OluÅŸturulma Tarihi: AÄŸustos 17, 2000 00:00
HÜRRİYET"Unutmayacağız; aşacağız" İşte bu başlıkla anlatılmış dün geçirdiğimiz depremin birinci yıldönümü. Dün yazı işleri toplantısını Gölcük'te çöken 6 katlı bir binanın arsasında yapmış Hürriyet çalışanları.Toplantıya Gölcük'ün FP'li Belediye Başkanı İsmail Barış da katılmış. Yıllardır doğal afetler yaşanan ülkemizde, hiçbirinden ders çıkarılmadığını, 1999 yılının ise sadece depremde değil tüm doğal afetlerde bir milat olduğunu söylemiş. Dün Gölcük Esnaf ve Sanatkarlar Odası da bir bildiri yayınlamış. Esnafın yeniden ayağa kalkması için çeşitli isteklerini sıralamışlar. Tabii çoğu kredilerle ilgili istekler bunlar.Gazetenin bugünkü sayısı da orada kurulan bir çadırda çıkarılmış. Yazarlar, yazılarını bu çadırda yazmışlar.Dün Başbakan ve Cumhurbaşkanı beklenen görüşmeyi yaptılar. Ancak Sezer'in kararnameyi imzalamayacağı eğilimi olduğu yazılıyor haberde. Bu sorun çözülemediği için Ecevit'in Köşk'ten sıkıntılı ayrıldığı belirtilmiş.25 dakika süren görüşme sırasında, Sezer'in Ecevit'e sitem ettiği yazılıyor. Bu kararname hakkında daha önce görüştükleri halde, sanki hiç görüşülmemiş gibi bir tavır takınılmasından rahatsız olmuş Cumhurbaşkanı. Toplantının ardından hükümet kulislerinde, Sezer'in kararnameyi imzalayıp ardından Anayasa Mahkemesi'ne göndermek değil, imzalamadan hükümete geri yollamak eğiliminde olduğu konuşulmuş.Anayasa Mahkemesi üyeliği sırasında da bazı imza problemleri yaşamış Sezer. Diğer üye Haşim Kılıç ile Başkan Yekta Güngör Özden'in aldığı yetki ile yazdırdığı bazı kararları imzalamamışlar. Bu kararlar Resmi Gazete'de onların imzası olmadan yayınlanmış.Bunlar şimdi ortaya çıkıyor tabii.Belçika, Sabancı suikastı sanığı Fehriye Erdal'ı, bir evde göz hapsinde tutma koşulu ile serbest bırakmış. Bu durum, sınırdışı edilmesine karar verilen Erdal'a bir ülke bulununcaya kadar sürecekmiş. Bu ülkenin Türkiye ile 'suçluların iade anlaşması' olmayan bir ülke olması gerekiyormuş.MİLLİYETFikret Bila'nın dün yapılan zirve ile ilgili yazısı manşette bugün. "20 uzun dakika" deniyor.Görüşmenin perde arkasını yazmış Bila. Kararname krizinin ardından dün ilk kez görüşmüş Sezer ve Ecevit. Cumhurbaşkanı'nın Ecevit'e, "Sizinle görüşmemeyi aklımdan bile geçirmem. Kapım her zaman açık" demiş.Kararname konusunda da hukuki bir değerlendirme yaptığını söylemiş. Ecevit, biraz da siyasi değerlendirme yapmasını temenni etmiş Sezer'e. O da gönderdikleri gerekçeyi incelediğini söylemiş. Henüz bitmemiş bu inceleme.Toplantı sonrası Ecevit'le görüşme olanağı bulmuş Bila. Bu toplantının ardından, sorunun çözülebileceği umudunu taşıdığı izlenimini edinmiş Ecevit'in. Tersi bir durumu, düşünmek bile istemiyormuş Başbakan.BM toplantısında Türkiye'yi ağır bir dille şikayet eden FP milletvekili Oya Akgönenç'e tepkiler artıyormuş. Her partiden milletvekili eleştirmiş bu konuşmayı. Bu ithamları, 'ihanet' olarak yorumlamış çoğu.Bu sözler, kendi partisinde de şaşkınlık yaratmış. Mehmet Bekaroğlu, "Böyle sözler edilmemeli" diye konuşurken, Genel Başkan Yardımcısı Ertan Yülek, "Araplar da Kürtler de azınlık değil" demiş.Dün, büyük depremin birinci yıldönümünde tüm Türkiye'nin ayakta olduğu yazılıyor. "Bu kez halk sarstı" denmiş haberin başlığında.Deprem bölgesinde yapılan mitinglerde öfkeli sloganlar atmış halk. Siyah kıyafet ve kurdelenin, acının simgesi olduğu yazılıyor.Depremin merkez üssü olan Gölcük'te dev bir mum yakılmış. Gece boyunca tüm yurtta ışıklar sönmemiş. Tüm meydanlarda, el fenerleriyle yürüyüşler yapılmış.Cumhurbaşkanı Sezer, bugün deprem bölgesine gidecekmiş. Bakanlar Kurulu da bugün toplanıyormuş saat 11'de. Deprem sonrası yapılanları görüşecekmiş.Kızılay Kan Merkezi Müdürü, olası bir İstanbul depremine hazırlıksız olduklarını itiraf etmiş dün. Geçen yıl ortaya çıkan skandallar sonucu merkeze yapılan kan bağışları durmuş. "Bir çadır uğruna bizi mahvettiler. Durumumuz çok vahim" diye konuşmuş.SABAHManşette yine deprem var. Bir yıl önce yıkılan Türkiye'nin, 65 milyonluk dev bir aile olup ayağa kalktığı yazılıyor.18 bin cana mal olan 7.4'lük kabusun, Türkiye'nin yaşadığı en karanlık 45 saniye olduğu yazılmış. Bedelinin ağır olduğu, ancak çok şey de öğrendiğimiz anlatılıyor. Yurttaş olmak, her şeyin devletten beklenmeyeceği, Kızılay'ın çoktan çöktüğü ve depreme hazırlıksız olduğumuz... İşte öğrendiklerimiz.Bilinçlerdeki bu sarsıntı ve yüreklerdeki bu yaranın bizi harekete geçirdiği belirtiliyor. AKUT, işçi, işadamı, öğrenci herkes ama herkes harekete geçerek dev bir coğrafyaya yeniden hayat vermiş.Şimdi Gölcük'te, Sakarya'da, Yalova ve Bolu'da yeni filizlerin yeşerdiği belirtiliyor...Hemen altında da, Almanya'nın İzmir Başkonsolosu'nun eşi Rita Unger'le ilgili bir
haber var. Türkler'in yapamadığını onun yaptığı, bir yıldan beri haftanın 5 gününü deprem bölgesinde geçirdiÄŸi yazılıyor.12 Kasım günü de Düzce'deymiÅŸ. Ve depremi kendisi de hissetmiÅŸ ilk kez. Çok yardımları olmuÅŸ bir yıl boyunca. Ruhat Mengi yazmış bu haberi.CumhurbaÅŸkanı Sezer, seçildiÄŸi günden bu yana ilk yurtiçi gezisini deprem bölgesine yapacakmış bugün. Ä°lk olarak Sakarya'da bir brifing alacak olan Sezer, daha sonra depremden etkilenen tüm yöreleri gezecekmiÅŸ.Öte yandan dün yapılan görüşmeden memnun ayrıldığı yazılıyor BaÅŸbakan Ecevit'in. Sezer, kararnamenin hukuksal gerekçelerini incelediÄŸini açıklamış.Barış Manço'nun evine haciz gelmiÅŸ. Hayranları, onun asıl ÅŸimdi öldüğünü söylemiÅŸler. Lale Manço'nun avukatı, henüz bu eÅŸyaların satılmasına hakları olmadığını ancak rahatsız etmek amacıyla alınmış olabileceÄŸini söylemiÅŸ. Konu, ortaklarının aldığı krediye kefil olmaları ve ortakların bu krediyi ödememeleri.Türk holdingleri, yabancıların 10 yılda yaptıkları strateji deÄŸiÅŸimi ve yeniden yapılanmayı 2 yıla sığdırmaya çalışıyorlarmış. Åžirketler azaltılıyor, genellikle en iyi yaptıkları iÅŸlere ağırlık veriliyormuÅŸ.Bu arada daha önce emek yoÄŸun olarak çalışılan, örneÄŸin tekstil sektörü yerine teknoloji ağırlıklı sektörlere yönelme varmış.RADÄ°KALKararname konusu manÅŸette bu gazetede. "Ä°m-za-la-mam" deniyor. CumhurbaÅŸkanı'nın KHK konusundaki fikrinin net olduÄŸu yazılmış.Ä°smet Berkan, dün yapılan Sezer, Ecevit görüşmesinde bu konuda bir uzlaÅŸma saÄŸlanamadığını yazıyor. Sezer, hükümetin ısrarla vurguladığı "imzalamak zorunda" görüşünü hukuken doÄŸru bulmadığını, her yerde herkese söylüyormuÅŸ.Berkan, Sezer'in MGK'da da dile getirdiÄŸi tutumunu doÄŸru okumak gerektiÄŸi belirtmiÅŸ. Hükümete bu konuda bazı öneriler götürmüş. Bunlar önce kabul edilip daha sonra reddedilmiÅŸ. Bunlar Sezer'in çevresinden sızan bilgilermiÅŸ. "Yani" diyor Ä°smet Berkan, "Sezer'i sıkan, kararnamenin içeriÄŸi deÄŸil, ÅŸekil ÅŸartlarındaki eksiklikler."Ä°lk sayfada yer alan diÄŸer baÅŸlıkta da, afetten bu yana çıkan korkunç bilanço ve yapılabilenler yer almış. Tabii resmi rakamlar bunlar. 18 bin ölü, 48 bin yaralı varmış. Yurtiçinden 151 trilyon Lira bağış yapılırken yurtdışından 1 katrilyona yakın yardım gelmiÅŸ. Haziran sonu itibariyle de toplanan ek vergiler 2 katrilyon Lirayı bulmuÅŸ.Türkiye'nin 34 yıl sonra Medeni ve Politik Haklar ile Ekonomik, Sosyal ve Kültürel Haklar SözleÅŸmelerini imzaladığı haberi de yer alıyor ilk sayfada. EÄŸer Meclis bu kararları onaylarsa hem idam cezası hem de 312.maddenin tarih olacağı belirtilmiÅŸ.Bu anlaÅŸmayla, eÅŸit iÅŸ yapanlara eÅŸit ücret, çalışanlara grevli ve toplu sözleÅŸmeli sendika hakları da verilmek durumunda kalınacakmış. Tabii eÄŸer Meclis onaylar ve de çeÅŸitli çekinceler koymazsa...CUMHURÄ°YETManÅŸette, geçen yıldan beri sürekli duyduÄŸumuz, "Orada kimse var mı?" sözleri yazılı. Deprem sonrasında depremzedelerin çığlıklarının hala sürdüğü belirtilmiÅŸ.Depremin üzerinden bir yıl geçtiÄŸi, "küçültülen devlet" in enkaz altında kaldığı ve gerçek ölü sayısının hala bilinmediÄŸi yazılıyor.Hala yıkılmayı bekleyen binalar, araÅŸtırma yapılmadan saptanan ve yine yaptıkları yıkılan müteahhitlere verilen kalıcı konut ihaleleri, prefabrik evlere harcanan 50 trilyon lira... Ä°ÅŸte bunlar anlatılmış ayrıntıları ile.Prof. Ahmet Mete Işıkara, deprem gerçeÄŸini geç fark ettiÄŸimizi söylemiÅŸ. Marmara sallandıktan sonra. Oysa daha önce Erzincan, Adana, Dinar depremlerini yaÅŸadık. Ve daha birçoklarını. Artık bu gerçeÄŸi kabullenip, hızla gereÄŸini yerine getirmemiz gerektiÄŸini söylüyor tekrar ve tekrar.Bir baÅŸka baÅŸlıkta da, depremzedeyi bir de rantçıların vurduÄŸu yazılmış. Hükumetin, tüm dikkatlerin depreme yöneldiÄŸi bir sırada, yoÄŸun eleÅŸtiri alan Sosyal Güvenlik Yasası'nı çıkardığı hatırlatılmış.Toplanan yardımları da yandaÅŸlarına dağıtıp, çok sayıda ihale yapmakla kaldığı belirtilmiÅŸ hükümetin.Ecevit Köşk'ten eli boÅŸ dönmüş. Sezer, KHK krizi konusunda BaÅŸbakan'a sitem etmiÅŸ. Ecevit'te kamuya sızan Hizbullahçı ve PKK'lıların temizlenmesinin aciliyetini anlatmış bir kez daha.Barents Denizi'nin 107 metre derinliÄŸinde tabana oturan Rus denizaltısından ses gelmiyormuÅŸ artık. Kursk Gemisi'ni kurtarma çalışmaları, kötü hava koÅŸulları yüzünden güçlükle sürdürülüyormuÅŸ.Rusya, sonunda Ä°ngiltere'nin yardım önerisini kabul etmiÅŸ. Bu gemiden ses gelmemesinin, içindeki tüm personelin öldüğü anlamına gelmediÄŸi de yazılıyor haberde.Ä°yi günler.Asuman ALPASLAN - 17 AÄŸustos 2000, PerÅŸembe Â
button