Oluşturulma Tarihi: Kasım 24, 2000 00:00
HÜRRİYETTürkiye'nin en büyük grup sigortasının kurulduğu haberi yer alıyor ilk olarak. Axa Oyak Hayat Sigorta, 1 milyon askeri sigortalamak için kolları sıvamış. İsteğe bağlı olarak uygulanacak olan Mehmetçik Sigortası. 8 aylık erler için 5 milyon, 18 aylık erler içinse 11 milyon lira olacakmış. Sigortanın teminat tutarı ise 10 milyar lira olarak belirlenmiş. Axa Oyak Hayat Sigorta'nın Genel Müdürü Gökhan Dereli, bu ürünün Türkiye'nin en büyük grup sigortası olduğunu vurgularken, ilk yıl için silah altındaki Mehmetçiklerin yüzde 10-15'ini sigortalamayı hedeflediklerini açıklamış. Dereli, ''Amacımız Mehmetçiğe bir katkıda bulunmak. Bunun yanı sıra sigorta bilincinin de toplumda artırılmasını sağlamak'' diye konuşmuş. Fransız Senatosu'nda kabul edilen sözde Ermeni soykırımı tasarısının mimarı Patrick Deveciyan'ın, ASALA militanlarının avukatı olduğu ve bir gangsterle işbirliği yaptığı ortaya çıkmış bir başka habere göre. Bu gangster, silah temin etmiş Deveciyan'a. Bu iddialar, Fransa'da yayınlanan haftalık VSD Dergisi'nin son sayısında yer alıyormuş. Bu iddialar, Fransa'da 1990 yılında Alençon kentinde yapılan bir soygun sırasında, polis kurşunlarıyla ölen 46 yaşındaki gangster Willoquet'e ait olan ve kendi el yazısıyla yazdığı hatıralarında yer alıyormuş. Dergi haberinde, 1970'li yıllarda, eylemleriyle korku salan Willoquet'in yeni ortaya çıkan el yazması hatıralarının bir bölümünde, aynı zamanda Anthony bölgesi Belediye Başkanı, milletvekili ve partinin sözcüsü olan Deveciyan'ın ağır şekilde suçlandığını yazılıyormuş. Koalisyon ortakları, af konusunda yeni taslaklar üzerinde uzlaşmaya çalışıyorlarmış. Buna göre
trafik suçları af kapsamına alınırken, banka hortumcuları, Ergin kardeşler ve işkenceciler kapsam dışı kalacakmış. Yakınlarını trafik kazalarında yitirenlerin bu tasarıya tepkilerinin de sürdürdüğü yazılıyor haberde. Artık adliyelerde süren bu tip davaların duruşmaları sırasında isyanlar yaşanmaya başlamış trafik mağdurları tarafından. Ferai Tınç, NATO Genel Sekreteri Lord Robenson'a, "Avrupa ordusu Kıbrıs'a girer mi?" sorusunu sormuş. "Beni, özel konularda tahmin yürütmeye zorlamayın. Avrupa üyesi 15 ülkenin bir arada Türkiye'nin çıkarlarına aykırı kararlar alabileceklerini sanmıyorum" yanıtını almış. MİLLİYETZekeriya Temizel, "Bankalara el konacak" dedikodusunu çıkaranlar için 'vicdansız ve ahlaksız' demiş. Derya Sazak telefonla görüşmüş. Temizel, Amerikan bankacılık sisteminin bile bu kadar dedikoduya dayanamayacağını söylüyormuş. Bu söylentilerin, Türkiye'ye dünya piyasalarında açılan kredinin maliyetini de yükselttiğini belirten Temizel, bunları borsa spekülatörlerinin yaptığını düşünüyormuş. Ticari rekabet uğruna sistemi çökertmeye çalışanları da uyarmış. Fırtına koptuğunda birkaç kayık batar ama diğerleri de mutlaka zarar görürmüş. Güngör Uras da panik olmamasını istemiş. Piyasalarda bu tür sarsıntıların olmasını normal buluyor. İşin doğrusunun, değişimin hızlı olması olduğunu düşünüyormuş. Yaşanan 3 kritik günün hikayesi de yer alıyor ilk sayfada. Pazartesi günü 4 katrilyonluk portföyü olan bir banka, elindeki bonoları satmaya başlamış. Salı günü başka iki bankanın, bu banka ile para alım satımını durdurduğu öne sürülmüş. Bu söylentiler de, Çarşamba günü repo faizlerinin yüzde 250'ye fırlamasına neden olmuş. Ardından da kamu kurumlarının müdahalesi gelmiş ve ortalık durulmuş. 18 ilde yapılan bir kamuoyu araştırmasına göre halkın büyük bir bölümü af istemiyormuş. Araştırmaya katılanların içinde cezaevinde yakını olanların oranı yüzde 8. Affın gerekli olduğunu düşünenler, yüzde 14'lük bir kesim. Yüzde 83, gerekli olmadığını düşünüyormuş. Bu sonuçları değerlendiren Bülent Tanla, "Halkın sindiremeyeceği suçların pazarlıklarla affa girmesine tepki var" diye konuşmuş. Sümerbank soruşturması kapsamında ifadesine başvurulması istenen 40 kişiden sadece 2'si savcıya gitmiş. Diğer 38 kişi gitmemiş. Kendilerini arayan soran da yokmuş zaten. Meclis'te at yarışlarında doping uygulamasına ceza öngörülen yasa tasarısı görüşülürken DYP'li Zeki Ertugay kendini tutamamış ve şöyle konuşmuş; "Bir ata 3 defa doping yapanı asalım" SABAH"Af yok şartlı tahliye var" deniyor manşetteki haberde. Hükümet ortaklarının af yasa taslağı üzerindeki görüş ayrılıkları giderilemeyince, afta tekrar başa dönülmüş. Af yasasının Ramazan Bayramı'ndan önce çıkarılma ihtimali giderek zayıflarken, koalisyon ortağı her partinin farklı önerileriyle af hazırlıkları yapması işleri iyice çıkmaza sokmuş. İşte bu hazırlıklardan biri de, Rahşan Ecevit ve arkadaşları tarafından yapılanı. Bu taslağa göre aftan sonra 3 yıl içinde suç işleyen, eski cezasını da çekecekmiş. Devlet aleyhine işlenmiş tüm suçlar kapsam dışı bırakılırken, işkence ve orman suçları ve
Atatürk aleyhine işlenen suçlar da af dışı kalıyormuş. Zimmet, rüşvet, hileli iflas, ırza geçme suçlarına af getirilmezken, Erbakan cezaevine girmeyecek ancak siyasi yasağı da sürecekmiş. Yardım ve yataklık suçları af kapsamına alınmış.Görevi ihmal ve kötüye kullanma suçları da aftan yararlanacakmış. 70 Yıla hükümlü Haluk Kırcı'nın ise10 yıl ceza indirimiyle yetinmesi düşünülüyormuş. Susurluk kazasında kaybolan bir çantadan söz ediliyordu yıllardır. Bu çantanın dönüp dolaşıp Hüseyin Sakınmaz'ın eline geldiği saptanmış. Ancak bu işin medyada 'okutulması' gerekiyormuş. Bu işin hiç de kolay olmadığı yazılıyor bir başka haberde de. Gazeteci Abdi İpekçi'nin katili Mehmet Ali Ağca'dan sonra şimdi de eski milletvekili kendini Mesih ilan etti biliyorsunuz. Bu açıklamalar tartışma yaratmış şimdi. Sanırım iki tarafın da destekçileri vardır da tartışma buradan çıkıyordur. Bir
haber de saÄŸlıkla ilgili. Sabahları seviÅŸmek daha saÄŸlıklıymış. Uzmanlar söylüyor bunu. Göbek yaÄŸları eriyor, kemikler güçleniyormuÅŸ bu sayede. Bayburt Emlakbank eski Müdürü Cevat Ulu'nun, banka müşterilerinin imzasını taklit ederek ya da hayali isimler üreterek 150 kiÅŸi adına kredi çektiÄŸi, bu iÅŸten 3 trilyon lira kazandığı ortaya çıkmış. CumhurbaÅŸkanı'nın yetkilerini kısıtlayan bir yasa tasarısı, Meclis Anayasa Komisyonu'nda kabul edilmiÅŸ. Bu tasarıyla Sezer'e by-pass uygulanacağı yazılıyor bazı atamalarda. Yeniden uygulamaya koyulan, vergide Hayat Standartı uygulaması yaratmış. EskiÅŸehirli bir bakkalın, Ä°stanbul'un göbeÄŸinde yer alan bir büfe ile aynı vergiyi ödemesi gerekiyormuÅŸ bu uygulama ile. RADÄ°KALÄ°smet Berkan'ın yazdığı yazı manÅŸette bugün. ÇarÅŸamba günü yaÅŸanan mali piyasalardaki kriz sırasında uçurumun kenarından dönüldüğünü belirtiyor. "GeçmiÅŸ olsun" demiÅŸ. Bir haber kaynağı o gün yaÅŸananlar için, 'Ekonomik programdan vazgeçme halinde neler olabileceÄŸinin kostümlü provası' diyormuÅŸ. Ortakların yüksek sesle ekonomiyi tartışmaları, THY ve Türktelekom özelleÅŸtirmelerinde yaÅŸanan tıkanıklık bu günün geleceÄŸinin habercisiymiÅŸ Berkan'a göre. Bu krizin yaÅŸanmasındaki ikinci faktörü de, bankaların açık pozisyonlarını kapatmak istemeleriymiÅŸ. Bu iÅŸin makyajla yapılmasının, Temizel faktörü nedeniyle zor olduÄŸunu düşünüyor Berkan. Son olarak da bankaların rakipleri hakkında çıkardıkları insafsız dedikodular o kara günün yaÅŸanmasında etkili olmuÅŸ. Güven Sak da, yaÅŸanan krizin 'dedikodu' ile açıklanmasının doÄŸru olmadığını düşünüyor. Asıl üzerinde durulması gereken konu, var olan 'yönetimsizlik krizi', Sak'a göre. "Afta son dönemeç" baÅŸlıklı haberde de, bu konudaki çalışmalar sürerken, DSP ile MHP arasında baÅŸta Erbakan'ın affı olmak üzere önemli yakınlaÅŸmalar saÄŸlandığı belirtilmiÅŸ. Kırcı pürüzü ise sürüyormuÅŸ. Hortumcular, çeteler, vergi ve uyuÅŸturucu kaçakçılarının kapsam dışı kaldığı af Erbakan'ı kurtaracakmış; DSP yardım-yataklıktan da ümitliymiÅŸ. Filistin-Ä°srail çatışmasında her gün bir öncekinde daha kötüye gidiyormuÅŸ gazetenin haberine göre. Radikal örgütlerin bölgede art arda patlattığı bombalarla sarsılan Ä°srail BaÅŸbakanı Ehud Barak, aşırı saÄŸcı Likud ile 'ulusal birlik hükümeti' kurma giriÅŸiminden sonuç alamamış. Çatışmalar dün de tüm hızıyla sürerken Likud lideri Ariyel Åžaron, katıldığı ve sertliÄŸin artırılmasının talep edildiÄŸi mitingde savaÅŸ naraları atmış. Göksan GöktaÅŸ'ın Ferdi EÄŸilmez'le yaptığı bir röportaj da var gazetede. Ãœnlü yönetmen Ertem EÄŸilmez'in oÄŸlu. Ocak ayında gösterime girecek olan 'HemÅŸo' filmi üzerine yapmışlar bu söyleÅŸiyi. Bu film konusunda, "Türk sinemasında bazı son filmler vardır. Mesela Züğürt AÄŸa son aÄŸalık filmidir. HemÅŸo'da YeÅŸilçam'da en çok iÅŸlenen kan davası temasını iÅŸliyor. Bir farkla konu 2000'lerde geçiyor. 'Film 'çok magazinel, içi de boÅŸtur muhtemelen' diyenler sıkı dursunlar, çok ÅŸaşıracaklar..." diye konuÅŸmuÅŸ. CUMHURÄ°YETYeniden uygulamaya konan hayat standardı uygulaması var manÅŸette. "Vergi emekçinin sırtında" denmiÅŸ. Maliye Bakanı Sümer Oral, Türkiye'de yükümlülerin yalnızca yüzde 2-3'ünün incelenebildiÄŸini itiraf ederken, hayat standardı uygulamasıyla 2001 yılında 400 trilyon liralık gelir beklediklerini açıklamış. Esnaf örgütleri ise uygulamaya ''Ãœretmeyen adamdan 500 milyon vergi istemek dükkânını kapat demektir. Enflasyonla mücadele programına verdiÄŸimiz desteÄŸi çekeriz. Etkili eylemler yaparız'' tehdidinde bulunmuÅŸlar. Af konusu da yer alıyor ilk sayfada. "DSP bastırıyor, MHP yumuÅŸuyor" denmiÅŸ. Ä°ki parti arasındaki pazarlık Kırcı konusu üzerinde yoÄŸunlaşırken bu sorunun BaÅŸbakan Ecevit ile MHP lideri ve BaÅŸbakan Yardımcısı Devlet Bahçeli'nin yapacağı görüşmede çözülebileceÄŸi bildirilmiÅŸ. Ankara DGM BaÅŸsavcısı Nuh Mete Yüksel, banka hortumlayanların affına kesinlikle karşı olduÄŸunu belirtmiÅŸ. Sabancı Holding Yönetim Kurulu BaÅŸkanı Sakıp Sabancı da, ''Gereksiz aflar yanlış olur'' diye konuÅŸmuÅŸ af konusunda. DSP'lilerin, banka soyanların af kapsamına alınmasını Mesut Yılmaz'ın istediÄŸi yönündeki açıklamalarına ANAP'tan tepki gelmiÅŸ. ANAP Grup BaÅŸkanvekili Zeki Çakan, baÅŸtan beri affa karşı olduklarını belirterek ''ANAP'ın tavrını saptırmaya çalışanlar bilsinler ki dünkü tutumumuz neyse, bugün de aynıdır'' diye konuÅŸmuÅŸ. Yolsuzluklarla Mücadele DerneÄŸi Kurucu Genel BaÅŸkanı Tevfik Diker, Ä°talya'daki ''Temizeller'' operasyonunun aralarında baÅŸbakanların da bulunduÄŸu yolsuzluklara karışmış siyasilerin adalet önüne çıkarılmasıyla gerçekleÅŸtiÄŸine dikkat çekerek, biz de sorumlu olan siyasilerin hesap vermesini istemiÅŸ. TekirdaÄŸ'ın Çerkezköy ilçesinde Hunca fabrikasında yangın çıkmış, iki de işçi ölmüştü önceki gün. Fabrikanın sahibi Adnan Hunca, fabrikaya deÄŸil bu iki işçiye yandığını açıklamış. Haberde, Adnan Hunca'nın Cumhuriyet Gazetesi'nde 22 Eylül'de yayımlanan ''AzgınlaÅŸan Åžeriatçılık'' baÅŸlıklı yazısının ardından, ÅŸeriatçı Akit gazetesi'nin Hunca firmasına karşı kampanya baÅŸlattığı hatırlatılmış. Ä°yi tatiller. Asuman ALPASLAN - 24 Kasım 2000, Cuma Â
button