çocukluk arkadaşıymış. Sorgu sırasında kendisini Güney'e hatırlatmış. Daha sonra da ailece görüşmeye başlamışlar. Bu iddiaları Güney'in eski dostlarına da sormuşlar. Bir kısmı olayı doğrularken diğer bir kısmı böyle bir şeyden haberleri olmadığını söylüyorlar. ABD'nin Ankara Büyükelçisi Robert Pearson, sözde Ermeni soykırımı iddialarını uçan daire söylentilerine benzetmiş. Pearson, "Kimi uçan daire gördüm der, kimi de görmediğini söyler. Ama aslında uçan daire yoktur. Ermeni meselesi de buna benziyor" diye konuşmuş. Büyükelçi bu açıklamaları, yeni ABD konsolosluğu binasının temel atma töreninde yapmış. Yaz tatilinde Fethiye'de tanışıp evlenmeye karar veren Harranlı Yılmaz Afşin ile Ermenistanlı Gayena Taroyan, yine birleşememiş. Şanlıurfa'daki düğün sırasında "vizesi bitti" diye gözaltına alınıp sınır dışı edilen Gayena'ya bu kez de babası izin vermiyormuş. Damat Yılmaz'ın ise aşkı için Ermenistan'a gitmeye razı olduğu bildiriliyor. MİLLİYETDiyarbakır'da yaşanan saldırı, "Kahreden ihmal" manşeti ile verilmiş bu gazetede de. Diyarbakır'da halkla içiçe yaşayan Emniyet Müdürü Gaffar Okkan'ın zırhlı araç kullanmama ısrarı hayatına mal olmuş. Emniyet Müdürü ve 5 koruma polisinin şehit olduğu saldırı, dün akşam 17.45'te Şehitlik semtinde meydana gelmiş. Emniyet Müdürlüğü'ndeki makamından, Diyarbakır Valiliği'ne gitmek üzere çıkan Okkan'ın otomobili, yaklaşık 500 metre uzaklıktaki Et ve
Balık Kurumu'nun önündeki kavşağa geldiğinde, pusu kuran teröristler saldırıya geçmiş. Önce bomba atarak, öndeki motosikletli eskortların ve arkadaki araçta bulunan korumaların dikkatini dağıtan 4 terörist, ardından da makam otomobiliyle onu takip eden korumaların aracını kurşun yağmuruna tutmuş. Kontrolden çıkan makam otomobili de bariyerlere çarpıp durunca, çapraz ateş devam etmiş. Gaffar Okkan'ın Hendek'li bir fırıncının oğlu olduğu, Diyarbakırlılar tarafından çok sevildiği belirtilmiş. Saadettin Tantan da oğlu gibi severmiş onu. 3 büyük ilden birine Emniyet Müdürü olmasının beklendiği, bu gazetede de yer almış. Fransa'da bulunan Azerbaycan Cumhurbaşkanı Haydar Aliyev, dün öğle yemeğini birlikte yediği Fransız Cumhurbaşkanı Jacques Chirac'a, Fransız parlamentosunun çıkardığı Ermeni soykırımı yasası konusunda sert eleştiri yöneltmiş. Aliyev, Chirac'ın kendisine bu kararı desteklemediğini, kararın
seçimler öncesi alınmış politik bir karar olduğunu söylediğini açıklamış. Dışişleri Bakanı İsmail Cem'in ziyaretiyle birlikte Libya ile yeniden siyasi ve ekonomik ilişkiler kuruluyormuş. Kaddafi, kızı Ayşe'yi turizm yatırımları için Türkiye'ye gönderecekmiş. Kızının, Kaddafi'nin en güzel yatırımı olduğu belirtilmiş haberde. Maliye Bakanı Sümer Oral taşıtların bundan sonra motor gücüne göre vergilendirileceğini açıklamış. Uygulama, lüks spor araçların vergisini daha da çok artıracakmış. Anadolu Ajansı Müdürü Mehmet Güler, DGM'de fezleke yayınıyla ilgili ifade vermiş ama ajansı sorguyu saatlerce duyurmamış, fotoğrafa ise hiç gerek görülmemiş. Ajansın kendi haberini atladığı belirtilmiş. SABAH Nuriye Akman, Diyarbakır Emniyet Müdürü ile yaptığı röportajdan kısa bir süre sonra onun öldürüldüğü haberini yazmış bugün. Manşette, "Katilini biliyordu" denmiş. "Hizbullah'ın 26 yeni tetikçisini tespit ettik. Diyarbakır'da olduklarını biliyoruz. Onlar da bunu biliyorlar ve sürekli yer değiştiriyorlar" demiş Okkan bu görüşmede. Kısa bir süre içinde de bu tetikçilerin onu köşede bekleyip öldürdüğünü yazmış Akman. Okkan, "Ben kendime Fatih Terim'i örnek aldım. İnanarak, isteyerek yapınca, nasıl başarıya ulaşılacağını gösterdi bize" diyormuş. Eskiden Emniyet Müdürlüğü'ne giden yolların kapalı olduğunu, ancak kendi görevi sırasında vatandaşa bu kapıyı açtığını belirtmiş. Başarısının nedeninin de bu olduğunu düşünüyormuş. Okkan, "İnsanlar eskiden zafer işareti yapardı. Ama şimdi beni görünce polis selamı veriyorlar. İnsanlar bana saygı duyuyorsa ve ben de onlara sevgi duyuyorsam, mesele yok" diyormuş. Akman bu görüşmenin ardından Vali ile röportaja gitmiş. Bu randevuyu da kendisine Okkan'ın ayarladığını yazıyor. Saldırı haberini burada almış. Meslek hayatında ilk kez karşılaştığı bu olay yıkmış kendisini. Kahramanmaraş'ın Esence beldesinin belediye başkanı, sigortadan para alabilmek için makam aracını yakmış. "Pes doğrusu!" denmiş haberin başlığında. Enerji Bakanlığı'ndan askeri cemselerle belgeler taşınmış. Bakanlığın 15 yıllık personel listesi ve 10 yıllık ihale ve sözleşme dosyaları incelenecekmiş. ISO Başkanı Hüsamettin Kavi, iş olmazsa suçun artacağını söylemiş. Kavi, "Mali krizin sonucu reel ekonomiyi vuruyor. Çözüm üretmek şart" diye konuşmuş. RADİKALDiyarbakır Emniyet Müdürü Gaffar Okkan'a yapılan saldırı haberi bu gazetede de manşette doğal olarak. Bu eylemin huzura yapılan bir suikast olduğu yazılmış. Hizbullah'a karşı yürüttüğü mücadeleyle tanınan Okkan'ın, Emniyet'e 500 metre mesafede çapraz ateşe tutulduğu, Okkan ile birlikte beş polis memurunun da öldüğü bildiriliyor. Dört polisin de yaralandığı saldırıda ölen polislerden birinin Sağlık Bakanı Osman Durmuş'un kuzeni olduğu öğrenilmiş. Silahlı çatışma sırasında teröristlerden birinin de yaralandığı bildirilmiş. Dört kişi oldukları belirlenen teröristler yaralı arkadaşlarını da yanlarına alarak izlerini kaybettirmişler. Kentin giriş ve çıkışlarını tutan güvenlik güçleri pek çok ev ve işyerine baskın düzenlerken, polis çok sayıda şüpheli kişiyi de gözaltına almış. İlk sayfada Okkan da tanıtılıyor. Kendisinin İçişleri Bakanı Sadettin Tantan'ın en güvendiği isimlerden biri olduğu, ölüm listesinde olduğu örgüte karşı Güneydoğu'da 250 operasyonu bizzat yönettiği anlatılmış. Görev yaptığı süre içinde Diyarbakırlılar yumuşak tavrıyla onu benimsemiş. Diyarbakırspor'un da fahri başkanıymış. Hükümet Fazilet Partisi'ne son teklifini yapmış. Anayasa paketinden parti kapatma kararı için Anayasa Mahkemesi'nde üçte iki çoğunluk aranması koşulu çıkarılmış. Artık pazarlık yapılmayacakmış. Ermeni terörünün kilit isimlerinden Murad Topalyan, ABD'de mahkum olmuş. Silah ve patlayıcı madde bulundurmak suçlarından toplam 37 ay hapis cezası alan Topalyan, 6 bin dolar da para cezası ödeyecekmiş. Fransa'ya yönelik tepkiler de sürüyormuş. Başbakan Ecevit sağduyu çağrısını yinelerken Sağlık Bakanı Durmuş aşı ve ilaç, Tarım Bakanı Gökalp de hayvani aşı ve benzer ürünlerde Fransa'dan ithalatın sona erdirilebileceğini söylemişler. Haberde, Ecevit'i dinleyen olmadığı belirtiliyor. Sekiz yıl önce bombalı bir suikast sonucu yaşamını yitiren gazeteci-yazar Uğur Mumcu ölüm yıldönümünde törenlerle anılmış. Gazeteci Ali Sirmen, "Aile fotoğrafı çektirenler, neyi bilmemeleri gerektiğini bilenlerin hepsi, Mumcu cinayetinin ortağıdır" diye konuşmuş yapılan törende. CUMHURİYETManşette, dün yapılan Uğur Mumcu'yu anma etkinlikleri var. "Unutmadık seni" denmiş. Mumcu'nun Sokağı'nda düzenlenen törende konuşan eşi Güldal Mumcu, "Acılarınızın üstüne çıkarak 'türküler yaktınız' ve gücünüzü, bilincinizi türkülerle gösterdiniz. Çünkü şurası bir gerçektir ki türküleri yakanlar, yasaları yapanlardan daha güçlüdür" demiş. Yazar Ali Sirmen de, yaptığı konuşmada 24 Ocak 1980 tarihine dikkat çekmiş. Bu tarihte, bugün hâlâ yitirmeye devam ettiğimiz değerlerin darbe yediğini belki de görmediğimizi söylemiş. "Bugün Fransa'ya kızıyor, boykotlar uygulamaya kalkıyoruz. 24 Ocak'ta başlayan süreçte her şeyimizi teslim etmiştik zaten" diye konuşmuş Sirmen. Dünya Ekonomik Forumu toplantıları Davos'ta başlamış. Toplantı, küreselleşme karşıtı sivil toplum örgütlerinin engelleme çabaları ve olağanüstü güvenlik önlemleri altında yürütülüyormuş. 6 gün devam edecek Davos Forumu'nun katılımcıları arasında, birçok devlet başkanının yanı sıra Dünya Bankası, OPEC, Dünya Ticaret Örgütü, OECD, ILO gibi çok sayıda uluslararası kuruluşun temsilcileri de yer alıyormuş. Cumhurbaşkanı Sezer ve Anayasa Mahkemesi'nin karşı çıkmasıyla birlikte askıya alınan anayasa değişikliğinin yakın zamanda gerçekleştirilmesinin güç olduğu belirtiliyormuş. Gerekçe olarak Anayasa Mahkemesi'nin uyarılarının ardından, kolay kolay Meclis gündemine gelemeyeceği ifade edilmiş. Zaten Ecevit de net bir takvim verememiş bu konuda. Ermeni lobisinin soykırım iddiasını bu kez İngiltere, Lordlar Kamarası üyesi Barones Cox aracılığıyla bugün gündeme getirmeye çalışacakmış. Cumartesi günü yapılacak olan Yahudi Soykırımı Anma Toplantısı'na Ermenilerin de resmi programda olmamalarına karşın fiilen dahil edilecekleri belirtilmiş. Aralarında Fransız
film yıldızı Catherine Deneuve'ün de bulunduÄŸu bir grup, ABD'den ölüm cezasını kaldırmasını istemiÅŸ. Ä°talyan yazar Dario Fo, bir Ä°sveçli milletvekilinin futbolda Nobel Barış Ödülü verilmesi önerisini "gladyatörler devrine geri dönüş olarak" nitelemiÅŸ. Fo, "EÄŸer spora böyle bir ödül verilecekse bunun derin bir birliÄŸi ve ahlaki düzeyi yansıtan olimpiyatları düzenleyenlere verilmesinin daha uygun olacağı kanısındayım" diyormuÅŸ. Ä°yi günler. Asuman ALPASLAN - 25 Ocak 2001, PerÅŸembe Â
button